CHP Genel Sekreteri Kamil Okyay Sındır, Menemen'de yaptığı konuşmada “Anayasa değişiklik teklifi toplumun dinamiklerinin görüşleri alınarak hazırlanması gerekirdi. Anayasa bir siyasi parti metni olamaz. Kabul etmiyoruz. 16 Nisan demokrasimize sahip çıkma günüdür. Bu ülkeyi bugüne kadar bu millet yönetti. Bundan sonra da millet yönetecek” dedi.
“ANAYASA DEDİĞİMİZ METİN BİR MUTABAKAT METNİDİR!”
Menemen’de sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri, muhtarlar, sendika yöneticileri ve vatandaşlarla bir araya gelen CHP’li Sındır, 16 Nisan’da gerçekleşecek referandum için 'Hayır' oyu istedi. Anayasa metinlerinin bir mutabakat metni olması gerektiğini ifade ederek sözlerine başlayan Sındır, “Anayasa dediğimiz metin bir mutabakat metnidir. Anayasa her hangi bir partinin metni olamaz. Anayasa milletin metni olmalıdır. Anayasa toplumun dinamiklerinin düşünceleri, görüşleri alınarak hazırlanan bir metin olması gerekir. Anayasa metni bizleri bir toplum olarak bir arada tutacak hangi etnik kimlikte olursak olalım, hangi inanç kimliğinde olursak olalım, hangi yörenin, hangi bölgenin insanı olursak olalım, Türkiye sınırları içinde bizi bir arada tutacak, mutlu, huzurlu, refah dolu bir gelecek vaat eden bir metin olması gerekir. Onun için Anayasa bir siyasi parti metni olmaz. Bu değişiklikle yetkileri bir kişinin üzerine tümüyle yıkılıyor. Anayasayla tek kişi her şeye egemen oluyor” dedi.
“MİLLETİMİZİN MECLİS GÖRÜŞMELERİNİ İZLEME ŞANSI OLMADI”
Anayasa değişiklik teklifi hazırlanırken maddelerin milletten gizlendiğini ifade eden Sındır, “Toplumun dinamiklerinin Anayasa değişiklik metni üzerinde fikir beyan etmesi, tartışması gerekirdi, metni bilmesi gerekirdi. Düşüncelerimiz farklı olsa bile bir araya gelip uygarca tartışabilirdik. Kimse bir şey bilmeden teklif Meclis’e geldi. Meclis’te canımız çıktı böyle şey olmaz dedik ama dinletemedik. Milletimizin Meclis görüşmelerini izleme şansı bile olmadı. Genel kurulda yapılan görüşmeler Meclis TV karartıldığı için halktan gizlendi. Ama hiçbir şey bilmeden önümüze sandık kondu ya evet ya hayır. Topluma ya yok olacaksın ya var olacaksın gibi bir seçenek sunuluyor. Bu kabul edilebilir bir şey değil. Böyle bir Anayasa değişikliği, Anayasa değişiklik teklifi olmaz. Acıyla, gözyaşıyla kurduk kadim topraklarda ülkemizi; milletçe eğmedik boyun namerde. Şimdi vazgeçer miyiz Cumhuriyetten, demokrasinden” dedi.
“16 NİSAN DEMOKRASİMİZE SAHİP ÇIKMA GÜNÜDÜR”
Sözlerini 16 Nisan’ın demokrasiye sahip çıkma günü olduğunu ifade ederek bitiren Sındır, şöyle konuştu: “Bizi coğrafyamızdaki ülkelerden özgür kılan, diğer İslam ülkelerinin imrenerek baktığı durum Cumhuriyet ifadesinin yanında yer alan demokrasidir. Demokrasinin özü nedi? Bireyin yani vatandaşın haklarını güvence altına alan sistem demektir demokrasi. Siz bütün yetkileri bir kişiye bağlandığınız zaman demokrasiyi askıya almış oluyorsunuz. 16 Nisan demokrasimize sahip çıkma günüdür. Allah hepimize uzun ömürler versin belki 50 yıl sonra bizler bu dünyada olmayacağız. Ama bizim çocuklarımızın, torunlarımızın, onların çocuklarının bu memlekette, bu cumhuriyette, bu gök kubbenin altında bir birey olarak mutlu ve huzurlu bir şekilde yaşamasını istiyorsak 16 Nisan’da hayır demeliyiz. Demokrasi yaşasın istiyorsak, gelişsin istiyorsak bu Anayasa teklifine hayır dememiz gerekir. Karar halkımızın, takdir halkımızın. Biz milletimizin ferasetine güveniyoruz. Çünkü düşünce ve ifade özgürlüğünün yok edildiği, liderin tek güç olduğu, insanların benden olanlarla benden olmayanlar diye ayrıldığı rejimlerde özgürlüklerden ve demokrasiden söz edilemez. Geleceğimiz için, çocuklarımız için 16 Nisan’da sandığa gidin ve hayır deyin. Bu ülkeyi bugüne kadar bu millet yönetti. Bundan sonra da millet yönetecek.”