Yusuf TOMRUK/EGE POSTASI - İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin “Körfez modifiye kil yöntemiyle nefes alacak” şeklinde kamuoyuna duyurduğu ve Körfez’deki alg patlamaları ve mikroskobik canlılarının neden olduğu oksijen eksiliğini gidereceği yöntem sonrası Körfez’de henüz biri iyileşme gözlemlenmedi. Üzerine iki yıl önce İzmir kıyılarına ‘musallat’ olan mavi deniz anaları Körfez’de yeniden görülmeye başladı. Konu hakkında Egepostası’na açıklamalarda bulunan Türkiye Bilimler Akademisi (TÜBA) Çevre, Biyoçeşitlilik ve İklim Değişikliği Çalışma Grubu Üyesi Prof. Dr. Doğan Yaşar bu uygulamaya tepki gösterdi. Yaşar ayrıca geçtiğimiz aylarda faaliyete geçen Çiğli Atık Su Arıtma Tesisi’nin 4. Fazı’nın da Körfez’i temizlemeyeceğini belirtti ve oradan çıkan ‘gri suyun’ Gediz Ovası’nda kullanılması gerektiğini bir kez daha vurguladı.
HAVUZ
VE GÖLLERDE KULLANILIR
Modifiye kil yönteminin Körfez’i kurtarmada verimli olmayacağını belirten Prof. Yaşar “Bahsedilen modifiye kil yüzme havuzları ya da süs havuzlarında kullanılır. Hani havuzlarda biriken yeşil yapı vardır ya. Onu indirmek için kullanılır. Kapalı bir su sisteminde kullanılır. Küçük göller veya göletlerde. İzmir Körfezi’nde akıntı yar. Bu kil çökemeden dağılır gider. Modifiye Denizlerde kullanılan bir yöntem değil. Çinden gelen bilim adamlarına ne ihtiyaç var. Burayı bilmezler. Yerli bilim insanlarımızı neden görmezden geliyorlar anlamıyorum. Okyanusta işe yaradı diye Körfez’de işe yarayacak diye bir şey yok. 2007 yılında da Almanlar gelmişti. Körfez’e tuğla döşeyeceklerdi. 2002 yılında Körfez’i temizledik o zaman modifiye kil mi vardı. 50 bin defa söyledim şu fabrikalar arıtmaların çalıştırın, derelerin altındaki betonları kırın diye; Körfez’in temizlemeni yolu budur” dedi.
AKINTI ÇİĞLİ’DEN ÇIKAN SUYU DIŞ KÖRFEZ’E SÜRÜKLÜYOR
İzmir tarihinin en büyük yatırımı olarak duyurulan Çiğli Atıksu Arıtma Tesisi 4. Fazı’nın sanıldığı gibi Körfez’i temizlemeyeceğini belirten Prof. Yaşar “Şimdi buradan günde 600 bin metreküp gibi ‘gri su’ dediğimiz temiz su Körfez’e veriliyor. Körfez’in akıntı haritası düşünüldüğünde bu tesisin temizlemek istediğimiz alanla bir ilgisi bulunmuyor. Çünkü akıntı yönü Çiğli’den çıkan suyu dış körfez doğru sürüklüyor. Aynı şekilde Gediz de Körfez’i kirletmiyor. Gediz eski yatağında olsa kirletirdi. Ama 150 yıldır Gediz İç Körfez’e akmıyor. İç Körfez’i fabrikalar kirletiyor. Yani biz şunu yapıyoruz bir bardak suyumuz var. İçine mürekkep atıyoruz ve temizlemeye çalışıyoruz. Atmasana kardeşim mürekkebi. 2002 yılında Ahmet Piriştina çıktı masaya yumruğunu vurdu. Fabrikalara arıtmalarını çalıştırttı. Körfez mas mavi oldu. Bize öyle bir delikanlı lazım” diye konuştu.

MAVİ DENİZ ANASI GERİ DÖNDÜ!
İki yıl önce İzmir sahillerinde kabusa neden olan mavi deniz analarının Körfez’de yeniden görülmeye başlamasını da değerlendiren Yaşar “Şimdi Körfez hiç olmadığı kadar kirli. Mavi deniz anası rüzgar yönü nedeniyle de Körfez’e gelmiş olabilir ama temel neden kirliliktir. Deniz anası kirli denize girer. Derelere kireç atıyorlar. Alimünyum sülfat atacağız diyorlar. Körfez’e kimyasal atamazsın kardeşim. Atarsan kimyasalları Körfez’e deniz anaları gelir. Sonra balıklarda ölür ve en son Körfez ölür” dedi.