CHP'den başkanlığa karşı seferberlik 

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genişletilmiş İl Başkanları Toplantısı’nda konuşan İstanbul İl Başkanı Cemal Canpolat, Kürt Sorunu’nun çözümü ve parlamenter sistemin güçlendirilmesi için partisinin “Demokrasi ve Toplumsal Barış” adı altında bir seferberlik başlatmasını önerdi. Toplantıda söz alan diğer il başkanları da CHP lideri Kılıçdaroğlu’na çağrıda bulunarak Canpolat’ın önerisine destek verdi.
CHP, Genişletilmiş İl Başkanları Toplantısı’nın ikincisini Van’da gerçekleştiriyor. CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun konuşmasıyla başlayan toplantıların basına kapalı bölümünde CHP’li il başkanları söz alarak gündemle ilgili görüş ve düşüncelerini paylaştı. CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu’nun il başkanlarına hitap ettiği konuşmasının ardından ilk sözü İstanbul İl Başkanı Cemal Canpolat aldı. Canpolat’ın başkanlık sistemi tartışmaları ve Kürt Sorunu üzerine yaptığı konuşmada sunduğu önerilere, diğer il başkanları da destek verdi.
Başkanlık sisteminin başta solcular ve Kürtler olmak üzere toplumsal muhalefeti siyasetin dışına itmek için gündeme getirildiğini söyleyen Canpolat, “CHP olarak derhal Demokrasi ve Toplumsal Barış Süreci’ni başlatmalıyız. Bu projemizin ilk ayağında başkanlık sistemine karşı toplumsal muhalefeti örgütlemek amacıyla bir dizi mitingler veya toplantılar düzenlemeliyiz. ‘Onunla görüşürsek diğeri buna ne der’ anlayışı sona ermelidir. Toplumun tüm kesimlerine başkanlık sisteminin Erdoğan’ın dışında kalan herkesi siyasetin dışına iteceği gerçeğini anlatmalıyız.
Parlamenter demokrasimizin daha da güçlenebilmesi için de yeni anayasada seçim barajının mutlaka kaldırmasını sağlamalıyız. Halkının geçim sıkıntısıyla boğuştuğu, çiftçisinin emeğinin heba edildiği, esnafının kepenk kapattığı, ocaklarına her gün bir ateş düşen ülkenin sorunu başkanlık sistemi değildir. TBMM’ye ve halkın iradesine ihanet eden saltanat sevdalılarına karşı gerçekleştireceğimiz bu büyük buluşmalar, toplumun tüm kesimlerini parlamenter demokrasinin savunulması gerektiği görüşünün etrafında kenetleyecektir” dedi.
DEMOKRASİ VE TOPLUMSAL BARIŞ SÜRECİ
Canpolat, Demokrasi ve Toplumsal Barış Süreci adını verdiği projenin ikinci ayağındaysa başkanlık sisteminin otoriter rejimlere kapı araladığını dünyadaki örnekleriyle birlikte ortaya koyacak uluslararası bir kampanya başlatılması gerektiğini vurguladı.
Başkanlık sisteminin Peru, Arjantin, Honduras, El Salvador gibi ülkelerde otoriter rejimlere yol açtığını kaydeden Canpolat, “Demokrasinin olmadığı başkanlık rejimleri ile başkanlık sisteminden parlamenter sisteme geçiş yapan ülkeler üzerine bilimsel araştırmalar yapan ya da o ülkelerde yaşayan siyasetçiler, akademisyenler, sivil toplum örgütü temsilcilerinin katılımıyla uluslararası bir konferans düzenlemeyi öneriyorum. Bu kampanyayla dünyada artan demokrasi, hukuk ve insan hakları karşıtı yönelimlere uluslararası düzeyde bir başkaldırıyı CHP olarak başlatacağız. En önemlisi de parlamenter sistemin, tüm dünya ülkelerin ulusal bütünlüğünün ve demokratik kurumlarının korunması bakımından ne kadar önemli olduğunu uluslararası kamuoyunun gündemine getireceğiz” dedi.
Canpolat, İspanyol siyaset bilimci Juan Linz’in araştırmalarına atıfta bulunarak “53 ülkede yapılan araştırmada, parlamenter sistem uygulayan 28 ülkeden 17’si demokrasi ile yönetilirken; başkanlık sistemi uygulayan 25 ülkeden sadece 5’inde demokrasi var. Başkanlık sisteminde seçimi kaybeden siyaset dışında kalır. Bundan kaynaklanan siyasi krizlerin Latin Amerika ülkelerinde askeri darbeyle sonuçlandığını defalarca kez gördük. Başkanlık sistemi, otoriter rejime geçişin anahtarıdır. Kazananın her şeyi aldığı, kaybedenin her şeyi kaybettiği bir sistemde kutuplaşma artar, ulusal bütünlük tehlikeye girer. Tek parti iktidarında yargıyı arka bahçesine çevirenlerin başkanlık sisteminde nasıl bir dikta rejim kuracaklarını öngörmek çok zor değil. CHP, Türkiye’nin demokratik bir ülke olarak kalabilmesi için tek umuttur” dedi.
KÜRT SORUNUNUN ÇÖZÜMÜ İÇİN YENİ BİR SAYFA
İstanbul İl Başkanı Cemal Canpolat, Van’da gerçekleştirilen toplantıların ardından ortaya çıkacak sonuç bildirgesinin Kürt Sorunu’nun çözümü için yeni ve somut bir sayfa açması gerektiğini söyledi. Canpolat, “Bugün birçok Kürt vatandaşımız kendi ülkesinde mülteci konumunda yaşıyor. Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerinde 7 Haziran’dan bu yana yüzlerce insanımızın aramızdan ayrılmasına neden olan bu kirli savaş ve terör son bulmalıdır. Kürt halkı, AKP ve terör örgütü arasında kalarak sorunlarının çözülemeyeceğini tecrübe etti. Kürt Sorunu’nun çözümünün tek adresi Cumhuriyet Halk Partisi’dir. Çözüm için Demokrasi ve Toplumsal Barış Süreci’nin buradan başlatılmasını diliyorum” diye konuştu.