CHP eski genel başkanı Deniz Baykal, Antalya'da sürdürdüğü seçim çalışmaları kapsamında bir araya geldiği işadamlarına yaptığı konuşmada, "Türkiye'de bir faiz kavgası yaratıldı, tamamen siyasi çerçevede bir faiz kavgası. Daha önce bir anayasa kitapçığı atıldı diye ülkede kıyamet kopmuştu. Faiz tartışmasının zararı o anayasa kitapçığı atılmasından çok daha yüksek oldu" dedi.
Memleketi Antalya'da partisinin ikinci sıra milletvekili adayı olarak seçim çalışmalarını sürdüren Deniz Baykal, Döşemealtı Sanayici ve İşadamları Derneği (DÖSİAD) üyesi işadamlarıyla kahvaltıda bir araya geldi.
Baykal, burada yaptığı konuşmada Türkiye siyasetinde bir değişimin, yenilenmenin kapıya geldiğinin fark edildiğini belirterek, "Bu seçim Türkiye siyasetinde yeni bir dönemin açılacağı bir seçim olabilir. Böyle bir kanaat şekillenmeye başladı" dedi.
Bu kanaatin siyasetçilerin söylemlerine de yansıdığını dile getiren Baykal, şunları söyledi:
"Sayın Cumhurbaşkanı geçenlerde çıktı dedi ki, 'Koalisyon kuracaklarmış. Koalisyon kurulması söz konusu olursa kimin kuracağına ben karar vereceğim' dedi. 'Ben istediğime veririm. Benim hükümeti kurma görevimi mutlaka birisine vermemi gerektiren, elimi kolumu bağlayan bir hüküm yok' dedi. Belki de bir koalisyon kurulmasının kaçınılmaz olabileceğini sayın Cumhurbaşkanı da öngördü ama 'Kimin hükümeti kurağına ben karar veririm' diyerek yönlendirme imkanının hala elinde olduğuna dikkati çekmek istedi. 400'ten geldik buraya. Yavaş yavaş düştü. Anayasayı değiştirecek çoğunluk dendi. Sonra, anayasa değişikliğini teklif edecek çoğunluğa da razı olunmaya başladı. Şimdi 'Koalisyon olursa' demeye başladı."
'TEK PARTİ İKTİDARI ÇIKMAYABİLİR'
Haziran seçimleriyle birlikte tek parti hükümeti kurmanın mümkün olmayacağı bir yeni noktaya Türkiye'nin ilerlediğini kaydeden Baykal, artık tek parti iktidarının sorunlarının, sıkıntılarının kendisini hissettirmeye başladığını söyledi. Böyle bir siyasi atmosferde siyasi partilerin yüksek iddialarla seçimlere hazırlandığını kaydeden Deniz Baykal, muhalefetin daha çok ekonomik iddialarla, programlarla, vaatlerle seçime girmesinin yerinde bir anlayış olduğunu söyledi.
FAİZ TARTIŞMASININ ZARARI
Ak Parti iktidarının 13 yıldır ekonomi alanında sürdürdüğü politikaların sonucunda yapısal soruların ortaya çıkmaya başladığını aktaran Baykal, büyüme temposunun sürdürülebilir olmaktan çıktığını, işsizliğin kaygı verici bir noktaya ulaştığını söyledi. Baykal, “Türkiye'de bir faiz kavgası yaratıldı, tamamen siyasi çerçevede bir faiz kavgası. Bu kavga bugün faizleri bulunduğu konuma çekti. O kavga başladığı zaman yüzde 6- 6.5 civarındaydı. Faizler şimdi yüzde 10 civarına çıktı. Bizatihi o tartışma faizlerin artışına neden oldu. Daha önce bir anayasa kitapçığı atıldı diye ülkede kıyamet kopmuştu. Faiz tartışmasının zararı o anayasa kitapçığı atılmasından çok daha yüksek oldu" diye konuştu.
'SOSYAL PATLAMA SADECE KANUNLA ÖNLENMEZ'
Türkiye ekonomi politikasının sosyal ayağının yeniden düzenlenmesine ihtiyaç olduğunun altını çizen Baykal, işsizliğin ve yoksulluğun artmasının Türkiye'de sosyal patlama ortamının engellenmesi ihtiyacını ortaya koyduğunu dile getirdi. Fakat bunun tek yolunun Terörle Mücadele Kanunu, Polis Vazife Salahiyetleri Kanunu'nun kapsamlarını genişletmek, valilere kaymakamlara yetki artımı getirmek olmadığını dile getiren Baykal, "Şiddet sokağa çıkarsa müdahale edeceksin ama işi kaynağında kurutmak lazım. Türkiye'de yeni bir dağıtım politikasını uygulamaya koymaya ihtiyaç var" dedi.
Türkiye'nin artık tazelenmeyi, yenilenmeyi denemesinde yarar olduğunu söyleyen Deniz Baykal, "İstikrar tek partinin iş başında kalmasıyla sağlanabilir olmaktan çıkmıştır. Ne sokakta, ne devlette, ne de ekonomide, ne de sosyal hayatta istikrar var" dedi. (DHA)