İzmir’in Dikili ilçesinin Çukuralan Mahallesi’nde bulunan ve Koza Altın İşletmeleri tarafından işletilen altın madeninin üçüncü kez istenen kapasite artışına verilen Çevresel Etki Değerlendirmesi (ÇED) olumlu kararı iptal edildi. Mahkeme kararının uygulanmasını isteyen ve TBMM'ye önerge veren CHP İzmir Milletvekili Murat Bakan, "Hukuksuzluk hukukunuz olmuş" dedi.
Çevre ve Şehircilik Bakanlığı üçüncü kez kapasite artışına ÇED olumlu kararı ile onay vermiş, davalar açılmış ve İzmir 6. İdare Mahkemesi geçen ay yürütmeyi durdurmuştu.
Mahkeme kararının da dayandırıldığı madende yapılan bilirkişi incelemesinin raporunda; jeolojik olarak Çukuralan Altın Madeni İşletmesi üçüncü kapasite artırımı projesinin canlı sağlığı açısından riskli ve yer seçiminin yanlış olduğu, bu riskler giderilmeden madene onay verilmesi gerektiğine dikkat çekildi. Ayrıca madenin yaklaşık altı kilometre kuzey batısında içme suyu amacıyla kullanılan Madra Barajı’nın bulunması ve maden atık sularının boşaltıldığı Çökek Deresi’nin doğal sit ve mesire yeri olan Kültür ve Tabiat Varlığı Nebiler Şelalesi’ne ulaştığının saptandığı belirtildi.
ÇED yürütmesini durduran mahkeme kararının ilan edilmesinin ardından şirket, 2009/7 sayılı genelge çerçevesinde yeni ÇED için Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’na başvurdu. Yeni ÇED başvurusunun ise Bakanlık’ta yapılacak İnceleme Değerlendirme Komisyonu (İDK) toplantısında ele alınması sağlandı.
Fakat yeni ÇED raporuyla projenin yeri yani Çukuralan coğrafyası değiştirilemeyeceği için ÇED süreci de İDK toplantısı da 2009/7 sayılı genelgeye aykırı.
Konuyu TBMM gündemine taşıyan TBMM Çevre Komisyonu Üyesi ve CHP Sözcüsü İzmir Milletvekili Murat Bakan, Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum tarafından yanıtlanması istemiyle yazılı soru önergesi verdi.
DERHAL YARGI KARARI UYGULANSIN!
ÇED ile ilgili mahkeme kararlarının uygulanmamasına tepki veren CHP’li Bakan, “Bilirkişi raporu ve buna bağlı olarak mahkemenin verdiği karar nettir. Maden için yer seçimi yanlıştır. Daha önce de iki kez kapasite artırılarak bölge tamamen talan edildi. Yargı kararlarına rağmen halen şirket faaliyetlerini sürdürüyor. Yargı kararına rağmen Bakanlık’ta İnceleme Değerlendirme Komisyonu toplantısı yapıyorsunuz! Projenin yeri değiştirilemeyeceği için ÇED süreci de İDK toplantısı da 2009/7 sayılı genelgeye aykırı. Hukuksuzluk hukukunuz olmuş! Bölgede yaşayan halkı oyalıyor, aklımızla alay ediyorsunuz! Derhal yargı kararı uygulansın, maden sahası kapatılsın ve bölgede rehabilitasyon çalışmalarının yapılması için harekete geçilsin!” diye konuştu.
İŞTE BAKAN'IN SORULARI
1 – Mahkeme kararı neden derhal ve eksiksiz uygulanmak yerine şirketin üçüncü kapasite artırımı talebine yönelik İDK toplantısı düzenlenmişti? Bu toplantıdan elde edilen sonuç nedir'
2 – Maden sahasının kapatılması ve sahanın eski haline getirilme çalışmalarının başlatılması Bakanlığınız gündeminde midir'
2009/7 ÇED YÖNETMELİĞİ UYGULAMALARI GENELGESİ’NİN İLGİLİ MADDESİ
Çevre ve Orman Bakanlığı, Çevresel Etki Değerlendirmesi ve Planlama Genel Müdürlüğü‘nün 13.02.2009 Tarih, 2009/7 sayılı ÇED Yönetmeliği Uygulamaları başlıklı Genelgesi’ne göre; “Çevresel Etki Değerlendirmesi Olumlu Kararları hakkındaki yürütmenin durdurulması/iptal kararlarının, hakkında ÇED Olumlu Kararı verilen ÇED Raporunun bir ya da birkaç bölümüne ilişkin ise ve yürütmenin durdurulması/iptal kararı, ÇED Raporunun diğer bölümlerini olumsuz, yönde etkilemiyor, yani kararın tümünün yeniden ele alınıp değerlendirilmesini gerektirmiyorsa, ÇED Raporunun hazırlanmasına ilişkin tüm sürecin en baştan tekrarlanmasına gerek yoktur.”