TENZİLE AŞÇI/EGEPOSTASI- İzmir Büyükşehir Belediyesi Temmuz ayı Olağan Meclis Toplantısı 2. Bileşimi Meclis Birinci Başkan Vekili Mustafa Özuslu idaresinde gerçekleştirildi. Yaklaşık 6 saat süren mecliste kente ilişkin birçok konu masaya yatırılırken tartışmaların ardı arkası kesilmezken mecliste tansiyon düşmedi.
AK PARTİ’DEN MADDE BAŞLIKARIYLA OYLAMAYA RET
Oturumda gündem maddelerinin görüşülmesine geçilmesinin ardından CHP grubu tarafından maddelerin madde başlıklarıyla oylanması önerildi. Öneri üzerine söz alan AK Parti Grup Sözcüsü Hakan Yıldız bir önceki oturumda CHP’li bir meclis üyesinin söz hakkı alınması konusunda “Sayın Soyer size söz vererek demokratlık yapıyor. Bu meclis kararları söz olmasanız da geçecek” sözlerini hatırlatarak meclis yönetmeliği gereği maddelerin madde başlıklarıyla okunması konusundaki olurlarını geri çektiklerini belirtti.
Yıldız, Yıldız, "Bu konuyu usul olarak geçtiğimiz ay konuşmuş ve madde başlıkları ile okunmasına karar vermiştik ancak geçtiğimizi mecliste söylenen bir ifade yüzünden maddelerin okunmasına yönelik tutumumuza Cumhur İttifakı olarak geri dönüyoruz. Bugün bizim oyumuza ihtiyaç yoksa bizde bu konuya oy birliği yapmıyoruz. Biz o gün şunu beklerdik, Şerif bey ifadesini kullandığında Sayın Soyer bir düzeltme yapabilirdi. Bu şekilde Meclis'e iradesini teslim edilirdi. Sayın Tunç Soyer bize söz hakkı vermiyor, bize söz verme hakkı yok. Yani iktidara ve muhalefete kaçar dakika söz hakkı verildiği yazıyor. Biz Cumhur İttifakı olarak kararların yüzde 98'sini oy birliği ile yaptık ve bu yönde irade kullandık ancak madem oy oranımız önemsiz, madem Sayın Soyer bize lütuf edip söz veriyor bizde maddelerin tek tek okunması yönündeki irademize geri dönüyoruz" dedi
AYNI MADDE DE 'YETERLİLİK' KONUSU DA VAR
Yıldız'ın ardından söz alan Başkan Vekili Özuslu, "Hakan beyin söylediği konusu daha önce tartıştığımızda meclis yönetmeliği gereğince söylediği madde doğrudur ancak söylediği 11'nci madde de söz hakkı ile ilgili de yeterlilik maddesinin de veriliyor" diyerek Yıldız’a yanıt verdi.
Tartışmanın ardından oturuma ara verildi.
“TEK KANATLI DEMOKRASİ İŞLEMEZ”
Aranın ardından konuşan Özuslu, demokrasi ve mecliste birliktelik mesajı verdi ve “İki yılı aşkın bir süredir bu mecliste iktidarıyla muhalefetiyle çalışıyoruz. Demokrasi, muhalefet varsa vardır. En son Sayın Kılıçdaroğlu ve Genel Merkezimizin yayımladığı Anayasa taslağına bakarsanız orada muhalefetin ve demokrasinin ne olduğu açık açık yazar. Ayrıca İzmir Büyükşehir Belediyesi olarak da Sayın Başkanımız Tunç Soyer de gerçekten demokrasi standartları yüksek bir meclisi arzu ediyor ve bunun için elinden gelen gayreti sarf ediyor. En çok övündüğü şey de oybirliğiyle geçen kararla. Bu kıymetlidir. Burada öyle maddeler tartışıldı ki oybirliği olan maddelerde de muhalefet görüş belirtti ama yine de oybirliğiyle geçti. Bizim yaptığımız her icraat bizim sorumluluğumuzda ve muhalefetin eleştirisine açık. Onlar eleştiriyor biz de cevabını veriyoruz. Siyaset böyle işliyor. Bunun sonrasında seçimlerde İzmir halkı seçimini gösteriyor. Bizim buna saygı duymamız lazım. O irade aynı zamanda muhalefetin de iradesi. Nasıl ki tek kanatlı uçak uçamazsa tek kanatlı demokrasi de işlemez. Dolayısıyla biz burada tüm partilerle bir meclisiz. Burası bir demokrasi platformudur. Sözün her zaman konulup tartışıldığı bir meclistir burası. Dolaysısıyla bu mecliste bundan sonra da uzlaşarak, konuşarak, farklılıklarımızı koruyarak İzmir’in çıkarına olanları hep birlikte yapmaz kararlılığını göstereceğimizden kimsenin şüphesi olmasın. Bu yönde de tüm Türkiye’ye örnek olacak bir meclise sahip olmak hepimizin en önemli hedeflerinden olmalıdır” dedi.
Özuslu’nun konuşmasının ardından gündem maddelerinin madde başlıklarıyla oylanması konusunda uzlaşı sağlandı ve 2,5 saatin sonunda oturuma resmi olarak başlandı.
SEYYAR SATICI KONUSU TARTIŞMA OLDU
Oturumda, İzmir’de faaliyet gösteren seyyar satıcıların satış faaliyetlerine yönelik düzenleme de gündeme getirildi. Tüm seyyar satıcıları kayıt altına alınmasını öngören önerge kapsamında, seyyar satıcılar, Büyükşehir’in hazırlayacağı modern tezgahlarda, işgaliye ödeyerek satış yapacak. Sokaktan geçimini sağlayan herkesin faydalanabileceği uygulamanın pilot bölgesi olarak ise Bayraklı seçilmişti.
Komisyondan oy birliğiyle gelen ve gündemde “İzmir Büyükşehir Belediyesi Sosyal Projeler Dairesi Başkanlığı tarafından hazırlanan, Sosyal Projeler Dairesi Başkanlığı ve Zabıta Dairesi Başkanlığınca birlikte yürütülmesi planlanan “Geçici Süreli İzinlendirilen Seyyar Satış Faaliyetlerinin Düzenlenmesine ilişkin Yönetmelik Taslağı”nın oyçokluğu ile uygun bulunduğuna ilişkin Hukuk Komisyonu Raporu” ifadeleriyle yer alan önerge, mecliste tartışmalara neden oldu. AK Parti Grubu, konunun Esnaf Komisyonu tarafından da görüşülmesi gerektiğini ve yeniden görüşülmesi gerektiğini savundu.
İlgili gündem maddesinde söz alarak eksiklikler olduğunu ifade eden AK Partili Hakan Yıldız, "Herhalde biz bir hata yaptık, sadece hukuk komisyonuna göndermişiz ancak esnafa da girmesi gerekiyor. Seyyar Satıcıları ilgilendirdiği için Esnaf, İmar ve Bütçe komisyonları tarafından incelenmesi gerektiğini düşünüyoruz. Bu komisyonlara tekrar incelenmesi için gönderilmesi gerektiğini düşünüyoruz" dedi ve önergenin tekrar incelenmesi talebinde bulundu.
“ŞU ANKİ KONU SADECE YÖNETMELİKLE İLGİLİ”
Konuya ilişkin açıklama yapan Hukuk Komisyonu Başkanı CHP'li Meclis Üyesi Ufuk Yörük, "Bu aşamadan böyle bir talebin konuyu sulandırmak amacıyla yapıldığını düşünüyoruz. Hukuk komisyonunda bu madde detaylı incelendi. Var olan bir gerçek var ve bunlarda sadece kestane, mısır ve çiçek konuları var… Bunlar sadece disipline edilecek ve büyükşehir tarafından yerleri belirlenecek. Bunlar da yapılırken tabii ki ürünlerin sağlığı da denetlenecek. Bunlar yapılırken de kesinlikle kişiye göre değil, tamamen kooperatifler vasıtası ile bu iş yapılacak. Şu an yapılan iş sadece yönetmelik, uygulamaya geldiğinde o zaman AK Parti'nin önerdiği komisyonlara gönderilecekti" ifadelerini kullandı.
“BU İŞİN ARKASINDA NELER OLACAK BİLİYOR MUYUZ?”
Konunun Esnaf Komisyonu’nda görüşülmemesini “abes” olarak nitelendiren AK Partili Meclis Üyesi Hüsnü Boztepe ise, "AK Parti yine sulandırıyor diyorsunuz. Şerif Sürücü arkadaşımızın yaptığını şimdi de Ufuk bey yapıyor. Biz neyi sulandırıyoruz? Biz söyleyince hemen kesiyorsunuz, sizde hatlılarsınız yıllar önce bu kentteki seyyar satıcıların ne durumda olduğunu biliyorsunuz. Bir konunun esnaf komisyonuna gitmemesi gibi abest bir konu olabilir mi? Bırakın esnafa gitsin bir onlar baksın. Bu işin arkasında neler olacak biliyor muyuz? Ayaküstü verilen bir söz. Bırakın Allah aşkına. Esasen halkla, esnafla dalga geçmek budur. Yapmayın bunu. Esnafa gitsin, konuşulup görüşülsün” diye konuştu.
“BU KOOPERATİFLEŞMEYLE İLGİLİ BİR KONU”
Maddeye ilişkin bilgi veren CHP Grup Sözcüsü Nilay Kökkılınç, “Bu konuda ilkeler belirlendi. Bunu belirleyen komisyonun da hukuk komisyonu olması gerekiyordu. Bu kooperatifleşmeyle ilgili bir konu. Çok da zaman geçti. Kooperatiflerden talep geldikçe bunlar Esnaf Komisyonuna gidecek zaten. İzmir’in geleneksel tatlarına yönelik bir önerge getirilmek istendi” ifadelerini kullandı.
Konuşmaların ardından Özuslu Yörük’e hitaben, “Lokasyonlarla ilgili bir şey var mı?” sorusunu yöneltti.
Yörük ise soruyu, “Komisyon yerleri belirleyecek ve zabıta bunları denetleyecek. Protokolde bir açık söz konusu değil” şeklinde yanıtladı.
“ALSANCAK’IN LOKASYON OLARAK EN DEĞERLİ NOKTALARINI VERECEKSİNİZ”
Konuya ilişkin söz alan AK Parti Grup Başkanvekili Özgür Hızal, yasanın yetkilerinin sınırlarının aşıldığını ifade etti ve “Burada meseleye 2 yönlü bakmak lazım. Birincisi usuli anlamda. Biz AK Parti grubu olarak direkt esnafı ilgilendiren bir şey olduğu için Esnaf Komisyonunda görüşülmesini istedik. Bu protokolün içeriğine baktığınızda bu hususlar var. Bu açıdan bizim ilk itirazımız konumuz Esnaf Komisyonunca d a incelenmesi gerektiğiydi. Çünkü bu komisyona gittiğine esnaf odası, ticaret odasıyla görüşmeler yapılacak. Ama direkt esnafı ilgilendiren bir meseleyi Esnaf Komisyonu’na bile göndermiyoruz. Sonra ne olacak? Ufuk Bey söyledi. Yerleri belirleyecek komisyon kurulmuş. Bundan kimin haberi var? Hangi yerler? Kamuya ait yerler. Buradan bir kazanç elde edilecek. İBB, hukuk kuralları çerçevesinde yönetilir. Aynı yasa bize siz bizim bugün yetkisini vermeye çalıştığımız hususla mücadele edin ve düzene sokun der. Ama siz, yasanın size vermiş olduğu yetkiyi elinizin tersiyle itip kendimizi yasa koyucu yerine koyup yasanın size vermediği yetkiyle bir yönetmelik çıkarıyorsunuz. Neymiş kooperatif kurulacakmış, o kooperatife giden mısırcı, şekerci yer alacakmış Sonra sizden sonra gelen belediye başkanı sorunlarla karşı karşıya kalacak. Bu yönetmeliği çıkarmakla İzmir’in sizin tabirinizle dünya kenti olma hedefinize ihanet ediyorsunuz. Ve şehrin kalbine hançeri saplıyorsunuz. Böyle bir şey olmaz. Öncelikle hukuki değil. Geçmişte yaşanana sorunları bilip gelecekte yaşanacakları tahmin edebiliyoruz. Bir şehir varsayım ve algılarla yönetilmez. Alınmış bir karar mecliste baypas edildi, edilecek. Alsancak’ın lokasyon olarak en değerli noktalarını vereceksiniz. Karşısında da esnaf olacak. Vergisini kirasını verecek. Ama siz bir yönetmelikle yetkiniz olmayan bir şey yapıyorsunuz sonra yapılan eleştirileri sulandırmak olarak görüyorsunuz. Bu, İzmir’in ticaretine balta vurmaktır. İzmir ticaretinin önünü açacaksın. Bunu yapmadıkça İzmir ticareti, turizmi, ekonomisi baltalanır. Sonuçta belki 3 yıl bir popülizm yaparsınız ama İzmir’e çok büyük ihanet etmiş olursunuz. Bunu bir İzmirli olarak söylüyorum. Hepimiz İzmirliyiz. Bu sokaklarda bu alanlarda yardımcı olalım ama yasanın bize vermiş olduğu çerçeve içerisinde bir yöntem Ulalım. Çıkıp o çerçeveyi delerek İzmir’e ihanet etmeyelim. Bu konunun gerek Esnaf Komisyonu’nda, İmar Komisyonu’nda, Plan Bütçe Komisyonu’nda uzun uzun görüşülerek yeniden değerlendirilmesini istiyorum, aksi takdirde hep beraber bu noktada olumlu oy verecek olan tüm meclis üyeleri sorumludur. Bu şehre ihanet edeceksiniz. Yapmayın” diye konuştu.
İlgili önerge üzerine yapılan yorumlar karşılıklı konuşma haline gelirken Özuslu, Hızal’a hitaben “Bu önerge meclise ilk geldiğinde Esna komisyonu bu kadar önemliyse neden o gün dile getirmediniz” sorusunu yöneltti.
Özuslu’ya yanıt veren yıldız ise; “Söze başlarken dedik ki burada teknik hata grup sözcülerinde. Biz burada bir atlama yapmışız. Bu maddenin Esnafa gitmesi gerektiğini söyledik ve bunu rica ettik” dedi.
Hızal’ın sözlerine yanıt veren Kökkılınç, amacın kent ekonomisi ve ticaretini geliştirmek olduğunu ifade etti. Kökkılınç ayrıca burada faaliyet gösterecek esnafın işgaliye bedeli ödeyeceğini bilgisini verdi ve “Bu İzmir’e ihanet etmek değil. Böyle yorumlanması beni üzdü” diye konuştu.
Konunun uzamasının ardından yeniden söz alan Kökkılınç, uzlaşı zemininin sağlanması açısından ilgili önergenin gündemde tutularak daha sonra görüşülmek üzere Esnaf Komisyonu’na gönderilmesi ve Hukuk Komisyonu’na iade olması önerisini sundu. Öneri, bu haliyle oy birliği ile kabul edildi.
BEŞTEPEKER PLANINA MECLİSTEN VİZE
Oturumda ayrıca, İzmir’in en büyük kentsel dönüşüm planlarından biri olan ve Konak Belediye Başkanı Abdül Batur’un planlama aşamasının sona erdiğini açıkladığı Beştepeler Planları da gündeme getirildi.
İmar ve Bayındırlık Komisyonu'ndan oy birliği ile geçen ve Beştepeler için Konak Belediye Meclisi 1/5000 binlik ve 1/1000'lik İmar Planı Revizyonu’nu içeren gündem maddesi meclis üyelerince oy birliği ile kabul edildi.
“Konak ilçe sınırları içinde Dayıemir, Dolaplıkuyu, İmariye, Selçuk, Aziziye, Tınaztepe, Duatepe, Kocatepe, Çimentepe, 1. Kadriye, 2. Kadriye, Hasan Özdemir, 19 Mayıs ve Zafertepe, Mahallelerini kapsayan Beştepeler Bölgesi 1/5000 ölçekli Nazım İmar Planı önerisinin oybirliği ile uygun bulunduğuna ilişkin İmar ve Bayındırlık Komisyonu Raporu” ifadeleriyle gündeme gelen önergenin kabul edilmesinin ardından planların yapılacak olası itirazların incelenmesi amacıyla askıya çıkarılması bekleniyor.
PROTOKOL DE MECLİSİ GERDİ
Oturumda ayrıca, 30 Ekim 2020 depreminin ardından İzmir Büyükşehir Belediyesi ile Orta Doğu Teknik Üniversitesi arasında İzmir’deki fay hatlarının belirlenmesi üzerine çalışma yapılması hususunda protokol imzalanması konusu da gündeme geldi. İlgili önerge, bütçesi ve protokolün Dokuz Eylül Üniversitesi ile imzalanmaması noktasında Cumhur İttifakı’ndan eleştiri alırken mecliste tansiyonun tekrar yükselmesine neden oldu.
Konuya ilişkin söz alan MHP’li meclis üyesi Alparslan Koparal, protokolün Dokuz Eylül Üniversitesi ile değil de ODTÜ ile imzalanmasını eleştirdi ve “Dünkü komisyonda komisyon başkanımıza ‘biz İzmirliyiz. ODTÜ ne alaka’ dedim. Bunun Dokuz Eylül’e yaptırılmasını önerdiğim söyledim. O da bana Dokuz Eylül Üniversitesi Jeoloji Mühendisliğine yazı yazıldığını ve yanıt gelmediğini söyledi. Deprem konusu komplike bir konuşur. Deprem, jeofiziği, mimarlığı da içerir. Daha sonra DAUM müdürü Hasan Sözbilir’e yazının kendisine gidip gitmediğini sordum ve hayır yanıtını aldım. Yani bu yazı gitmesi gereken yere gitmemiş. Tunç Soyer’in Alim Murathan diye bir danışmanı var. Bu yazı onun tarafından Dokuz Eylül Jeoloji Mühendisliği’ne gönderilmiş. Ortada bir yanlış var. Alim Bey’in bu yanlışı yapabilecek bilgisizliği yoktur. Ortada anlamadığım bir durum var. Şimdi DAUM’un ODTÜ ve Büyükşehir arasındaki protokolle ilgili bir yazısı var. Bu protokol kapsamında iş paketi olarak gösterilip de aslında bitirilmiş projeler vardır. Ben bir jeoloji mühendisi olarak yazıda yer alan görüşlerin doğru olduğunu düşünüyorum. Bu protokolde iki şey gözüme takıldı. Bunlardan biri, protokolün Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nca onaylanma şartı var. Ama bundan önce ödeneğin bir kısmı ODTÜ’ye verilecektir deniliyor. Eğer protokol onaylanmazsa büyükşehirden çıkacak olan bu 17 milyonu danışmanlar mı verecek biz mi? Biz bunu ya durduralım daha sonra karar verelim. Bunu iptal edelim istiyorum ama sizin iradenizi de biliyorum. Burada hem zaman kaybı olacak hem de 20 milyon israf olacak. Şöyle bir önerim var. DAUM Müdürü Hasan Sözbilir’i çağıralım ve kafamızdaki soruları soralım” dedi.
TALEP REDDEDİLDİ
Koparal’ın ifadelerine yanıt veren Özuslu ise DEÜ’ye talep gittiğini ve reddedildiğini söyledi ve “Evet biz bu yazıyı yazmışız. Cevap verilmemiş. Yanlış yere gitmiş. E Alparslan Bey bunu biliyor. Neden söylemiyor? Bu yazı oraya gittiyse DAUM’A da gider alayına da gider. Bu yazıda ODTÜ ile bir çalışma yapılacağı söylenip çalışmaya ortak olmaları çağrısında bulunuyor. Gelen yanıtta pandemi nedeniyle uzaktan eğitime geçildiği ve bu doğrultuda öğretim üyelerine iş yükü geldiği belirtilmiş. İş yükü deniliyor. Deprem, inşalar enkaz altında kalış önemli değil. İş yükü… Sonuç olarak Rektör Yardımcısı Uğur Manaylıoğlu yanıt veriyor. İlgili yazıda belirtilen taleplerin olumlu karşılanmadığını söylüyor. Bununla ilgili Sayın Valimiz bir toplantı yaptı ve ben de gittim. Alparslan Bey’in söylediği hoca da oradaydı. Orada, bu çalışmayı ya onlarla ya da ODTÜ ile yapabileceğimizi söylediler. Deprem multi disiplinel bir iştir. Eğer siz kurum olarak büyükşehir ile iş yapmak istemezken yapmazsın. O zaman ben de şikayet edeyim İzmir halkına bu durumu. Durum ortada. Dokuz Eylül Üniversitesi bu yüzden yok. Hakkaniyetli olalım. Dokuz Eylül bu işin içinde olsaydı tabii ki de iyi olurdu. Büyükşehir gelsin demiş zaten” diye konuştu.
“HANİ ORTAK AKIL?”
Konu hakkında söz alan AK Parti Grup Başkanvekili Hızal ise Özuslu’nun yanlış yazıyı gündeme getirdiğini söyleyerek İzmirlilerin yanıltıldığını ifade etti ve “Bugün konuştuğumuz en hassas ve ciddi konu. Deprem. Bununla alakalı İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin yaptığı 20 milyonu bulacak bir protokol. Sizin yazı cevabı diye okuduğunuz metin aslında bambaşka bir konudan bahsediyor. Ben bazen İzmirlileri yanıltıyorsunuz diyorum ya evet yanıltıyorsunuz. Bu protokolü sonuna kadar konuşacağız. 20 milyon lira verilecek. Neden verilmemesi gerektiği anlatıldı. Biz birçok konuda grup başkanvekillerimizle bu tarz toplantılar yaptık. Siz Bir yazı yazdınız ve yanıt gelmedi. Hani ortak akıl? Bunu neden bize söylemiyorsunuz? Bugün çıkıp o konuyla ilgili olmayan bir yazıyı önümüze getiriyorsunuz. Çok net söylüyorum. Bu belediyeyi belediye başkanını çok yanlış yönlendiren danışmanlar yönetmeyecek” ifadelerini kullandı.
“BUNDAN SONRA İŞ BİRLİĞİ YAPARIZ”
CHP Sözcüsü Kökkılınç ise konuya ilişkin şunları söyledi; “İzmir Büyükşehir Belediyesi, ortak akıl çalışması yaptı ve buraya herkesi davet etti. Buradan çıkan raporla birlikte iki kez DEÜ’ye başvurdu ve iki kez de olumsuz yanıt aldı. ODTÜ dünya çapında bir okuldur Oradan bize yanıt geldi. Burada bahsettiğimiz şey bir deprem konusudur. Bizimle çalışacak olan kurlar da devlet üniversitelerdir. DEU bundan sonra bizimle iş birliği yapmak niyetindeyse bundan sonra yaparız.”
Konuya ilişkin söz alan AK Parti Grup Sözcüsü Yıldız ise; 20 milyon ödenerek belediyenin kaynaklarının israf edileceğini söyledi ve gündem maddesinin komisyonlara geri gönderilmesi ve revize edilmesi talebinde bulundu. Yıldız, “Gelin Sayın Soyer’in söylediği gibi bu işi ortak akılla çözelim. Tekrar konuşalım. Halkımızın 10-15 milyonunu heba etmeyelim” dedi.
İlgili önerge Cumhur İttifakı’nın ret oylarına karşılık Millet İttifakı’nın kabul oylarıyla oy çokluğu ile kabul edildi.
'İMAR' VETOSU TARTIŞMALARA NEDEN OLDU
Konak Belediye Meclisi tarafından Göztepe Mahallesi, 931 ada 2, 3, 4, 5, 6, 7, 8, 9, 10, 11, 12, 13 ve 14 parseller ile 2668 ada 12, 13, 14 ve 35 parsellere yönelik, 1/1000 ölçekli Uygulama İmar Planı Değişikliği önerisinin değişikliği yönündeki talep Konak Belediye Meclisi'nden Büyükşehir'e oy birliği ile gönderilmişti. Büyükşehir'de İmar ve Bayındırlık Komisyonu'na gönderilen ilgili madde oyçokluğu ile kabul edilirken, maddenin görüşülmesi sırasında CHP ve AK Parti arasında tartışmalar yaşandı.
“BİZ HAKSIZLIĞIN KARŞISINDA HER ZAMAN DURACAĞIZ”
AK Parti Grup Başkanvekili Hızal ise konuya ilişkin şunları söyledi; "Bu madde gerçekten İBB'nin ne yapmak istediğini anlayabilmiş değilim. Şaşkınlık ile komisyonda da sordum, burada da sormak istiyorum, ne yapılmak istendi. İzmir plansız bir şehir diyoruz ya, bir gün gelecek bugün ulaşım konusunda yaptığınız sunum gibi o sorunu da kabul edip planlama konusunda bir sunum yapacaksınız. Konak Belediyesi bir çıkasın içerisine girmişti ve demiş ki burası yemyeşil alan ve kamulaştırması gerekiyor ancak kamulaştırma bedeli 60-70 milyon ancak ben bu parayı ödeyemeyeceğim ve vatandaşın mağduriyetini gideriyorum diyerek siyaseten de riskli bir durumun altına elini taşın altına koymuş. Sonra Büyükşehir'den yardım istemiş . Büyükşehir'de demiş ki rekreasyon alanı yapalım ve yasanın etrafından dolaşalım... Meclisin en başında biz burada demokrasinin temel direği muhalefettir demişti.Biz Cumhur İttifakı olarak İzmirlilerin muhalefetiyiz onlar adına konuşuyoruz dedik. Konak bir CHP'li belediyece yönetiliyor. Biz haksızlığın karşısında her zamana duracağız ve burada bir haksızlık var ve bunun giderilmesini istiyoruz."
“İLERİKİ SÜREÇTE DESTEĞİ GÖRECEKSİNİZ”
Komisyon Başkanı CHP'li İrfan Önal ise "Burası 1984 yılında bakanlık kişi mülkiyetinde olan yeri park yeri olarak belirliyor. Bunla da ilgili 5 yıl öncesinde 1/5000 binlik plan yapılıyor ve mahkeme tarafından iptal ediliyor. Şahıs mülkiyetinde olan yerde vatandaşın talep etmiş onun hakkıdır. Bu yüzden pasif yeşil alanı aktif yeşil alan olarak belirledik. Bu sayede vatandaş payı olan yüzde 5'i olan hakkı kullanabilecek. Orada bir mağduriyet yok. Zaten ileriki süreçte de Konak Belediyesi'ne desteği göreceksiniz."
“KEŞKE DAHA FARKLI BİR KARAR ÇIKSAYDI”
Söz alan AK Partili Hakan Yıldız ise, "Konak meclis üyesiyim ve bunu oy birliği ile gönderdik. Evet 84 yılında böyle bir konu olmuş ancak bugün bir plan yapılacak olsa böyle bir durum olmazdı. Sayın komisyon başkanı bir ifade kullandı 'rekreasyon alanın yüzde 5 hakkını veriyoruz' diye. Burada 18 kişilik bir hak var ve ortalama 150 metrekarelik alanı bu kişilere veriyoruz ve bölüşün diyoruz. Burada adanın tamamı değil yarısı yeşile bırakılmış yarısı vatandaşa verilmesi gibi bir cesur kadar alınmıştı. Bugünkü plan açısından sıkıntılı çünkü planlama yapılamamış. Bu anlamda keşke daha farklı bir karar çıksaydı, Konak bu süreçte sıkıntılı bir süreç ile karşı karşıya kalacaklar."
BORNOVA’NIN K ALANLARINA ÇİFTE ONAY
Oturumda, Bornova Belediyesi’nin 30 Ekim depremi sonrasında İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin yaşanan hak kayıplarını engellemek amacıyla hayata geçirdiği 'parsel bazlı plan değişikliği önerisi’ kapsamında belirlediği ancak “ruhsatlı olarak yapılaşmasını büyük oranda tamamlanmış, planlı ve sağlıklı kentsel mekânların oluştuğu yürürlükteki imar planı kararlarının genel olarak korunması öngörülen alanları kapsaması gerektiği” gerekçesiyle geri gönderilen ‘K alanlarının’ revize edilmiş hali de görüşüldü.
Olağanüstü toplanan Bornova Belediye Meclisi’nin revize ettiği ve gündemde “Bornova Belediye Meclisinin 13/07/2021 tarih ve 196 sayılı kararı ile uygun görülen, İzmir Büyükşehir Belediye Meclisinin 01/03/2021 gün 05.196 sayılı kararı ile kabul edilen; İzmir İli genelinde 30/10/2020 tarihinde meydana gelen deprem sonucunda 7269 sayılı Kanun kapsamında ağır ve orta hasarlı olarak tespit edilen yapılar ile 01/01/1998 tarihinde yürürlüğe giren "Afet Bölgelerinde Yapılacak Yapılar Hakkında Yönetmelik" öncesinde ruhsat alarak yapılmış yapılar veya 6306 sayılı yasa kapsamında riskli yapı olarak belirlenen yapıların dönüşümüne ilişkin yapılacak plan ve uygulama çalışmalarında uyulacak usul ve esaslar kapsamında tespit edilen "Mevcut Plandaki Durumu Korunacak Alanlar (K)" sınırları ve bu alanlarda yapılacak uygulamalara yönelik iş ve işlemleri belirleyen 1/1000 ölçekli Uygulama İmar Planı Notu önerisi” ifadeleriyle yer alan önerge, mecliste oy birliğiyle kabul edildi.