Ege Postası
Geri

CHP'de Emre Aykut'tan zehir zemberek istifa

Buca Belediyesi’nin CHP’li eski Meclis Üyesi Emre Aykut yaptığı yazılı açıklama ile partisinden istifa etti. Aykut “Ulusun iç huzuru gergin, ekonomisi açlık sınırında, turizmi boş limanlarda, adaları istilada, ordusu O-halle teyakkuzda iken; muhalefetin azınlık vekilliğine, Atatürk kaygısından kazanılan belediyelere, genel merkezin oval ofisine, mezhepçiliğin işgücüne sırtını dayamışlara karşı geldiğim için” diyerek yeni bir yol arayışında olduğunu ifade etti. CHP'de flaş ayrılık
CHP'de Emre Aykut'tan zehir zemberek istifa
Haberler / Yerel Politika
9 Şubat 2018 Cuma 13:51
PAYLAŞ 
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş

EGE POSTASI - CHP Buca Belediye eski meclis üyesi Emre Aykut CHP2nin 36. olağan Kurultayı sonrası “Partinin bu koşulları ile ülkemi olağanüstü halden kurtarma umudum kalmadığı için, Bi’şey yapmalı” diyerek partisinden istifa etti.

Partisinden istifa ettiğini bir metinle duyuran Aykut anne ve babasının CHP’li olduğuna dikkat çekerek dönemsel politik manevralarda yola çıktıklarını yolda satmayan bir partili olduğunu ifade etti. Aykut yaşanan gelişmelerde CHP’nin adımlarının yeterli gelmediğini ifade ederek yeni bir yol bulma anlayışı ile siyasete devam edeceğini de belirtti. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun yaptığı adalet yürüyüşüne de değinen Aykut parti içinde demokrasisiz ve adaletsiz oy kullandırıldığını ifade ederek “Demokrasisiz, adaletsiz, tıpış tıpış oy kullandırılan partilime; ‘ben yürüyorum, adalet istiyorsan sen de yürü’ denildi” diye konuştu.

Aykut yaptığı yazılı açıklamada “1968’lerin devrimci süreçlerinde öğrenci örgütleriyle mücadeleye başlayıp, 1978’in CHP Buca Belediye Başkanlığı önseçimine giden onurlu bir duruş babam Beyazıt Aykut. Ve CHP yeniden kurulduktan sonra Buca’da ilk kadın kolları başkanlarından annem Tülay Aykut. Böyle bir ailede başladı hayat hikayem…

Gericiliğin hışmını sonsuz hak eden ve “laik birey mi olur, laik devlet mi'” sorusuna laikliğin okuldan başladığını gösteren İzmir Atatürk Lisesi’nde Cumhuriyet’e bilinçle bağlı öğretmenlerimin ektiği tohumlar, üniversitede Afyon Atatürkçü Düşünce Derneği İl Gençlik Kolları başkanlığı ile yeşerdi. Altı Ok’un, Kemalizm’in hayatımdaki en yaşanır olduğu zamanlar… Birilerinin paçasına tutunarak gençlik kollarından bir yere varılmaz farkındalığının ilk karşı gelişleri 2001 – 2002 gençlik kolları CHP İzmir İl Başkan Yardımcılığı! Tehlikenin eylemselliği ayyuka çıktığında, başarılı Türk Subayları’na kumpaslar kurulduğunda, Çağdaş Yaşam’a baskın yapıldığında, siz değerli basın emekçileri sabaha karşı evlerinden alındığında, geleceğe sahip çıkan insanlar Cumhuriyet Mitingleri’nde haykırdığında Mustafa Kemal’in kalesi İzmir’de CHP İzmir İl Gençlik Kolları Başkanlığı! Yola çıktıklarını yolda bulduklarına satmayan, doğup büyüdüğü kentin varlıklarını dönemsel politik manevralara tercih etmeyen, yalnız başına  kalsa da mecliste ret verip, encümende pes etmeyen, tedbirli ihraç alsa da  yüksek disiplinde direnerek üyelikten vazgeçmeyen 2009 – 2014 Buca Belediye Meclis Üyeliği! Aldığım görevler etiket için değil, çentikli Altı Ok’un yaşama uygulanması içindi hep… Dün gibi hatırladığım ailenin arasındaki danışma kurul konuşmalarım… Ekmeleddin’in tarihsel bir yanlış olduğunu anlatışlarım… “Sus, zamanı değil şimdi eleştirmenin!” klişesi bitmeyen günlerde haykırmıştım yine suskun kalabalıklara… Ama “Ekmek için Ekmeleddin” ile “Ekmek almak için Berkin Elvan” asla aynı taraf olmadı devrimci yüreğimde. Demokrasisiz, adaletsiz, tıpış tıpış oy kullandırılan partilime; “ben yürüyorum, adalet istiyorsan sen de yürü” denildi.

Mescidin reklamını yapacak transfere ihtiyacımız vardı; Bekaroğlu yetişti…

Seyit Rıza’dan özür dileyecektik; Hüseyin Aygün‘ü tanıdık…

Deniz Gezmiş’in yoldaşlığı ile Mustafa Kemal’in askerini ayrıştıracaktık. Canan Kaftancıoğlu solculuğu(!) hatırlattı…

Erdoğan’ın “dünya beşten büyüktür”ünü söyleyebilecek kimsemiz yok diyorduk ki; Zeki Kılıçaslan’ı Kılıçdaroğlu kontenjanından PM’ye kazandırdık…

Aynı yöntemlerle defalarca seçime girdik. İlk kez yaşıyormuş gibi seçim akşamları trafoda kedi hikayeleri dinledik…

Gökçek’in elektrik sayaçları, Dengir’in kirli TIRları parlattı yıldızımızı. Neden bir daha dosya gelmiyor derken Mann Adası hızla değişen takvim yaprağında bir manzara kaldı…

Ve daha pek çokları…

Sonuç:

Ulusun iç huzuru gergin,  ekonomisi açlık sınırında, turizmi boş limanlarda, adaları istilada, ordusu O-halle teyakkuzda iken;

Muhalefetin azınlık vekilliğine, Atatürk kaygısından kazanılan belediyelere, genel merkezin oval ofisine, mezhepçiliğin işgücüne sırtını dayamışlara karşı geldiğim için,

Yalakalıkla, adamcılıkla, mezhepçilikle bir yerlere seçilinmemesi için,

Ulusal kurtuluşla kurulan partimin, Soros’tan destekli bir vakıf kurucusu ile yönetilmemesi için,

Partinin bu koşulları ile ülkemi olağanüstü halden kurtarma umudum kalmadığı için,

Siyasette yetkimi TESEV’den değil, Atatürk’ün Gençliğe Hitabesi’nden, Bursa Nutku’ndan aldığım için,

Karakterim tutsaklık değil, bağımsızlık olduğu için,

Bi’şey yapmalı diyerek,

Çok değerli Cumhuriyet Halk Partisi üyeliğimden istifa ediyor;

Bundan sonra hedeflerime Atatürk’ün değer gördüğü Kartaca Generali Hannibal’ın

“Ya yeni bir yol bulacağız, ya yeni bir yol açacağız”

Anlayışıyla devam edeceğimi beyan ediyorum” ifadelerini kullandı.

 

YORUM EKLE

Yorumunuz gönderildi
Yorumunuz editör incelemesinden sonra yayınlanacaktır

YORUMLAR


   Bu haber henüz yorumlanmamış...

DİĞER HABERLER

Sayfa başına gitSayfa başına git
Facebook Twitter Instagram Youtube
POLİTİKA YEREL POLİTİKA GÜNCEL İZMİR EGE 3. SAYFA YAZARLAR FOTO GALERİ VİDEO GALERİ SPOR YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ DÜNYA KÜLTÜR - SANAT GENEL MAGAZİN SEÇİM
Masaüstü Görünümü
İletişim
Künye
Copyright © 2024 Ege Postası