EGEPOSTASI- Bayraklı Belediyesi'nde DİSK'e bağlı Genel-İş Sendikası ile yapılan TİS görüşmelerinde anlaşamaya varılamamıştı.
İşverenin 42 bin TL teklifini kabul etmeyen işçiler grev kararı almıştı. Grevin ikinci gününde olan işçiler, belediye binası önünde kendilerine teklif edilen ücreti kabul etmediklerini söylerek açıklamalarda bulundular.
Yapılan açıklama şu şekilde:
‘SEFALET ÜCRETİNİ KABUL ETMİYORUZ’
"Yalan yanlış bilgilerle üstümüze gelmeye çalışıyorlar ama buradan bir iki söz söyleyelim. Bugün haklı mücadelemiz gereği bize teklif edilen sefalet ücretini ve yoksulluk ücretini kabul etmediğimiz için bugün bu alandayız.
Birincisi bahsettikleri 42 bin lira ücret politikası bizim burada yaşam koşullarımızı oluşturmuyor. Sebebi de şudur. Versinler bizim geliş- gidiş yol paramızı, kendileri karşılasın. Yemek ücretimizi kendileri vermesinler. Burada yemek ihtiyaçlarımızı karşılasınlar. O zaman bu 2 bin lira ücreti kabul edelim. Ama bir de vergi dilimi var arkadaşlar. Vergi diliminin ortalaması zaten bizi 32 bin lira seviyesine getiriyor. Bu 32 bin lira seviyesiyle bu kentte 25 bin lira olmuş kiraları, elektriğimizi, suyumuzu, faturalarımız var. Nasıl karşılayacak? Otuz iki bin lirayı kabul etmediği mi için bugün buradayız? Yüksek vergi dilimlerinden ötürü halktan hayat pahalılığından ötürü biz bugün bu ücretleri kabul etmediğimiz için söyledik. Kaldı ki geçen toplu sözleşmeler var. Bu toplu sözleşmelerin üstündeki rakamlar bize hayır iken nasıl oluyor da bugün en azından bize teklif ediliyor?
‘AKLIMIZLA DALGA MI GEÇİYORLAR?’
Bugün bu soğuk havada bu direnci ortaya koymuşsak, bu mücadeleyi ortaya koyduysak, sonuna kadar mücadele edebileceğimizden kimsenin şüphesi olmasın. Bu sefalet ücretini kabul etmediğinizi bir kere daha burada haykırıyoruz. Esaret ücreti istemiyoruz. Iki gündür burada bekliyoruz Arkadaşlar biz burada bekleriz. Hiçbir sıkıntımız yok. Sonuna kadar da bu mücadeleyi vereceğiz. Bizi anlamak zorundalar. Bu kentte yaşam koşullarını oluşturabilecek AR-GE çalışmalarımız var. Kendileriyle bu günün sonunda ortaya koyduğu bir çalışma sonucu çıkacaktır. Buyursunlar gelsinler. Sağda solda konuşacaklarına toplu sözleşme masasında konuşalım. Kim hakla kim haksız ortaya koyalım. Bu vergi birimleriyle nasıl bunu bir anlatalım birbirimize. Yemek zaten zorunlu bir ihtiyaç. Yol zaten zorunlu bir ihtiyaç. Kaldı ki bunun vergi kısmı var. Kaldı ki bunun ocak ayı var. Biz de Cumhuriyet Halk Partisi'nin genel başkanı Özgür Özel şunu demiyor mu? En yüksek asgari ücretin otuz bin lira seviyesine gelmesini işaret etmiyor mu? Buyurun bunun hesabını yapalım. 30 bin lira teklif edildiğinde bize verilen 3 bin lira brüt üzerindeki rakamları vergi dilimiyle aslında 26 bin lira seviyesine düşmektedir. Büyük bir çelişki yok mu arada? Bu kadar büyük çelişki varken bizim aklımızla dalga mı geçiyorlar?
‘BU DURUMU KABUL ETMİYORUZ ETMEYECEĞİZ’
Bornova'nın ve Buca'nın örneğine baktığımız zaman şu an verdikleri teklif bile onların altında bir teklif. Bu durumu nasıl kabul edelim? Verdikleri ücretler bugüne kadar biten toplu sözleşmelerin üstünde bir rakam rakammış gibi bize dayattılar. Biz bu durumu kabul etmiyoruz ve kabul etmeyeceğiz. Sonuna kadar mücadeleyi ve dayanışmayı son güne kadar sürdüreceğiz. Daha biz çok duracağız burada. Kararlıyız. Sonuna kadar burada duracağız."