POLİTİKA
Atık Yönetimi Dairesi Başkanlığına bağlı Atık Transfer ve İkmal Şube Müdürlüğü kayıtlarında bulunan 2014 model 2 adet hidrolik vinçli çöp toplama aracı Karabağlar Belediyesi’ne bedelsiz olarak devredildi.
‘MUHTARLARA ARTIK TOPLU ULAŞIM ÜCRETSİZ DEĞİL’
Sayıştay Başkanlığı’nın sorgusuyla, muhtarların toplu ulaşım kartı köntör yüklemesi yapılmamasına yönelik belediye meclisinde 16 Ekim 2019 yılında alınan kararın iptal edilmesine karar verildi.
ÇAĞLAYAN: ÜÇ TEPELERE İLGİ GÖSTERİLSİN
CHP’li İzmir Büyükşehir Belediyesi ve Çiğli Meclis Üyesi Suat Çağlayan, yaptığı konuşmasında Çiğli’de yer alan 3 tepeler ile ilgili bir bilgi vererek bu alanın kazıya açılmasını ve İzmir’e kazandırılmasını istedi. Çağlayan, “Üç Tepeler denilen bir bölgemiz var ve burası çok önemli bir tanıtım aracımız olabilir. Tarihin ilk köle isyanı orada gerçekleşmiştir. Ancak ilgisizlik nedeniyle şu an sadece taştan ibaret ancak burası ile ilgilenilirse burasının altında çok büyük bir tarih saklanıyor. Bu alanda bir çalışma yapılmasını rica ediyoruz” dedi. Bunun ardından söz alan İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, “Tarihin köklerini ortaya çıkarmak için çalışmalarınız var ve sizin gibi birinin bizim meclisimizin üyesi olması ile de gurur duyuyoruz” ifadelerini kullandı.
ÇALIŞKAN: SÖZLEŞMENİN İLK ADIMLARINI AK PARTİ HÜKÜMETİ ATTI
Muhtarlara ulaşımın ücretsiz olması için verdiği önergesinin Sayıştay’ın kabul etmemesi ve İstanbul Sözleşmesi hakkında konuşan AK Partili Meclis Üyesi Erhan Çalışkan, “Ben önergeyi verdiğimde muhtarların ulaşımı bir kuruş bedelle kullanılsın diye verdim. Keşke benim dediğim gibi olsaydı da kabul edilseydi önerge, ben öderdim. İstanbul sözleşme hakkında da sanki AK Parti karşı gibi bir durum ortaya çıktı. 2011 senesinde ilk adımlarını AK Parti hükümeti attı. 160 ülkenin içerisinde ilk ülke Türkiye Cumhuriyeti oldu. Sırf İstanbul sözleşmesi ile bunları bertaraf etmek mümkün değil bir takım düzenlemeler yapıldı. Bugün bu failleri deşifre etmeyip meşrulaştırılsak ya da ak parti karşı çıkıyormuş gibi yağarsak yanlış yaparız. Biraz önce söylediğimiz gibi para çok önemli ama meşrulaştırmamamız gereken şu. Çok kesim bunu namus meselesi olarak kabul ediyor. Ama bunu tek partiye yüklememek lazım.
AYDIN: KADINI BİREY OLARAK GÖREN ANLAYIŞA KARŞILAR
CHP’li Meclis Üyesi Murat Aydın da yaptığı konuşmada İstanbul Sözleşmesi’ne yer verdi: “Merkezi iktidar yüzünden ak partinin bu sözleşeme de emeği var. Türkiye’nin öncülüğünde hazırladı. İlk imzacısı durumundayız. Onur verici durum. TBMM görüşmede iki çekimse oya karşı oy birliği ile kabul edildi. Biz sözleşme insanları yaşatır mı tabi ki hayır. Sözleşme de yazılanlar uygulanırsa insanları korur. Ama ismini tam olarak söylemekte yarar var çünkü karşı çıktığı şeyi daha iyi anlarız. Çünkü neyle mücadele ettiğini bilmeleri gerekir. İstanbul Sözleşmesi’nin tam adı, Kadınlara Yönelik Şiddet ve Aile İçi Şiddetin Önlenmesi ve Bunlarla Mücadeleye İlişkin Avrupa Konseyi Sözleşmesi’dir. Sözleşmeye karşı olduğunu beyan edenlerin sözleşmeyi okumadığını çok belli. Beyan ettikleri fikirlerin ise sözleşme ile ilgisi yok. Kadını birey olarak göre namus öznesi görmeyen bir sözleşeme ile karşı karşıya olmadıklarını biliyorlar. Kadını birey olarak gören anlayışa karşılar. Kadının direncini kırmak için şiddet uygulanır. Kadını bu şekilde yola getirmeye kalkışan anlayış bu sözleşmelere karşıdır bu yüzden. Hepsi kadına boyun eğdirmeye çalışır ve şiddete başvurur.”
YILDIZ: BAŞKANLIK YAPMIYORSUNUZ
İzmir Büyükşehir Belediyesi ve Konak Belediyesi Meclis Üyesi Hakan Yıldız, söz alarak Karşıyaka Belediyesi’ni ve Tunç Soyer’i eleştirdi. Hakan Yıldız, Soyer’i başkanlık yapmamak ile suçladı. Yıldız, Karşıyaka Belediyesi’nin spor alanını okul olarak dönüştürmeye izin veren önergenin geçtiği o mecliste de siz başkanlık yapmadınız. Bu bir duruş mudu? Bu bir tercih midir' Bu baktığınız da ciddi bir rant ve şaibedir. Doğal sit alanı olarak tanımlanan bir alan o bölgenin tam sınırın da biz buraya özel okul yapılması için izin verdiniz. Doğruyu doğru tartışmamız lazım. Yani sizlerin de bu konu da söylem ile değil eylem ile hareket edilmeli. Kentin çıkarları için çalışılmalı” diye konuştu.
SOYER: RANTA İZİN VERMEYİZ
Yıldız’a yanıt veren Başkan Tunç Soyer, “Burada herkes tek başına samimi olduğunu iddia etmesin. Bu meclisteki herkes ranta engel olmak için çalışıyor. Kimse kimseden daha az ya da daha fazla çalışmıyor. Bu şehirde ranta izin veremeyeceğiz derken benim değil hepimizin dediği bir şey. Hepimiz adına bunu söylüyorum. Varsa eksik hata bir şey bular düzeltilir” dedi.
TUGAY: TOKİ’Yİ HAKLI GÖSTERMENİZ BÜYÜK BİR HAKSIZLIK
Başkan Soyer’in ardından söz alan Karşıyaka Belediye Başkanı Cemil Tugay, ise şunları söyledi; “Karşıyaka’daki rekreasyon alanı sadece kamunun kullanımın ait olmuş olmasına rağmen sadece özel kişilerin kullanımı için TOKİ tarafından satılan alan ile spor alanının okula çevrilmesi karşılaştırılamaz. Bu sadece TOKİ’nin müdafaasıdır. Bunun kabul edilmesi mümkün değildir. Kentin planı yapılırken yeşil alan olarak planlanan bir yer oldukça yüksek bir fiyatla kim olduğu dahi bilinmeyen kişilere satılmıştır. TOKİ’nin yaptığı bu satışı haklı göstermeniz büyük bir haksızlıktır. Halkın malı halkta kalmalıdır.”
Sayfa başına git
