TENZİLE AŞÇI/EGEPOSTASI- İzmir Büyükşehir Belediyesi Mart ayı Olağan Meclis Toplantısı üçüncü bileşimi Meclis Birinci Başkan Vekili Mustafa Özuslu idaresinde gerçekleştirildi.
Oturuma damgasını vuran konu ise Urla Belediyesi’nden gelen ve kıyı kenar çizgilerinin değiştirilmesini öngören komisyon raporu oldu. AK Parti grubu, raporun geri gönderilerek yeniden görüşülmesi ve olası mağduriyetlerin önünün kesilmesi gerektiğini söylerken CHP grubu ise itiraz yolunun açık olduğunu ve itiraz yapılırsa değerlendirileceği savunmasını yaptı.
"PLANLARI GERİ GÖNDERELİM”
Oturumda komisyonlardan gelen ilk madde olan ve Urla Belediyesi’nin Aralık 2021 tarihinde Büyükşehir’e ilettiği plan revizyonları oldu.
Kısmi yapılaşmanın olduğu yerlerde bu yapılaşmaların tespit edilerek kıyı kenar çizgisinin değiştirilmesini öngören plan değişikliği AK Parti ve CHP grupları arasında ipleri gererken mecliste tansiyon yükseldi.
AK Partili meclis üyesi, Urla Meclis üyesi ve Deniz ve Kıyı Alanları Komisyonu üyesi Barış Bükülmez, planlarda sorun olduğunu ve ilerleyen dönemlerde mağduriyetler yaratacağını belirtti ve “Urla Belediyesi burada kısmi yapılaşmayla ilgili bir karar aldı. Kısmi yapılaşma adaları Urla Belediyesi tarafından belirlenirken büyükşehir bürokratları ve Urla Belediyesi bürokratları görüşüyorlar Orada 1/1000 bin ölçekli mevzi imar planları yok. Bazı alanlarda parselasyon planları var ve birbirinin eşdeğerdir denilerek bunları kabul edebilirsiniz diyorlar. İmar adası yok kadastral adalar var. Bunlar üzerinden tespit yapıyorlar. Bunun üzerinden tespit yapıyorlar böyle bir tespitte doğru sonucu elde etmek çok mümkün değil. Örnek vereyim. Bir adada 11 parsel olduğunu düşünün. 5 parsel kısmi yapılaşmaya uygun olduğunu düşünün, 5’i de değil. Yüzde 50’den fazla olabilmesi için yüzde 50’den fazla olması gerekiyor. O ev de bahçeli kagir ev ve o evi dahil edemezsiniz. Bunun dahil edilmeyişi orada ciddi bir mağduriyet yaratıyor. Bu tespit edilen konuların kriterlerin çok net bir şekilde iletilmiş olması gerekiyordu. Biz bu alanı Büyükşehir Meclis üyelerimizle birlikte gezdik. Onlar da mağduriyet olduğunda hemfikir. Urla Belediyesiyle de görüştük ve kendileri, ‘Planları gönderin. Biz tekrar çalışalım ve mağduriyet yaşanmasın’ diyorlar. Biz de bunu söylüyoruz. Planları geri gönderelim. 3 ay sonra olsun ama doğru olsun diyoruz” dedi.
Bükülmez’in ifadelerinin üzerine Meclis Başkan Vekili Özuslu, “Mağduriyetinden bahsettiğiniz kagir evlerin sayısı kaç” sorusunu yöneltirken Bükülmez soruya, “1 tane olması bile yetiyor. O nedenle sayısının çok önemi yok. Bir tane kagir ev adayı kaybettirir” yanıtını verdi.
“ARKADAŞLAR BAŞVURUDA BULUNUR VE BİZ DE KARARA İŞLERİZ”
İmar Komisyonu Başkanı ve CHP’li meclis üyesi İrfan Ünal, maliklerin başvuru yapması durumunda gerekli işlemlerin yapılacağını söyledi ve “Konu zaten bir mağduriyet üzeninde bize geldi. Biz geçense ene bunu reddetmiştik. Bununla ilgili 1992 yılından önce yapılaşmış alanları biz kıyı kenar kanunun dışında alıyoruz. Daha önce bize geldiğinde bununla ilgili ilçeden gelen bir karar olmadığı için reddettik ve kısmı yapılaşma kararı alındığında biz bunu kabul edebiliriz demiştik. İlçe belediyesi de bölgede tespit yaparak kısmı yapılaşma kararını almış. Biz de ona göre karar aldık. Mağduriyete gelirsek… 3 siteyi ilgilendiren, 70’li yıllarda yapılaşmış bir alandan bahsediyoruz. Malikler kısmı yapılaşma için başvuruda bulundular. Biz de iptal yaptık. Konu bu. Kagirler dışarıda kalmış deniliyor. Eğer öyleye arkadaşlar başvuruda bulunur ve biz de karara işleriz. O nedenle ben kararın geri gönderilmesini doğru bulmuyorum” diye konuştu.
“İTİRAZ YOLU AÇIK”
CHP Grup Sözcüsü Nilay Kökkılınç ise alınan kararın itiraz yolunun açık olduğuna vurgu yaptı ve “Biz de bu konuyu grubumuzda enine boyuna inceleyip tartıştık. Dolaysıyla burada bir plan düzenlemesi söz konusu. Büyükşehir yasası da yürürlüğe girdiğinde köylerdeki yapılara ilişkin de düzenlemeler de var. Eğer bahsi geçen mağduriyetler varsa itiraz yolu açık ve o itirazlar Büyükşehir’e gelir. O zaman yeninde değerlendirilir” ifadelerini kullandı.
“KARAR BİR KEZ ALINABİLİR”
Yeniden söz alan Barış Bükülmez, “İrfan Bey bir kez daha karar alıp gönderebilirler dedi ancak kısmi yapılaşma kararı bir kez alınabiliyor” dedi.
“BELEDİYE MECLİSİ 2 YILDIR TOPLAMAZSANIZ BÖYLE OLUR”
Söz alan CHP’li meclis üyesi Murat Aydın ise Urla Belediye Meclisi’nin toplanmamasını eleştirdi ve “Kısmi yapılaşma alma yetkisi ilçe belediyesinin. Biz daha sonra bu kararı değerlendiriyoruz. Hakan Bey de söyledi. Yerelin durumunu en iyi oradaki üyeler bilir. Burada da bizim hep söylediğimiz şeye geliyoruz. Yerel belediye meclisi 2 yıldır toplamazsanız böyle olur” ifadelerini kullandı.
“BAŞKA MAĞDURİYETLER YARATACAĞIZ”
AK Parti Grup Başkanvekili Özgür Hızal ise konunun politize edildiğini belirtirken önergenin kabul edilmesi durumunda ilerleyen dönemlerde yeni mağduriyetlerin ortaya çıkacağına dikkat çekti ve “Burada meseleyi politize etmeksizin sorunun bütüncül anlamda çözümü için verilen bir teklifti. Hiçbir art niyet yok. Hakan Bey’in yerel meclis üyesinin o bölgenin hassasiyetlerini bilmeleri üzerine söylediği sözün altında şu yatıyor: Orada halkla görüşen kişiler aynı zamanda CHP’li meclis üyesi arkadaşlar. Ben oradaki CHP’li üyelerin de gelip konuya katılmasın isterdim. Şimdi konuyu politize ederek yasal bir zemine çekme in hiç anlamı yok. Şu an alınacak kararla sorun kısmen çözülecek. Biz de diyoruz ki sorunu çözeceksek bütüncül çözelim. Bunun için en fazla 3 ay kaybederiz. Bunun bir önemi yok. İnsanlar orada oturuyor.r Evsiz yurtsuz değiller ama biz bugün burada alacağımız karala dönüşü olmayan kararlar alıp başka mağduriyetler yaratacağız. Bunun altında başka bir anlam aramaya gerek yok. Ben Urla Meclisi’nin neden toplanmadığını Murat Bey’e tane tane anlatırım. Ama şimdi biz BB olarak hiçbir parti ayrımı yapmaksızın bir vatandaşın dahil mağdur olmaması adına AK Parti grubu verilen kararın doğru olmadığın en azından kısmen yanlış olduğunu gördük ve tüm iyi niyetimizle bir öneri sunduk. Bunun inatlaşılacak siyasal noktalara çekilecek bir yanı yok. Bunu mağduriyetlerin giderilmesi adına bugün iade edelim.”
“İTİRAZLAR GELDİĞİNDE YENİDEN DEĞERLENDİRİRİZ”
Tartışmaların arasına giren Özuslu, kararın oybirliğiyle geçirilmesi çağrısında bulundu ve “Bizim meçlimizin varlığının tek bir sebebi var. İzmir halkının dertlerine derman olmak, sorunlarını çözmek. Onun için buradayız. Orada bir problem var ve bu yeni bir problem değil. Görebildiğim kadarıyla her parti burada bu sorunun çözülmesi yönünde bir irade ortaya koymuş. Benim duyduğum ve burada mesele olarak gündeme gelen şey; biz burada bu kararı alırsak bazı insanların hak kaybına uğrayacağı yönünden çekinceler var. Ama yine anladığım kadarıyla itiraz yolu da açık itirazlar da bize geliyor ve o itirazlar geldiğinde yeniden değerlendiririz. Geçer gider. O nedenle bugün bunu oybirliğiyle geçirelim. Burada çok fazla tartışılacak bir konu yok” dedi.
“BUNU YAPAN DA URLA BELEDİYESİ”
Yeniden söz alan CHP Sözcüsü Nilay Kökkılınç, eleştirilen kararın Urla Belediyesi’nden geldiğinin altını çizdi ve “Urla Meclisi’nden İBB’ye bir karar gelmiş. Eğer biz siyaseten yaklaşıyor olsaydık çok daha farklı olurdu. Ayrıca Urla Belediye Meclisi’nin toplanması yasal olarak mümkün. Urla Belediyesi’nden 6 Aralık’ta bil meclis kararı gelmiş. Burada ilçenin Gül Bahçesi’nde incelme sonucunda oluşturulan kısmi yapılaşma paftasının kabulü istenmiş. Bunu yapan da Urla Belediyesi. Biz Büyükşehir olarak bu kararı alma hakkına sahip değiliz. Keşke zamanında bu pafta planları hazırlanırken bu sorunlar dikkate alınsaydı. Biz pafta çalışmasını onaylıyoruz. Dolayısıyla itirazlar gelebilir biz yine burada oylayabiliriz Urla Belediyesi paftalarla ilgili yeni bir çalışma yapar ve Büyükşehir’e gelir. Konu tamamen hukuktur. Yapılabilecek şey bundan ibarettir” diye konuştu.
“KİMSENİN ELİNİ TUTMUŞ DEĞİLİZ”
Yeniden söz alan AK Parti Grup Başkanvekili Hızal ise öz eleştiri yaparak Urla Belediyesi’nden kararın eksik olduğunu ve komisyonda AK Parti Grubu’nun yanlış karar verdiğini söyledi ve “Orada adanın belirlenmesi sürecini değerlendirmek lazım. Urla Belediyesi’nin almış olduğu kararın yanlışlığından bahsediliyor. Biz bunu söylüyoruz. Urla Belediyesi’nin aldığı karar yanlış diyoruz, o kararı savunmuyoruz ki. Teknik olarak bu kararın ikinci kez alınmadığını öğrendik. İtirazdan bahsediyorsunuz. Bir kişinin itirazı atladığını düşünün. Mağduriyet doğacak mı? Doğacak. Dolaysıyla biz burada meseleyi hiçbir şekilde tartışma yapmadan politize etmeden oradaki bütün sorunu çözmek adına bir öneri ortaya koyduk. Bu önerimizden, tartışmadan olay nasıl Urla Meclisi’nin toplanmasına geliyor anlamış değilim. Kimsenin elini tutmuş değiliz. Kayyım orada gider görüşürsünüz. Oturup toplantı yapıp kararlar alıyorsunuz. Sonra gelip burada meselleri politize ediyorsunuz ve vatandaşlar mağdur oluyor. Ben komisyonlarda yanlış karar verdiğimiz söylüyorum. Ben komisyonda yanlış karar verdim ve düzeltilmesini istiyorum” dedi.
“EKSİK KARAR VERİLMİŞ”
Tekrar söz alan Kökkılınç ise şunları söyledi; “Biz burada yanlış bir karar vermiyoruz. Urla Belediyesi’nin de yanlış bir karar verdiğini söylemiyoruz. Eksik bir karar vermiş diyoruz. Urla Belediyesi sorun olan yapıları tespit edip bize gönderir.”
İlgili gündem maddesi Millet İttifakı’nın kabul, Cumhur İttifakı’nın ret oylarıyla birlikte oyçokluğuyla kabul edildi.
BUCA METRO İHALESİ TARTIŞMALARI TAM GAZ DEVAM
Gündem dışı konuşmalarda söz alan AK Partili Meclis Üyesi Hüsnü Boztepe, "Sayın Soyer Pazartesi günü 14 milyon TL ile ilgili 3 yıl sonra onay geldiğini söylemişti. İzmir'de bu mecliste bizim aldığımız kararlar belediye başkanı tarafından 8-9 ay imza atmıyor. Sonra çıkıp eleştiride bulunuyor. Yakışmıyor bu. Tabii ki diğeri de yanlış ancak buradan meclisten çıkan karar bile imzalanmıyor. Tabii bazen kısa süre içinde onaylandığı da oluyor. Herhalde bunlar özel ve torpilli kişiler. Murat Bey ile 2 yıldır birlikte çalışıyoruz. Yargıçlık masanın iki tarafında aynı olmuyor. Babalarımız derdi ki 'Eski yargıca vekaletini ver işini iyi bilirler' diye. Valla verdiğimiz tüm davaları kaybediyorlar. Masanın iki tarafı aynı değil. Urla konusunu konuşurken, Urla'da alınmış bir çok karar var. Urla'dan gelen kararların yüzde 80-90'ının reddediliyor. Urla'daki kıyı çizgisi ile ilgili öneri İBB'den gitti. Bundan birkaç ay önce karar alındı. iZBETON'a bir yetki verildi. İzmir Koop bu işi yapamaz ancak aldığınız karar doğru dedik. Gördük ki İZBETON bu işi aldıktan sonra, sözleşmede yok, ihaleyi tamamen iki kooperatife devrediliyor. Sonra bu kooperatiflerin açtığı internet sitesinde şu kadar paraya daire sayıyoruz diye yazıyorlar. Altında da İBB'nin ve İZBETON'un güvencesi ile yazmışlar. Bu güvenceyi kim verdi size? Konulan rakamlar ile bunların bitmesi mümkün değil. İnsanlar İBB'nin logosunu görünce anında gidip üye oluyor ve korkarım ki saadet zinciri gibi bir kaosa sürüklenmeyiz. Biz yetkiyi İZBETON için verdik. Burada bir suç işleniyor. 22 ayda teslim deniliyordu ancak 5 ay geçti bile. Metro ihalesini iptali ile ilgili kredi bulunması ile ilgili bir arkadaşın isminin geçtiğini duyduk. Sayın Sıtkı Şükürer'in de kredinin bulunmasında isminin geçtiğini duydu. Metro işine bulaştıysa vah halimize" dedi.
“MESLEKİ ONURUMU TARTIŞMAK KİMSENİN HADDİ DEĞİLDİR”
Boztep'nin ardından söz alan Murat Aydın, "Anlaşılan o ki dünkü konuşma etkili olmuş ve rahatsız olmuş arkadaşlar. Bugün bu meclis 3'ncü yılını bitirdi. Çok gergin de olsa bazı tartışmalar bitirdik. Hiçbir sözümü arkadaşlarımızın ailesine, mesleğine yönetmedim. kimsenin de benim mesleğime laf atma haddi yoktur.Ben 35 yıldır hukukla uğraşıyorum, hala hukuk ile ilgili eğitimimi sürdürüyorum. Görüşlerimin doğruluğunu yanlışlığını tartışmak herkesin hakkıdır ama mesleki onurumu tartışmak kimsenin haddi değildir" diye konuştu.
“3 YILDIR HİÇBİR SİYASİ KARAR ALINMADI”
İddialar hakkında söz alan CHP Grup Sözcüsü Nilay Kökkılınç, "İBB 3 yıldır hiçbir politik karar almadı. İZBETON ile ilgili iddialarını bilmiyorum. Kooperatifler yasası var. Burada kamu tüzel kişilerin kooperatiflere yardım, destek ve ortak olabileceğin belirtiyor. İBB'nin ve İZBETON'un böyle bir kararı varsa bu hukuki olarak kooperatifler yasasına dayanır. Metro ihalesi ile ilgili de bir iddiada bulunuldu. Bu süreç çok şeffaf yürütüldü. İhale bittikten sonra mecliste sunum yapıldı. Bu iddiaları reddediyorum. Varsa bir delili yeri savcılıktır İBB salonu değildir"
“HİZMETTEN ÇOK BAHANE ORTAYA KOYAN BİR ANLAYIŞ VAR
Gündem dışı konuşmalarda söz alan AK Parti Grup Sözcüsü Hakan Yıldız, ihale eleştirilerine devam etti ve "Biz bugün Urla meselelerini tartıştık, yapıcı bir tarz ortaya koymaya çalıştık ancak ortaya koyduğumuz tavrı farklı alanlara çekmeye çalışan meclis üyeleri oldu. Ancak biz sorunun çözümünü talep ettik. Geçen pazartesi İBB başkanımızı engelleniyoruz siyasetinin yeni bir belgesini söyledi. Biz arzu ederdik ki herhangi bir CHP'li belediye de hizmet noktasında AK Parti ile yarışır noktaya gelsin. Ancak Buca Metrosu'nda da gördük ki hizmetten çok bahane ortaya koyan bir anlayış var. Bir yazı bize verildi İzmir Ulaşım A.Ş'nin 14 milyonluk kredi talebi ile ilgili. 4 ayda incelenmiş bu talep. Bunu engel olarak gördüğünüzde 295 milyon TL'lik bir kararı 3 aydır onaylamayanda… 2 yıl boyunca yazılmış yazı ve üzerine gidilmiş bir yazı var mı? Biz AK Parti olarak bir önerge verdik. 2020 yılında ne kadar bekleyen önergeniz varsa bir çalışma grubu kuralım dedik ancak sizin oylarınız ile reddedildi. Sayın Grup Sözcüsü 17 tane madde sıraladı bunları Faaliyet Raporu'nda görüşeceğiz. Bu AK Parti ve merkezi hükümetimize yapılmış haksızlıktır. Bu böyle olsa 3 ay da 295 milyonu onaylayıp vermezdik.Biz Buca Metorsu'nun şeffaf olmadığını mı iddia ettik? Hayır şov yapıyorsunuz dedik. Sayın başkan hemen kadın bürokratlarımıza güvenerek ihaleyi yaptık dedi. Doğru ihale doğru yapıldı ancak bizim eleştirdiğimiz 529 milyon fazla veren firmaya vermenizdi. Biz bu hatadan geri dönelim dedik siz hayır dediniz. Mahkeme ne dedi? İlgili firma 79 kalemde savunma verdim savunmam ret oldu ancak ret gerekçesini alamadım. Biz dedik ki göz göre göre fazla tutar verilene verildi. Biz Büyükşehir Belediyesi’nin yönetim anlayışındaki yanlışları düzeltmek için mücadele ediyoruz. Biz bugüne kadar muhalefet olarak sizin merkezdeki muhalefet anlayışının tamamen zıttında tamamen hizmet anlayışıyla sizi ortak noktada buluşturmaya çalışıyoruz. Mesele bugünkü Urla konusu. ‘Siyaset yapmıyoruz2 dediniz ama sonuna kadar siyaset yaptınız Nilay Hanım. Bir iddiayı daha ortaya koyuyoruz. İzmir’in temel sorunlarıyla ilgili Ankara’da bekleyen ne dosya varsa getirin. Grup Başvekilimiz burada, milletvekillerimizle birlikte bugüne kadar çözme iradesi göstermediğimiz tek bir şey göstermezsiniz. Bu yüzden engelleniyoruz siyasetini terk etme zamanınız geldi. Biz bu bahaneyle İzmir’de kan kaybediyoruz” diye konuştu.
“YARIN BÜYÜK BİR HUKUK SORUNU OLACAK”
Söz alan Ak Parti Grup Başkanvekili Hızal, şunları söyledi; “Hüsnü Bey ve Hakan Bey bazı huşulara girdi. İZBETON ve Kentsel dönüşüm konusunda çok büyük bir hukuki hata yapıyorsunuz. Bunu ilerleyen günlerde göreceksiniz ve mağduriyetlerle karşılaşacaksınız. Müteahhitlik görevini verdiğiniz İZBETON şu anda bu görevi bırakıp komisyonculuk yapıyor. Biz burada dönem dönem tartışıyoruz ama asla kişilik haklarımızı eleştirmiyoruz. Hiçbirimizin hiçbirimize had bildirme gibi bir amacı yok. Biz AK Parti grubu olarak İBB, İzmir’in kaynaklarını doğru kullansın ve İzmir’in sorunlarını çözsün diyoruz. Ancak saha verileri bize İBB’nin İzmir’in kaynaklarını doğru kullanmadığını gösteriyor. İBB, İzmir’in sorunlarını çözemiyor. Bunu en güzel örneğini İZBETON’un kendisinin yapması gereken kentsel dönüşüm çalışması için vatandaşlardan para almasında görüyoruz. Bu İzmir’de yarın büyük bir hukuk sorunu olacak.”
ZAM ELEŞTİRİSİ
Konuşmasında toplu ulaşıma yapılan zammı da eleştiren Hızal, her ay gelecke olan ÜFE artışında yargı yolunu işaret etti ve “İzmir’de ulaşıma zam yapıldı. Evet dünya piyasalarındaki akaryakıt fiyatlarının artışıyla ilgili bir sorun var. Evet ESHOT bu akaryakıt artışlarından en çok etkilenen kurum. Ama bir şeyi yaparken bu kurum tarihi geçmişi geçmişi 150 yıl olan bir kurumun bir işi ciddiyetle yapmasını istiyoruz. Hukuka ve kanunlara uygun yapmasını istiyoruz. UKOME’den bir zam kararı alınıyor. Bu kararla ikinci binişlerde yüzde 38 oranında bir zam. Ayrıca bugüne kadar İzmir ulaşımında ilk kez uygulanacak bir uygulama yapılıyor bundan sonra her ay düzenli olarak zam yapılacak deniliyor. Bunu yaparken hukuksuz bir karar alıyorlar. Bununla aynı olan geçen yıl alınmış bir kararı İzmir 6. İdare Mahkemesi iptal etmiş. Bu kararı İBB, temyiz etti mi? İBB, bütün mahkeme kararlarını bir kenara iterek yine hukuksuz, kanunlara aykırı bir karar alıyor. Şu anda İBB’nin aldığı kararla biniş tarife ücretleri arttı. Sorumluluk sahibi olmayan bir siyasetçi olsam bugün sizin Genle Başkanınız gibi şunu söylerim: Ey İzmirliler bu karar hukuksuz ve kanunsuz. Biniş ücretlerinizi ödemeyin. Ama onu demiyorum. Ben şunu diyorum: İBB, çıksın bu hukuksuz kararından vazgeçsin. Hukuka ve kanuna uygun bir karar versin. Çünkü o da mahkemede dönecek. Ama bu arada ne oluyor? Mahkeme yürütmeyi durdurma kararı veriyor. Bu arada vatandaştan para toplanıyor. Belki sonra tarife biraz daha aşağıya iniyor ama bu kurum, vatandaşın parasını iade etmiyor. Bu bir siyasi karar” dedi.
“ÜST MAHKEMEDEN DÖNEN HİÇ Mİ KARAR YOK?”
Son olarak konuşan Özuslu şunları söyledi; “Nisan ayının provasını bugün yaptık. Faaliyet raporları oldukça hareketli geçecek gibi. İspatı mümkün olmayan şeyleri meclis kürsüsünden söylediğiniz zaman, iddia sahibi iddiasını ispat etmekle mükelleftir diyerek az önce Sayın Boztepe’nin söylediği sözlerin ispatı mecburidir. Ben hukukçu değilim ama buradaki arkadaşlarımız sayesinde öğrenmeye çalışıyorum Kararı ben de okudum. Sonunda temyiz yolu açık diyor. Yani daha sona ermemiş bir mahkeme kararı üzerinden 2 gündür tartışılıyor. Temyiz yolu açık demek, ben bir karar verdim ama üst mahkemem bunu tekrar değerlendirir diyor. Üst mahkemeden dönen hiç mi karar yok? Niye erken temel atma töreni yaptınız diyorsunuz ya ben de o zaman daha temyiz yolu açıkken 529 milyon lira zararı olduğunu söylüyorsunuz. Kaldı ki Türkiye’de en düşük teklifi verenin ihaleyi alamaması ilk kez mi oluyor? Bunlar olabilen şeyler. Yürüyeceğiz, iş yapacağız, hizmet edeceğiz. İcraat yaptıkça mahkemeler olacak.”