Çam; “Hatırlanacağı üzere, 4+4+4 uygulaması ile küçük yaşta kızların okul hayatının dışına çıkartılması teşvik edilmiştir. Bu uygulama nedeniyle küçük kızların zorla evlendirilmelerinin önü açılmaya çalışılmaktadır.” Diyerek kararı eleştirdi. Vekil Çam sözlerine söyle devam etti; “Milli Eğitim Bakanlığı Laik, Bilimsel ve Demokratik Eğitimi ortadan kaldırmaya yönelik, imam hatip okullarını teşvik eden yeni bir yönetmelik değişikliği yaptı. Siyasal iktidar, sosyal, siyasal ve ekonomik alanda olduğu gibi eğitim alanında da uyguladığı yanlış politikalarla eğitim sistemini içinden çıkılmaz bir hale getirmiştir. Özellikle kamuoyunda 4+4+4 uygulaması olarak bilinen yasa ile kamunun eğitim alanındaki anayasal sorumluluğu olan demokratik ve laik eğitim sunma sorumluluğu tasfiye edilmek istenmiş, araç, gereç ve altyapı hazırlanmadan ilkokullar ve ortaokullar ayrılmış, kesintisiz 8 yıllık temel eğitim ortadan kaldırılmıştır.
VATANDAŞLAR ÖZEL OKULA TEŞVİK EDİLMİŞLERDİ
AKP içi iktidar kavgalarından kaynaklı dershanelerin kapatılması çalışması ile özel okullar teşvik edilmiş, Türkiye dünyanın en çok özel okulunun olduğu ülkelerinden biri haline getirilmiştir. Bu dönemde müdürlere, müfettişlere uygulanan rotasyonla adeta sürgün gibi tayinler yapılmış, demokrat kimliği ile tanınan idareci ve müfettişler emekliye zorlanmıştır. Bununla da yetinmeyen Milli Eğitim Bakanlığı yakın zamanda binlerce okul müdürünü, bir gecede görevden alarak yerlerine, seçilme ölçütü iktidara yakın sendika üyesi olmak olan kişileri atamıştır.
ÖĞRENCİLER VE VELİLER MAĞDUR EDİLDİ
Yine 13 yıllık AKP iktidarında, KPSS, TEOG, LYS vd. sınavlarda her gün yeni yolsuzluklar ve kötü yönetim ortaya çıkmaktadır. Bu durumun en yakın örneği 25 Haziran 2015 günü açıklanması gereken TEOG sınavlarının, yanlış bir sorunun mahkemelik olması nedeniyle ertelenmesi ve öğrenciler ve velilerin mağdur edilmesidir.
Bu yanlış uygulamalara, 25.06.2015 tarihli Resmi Gazetede yayınlanan;
”MİLLÎ EĞİTİM BAKANLIĞI OKUL ÖNCESİ EĞİTİM VE İLKÖĞRETİM KURUMLARI YÖNETMELİĞİNDE DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR YÖNETMELİK
“ ile devam edilmiştir. Bu yönetmeliğin 12. maddesinin dördüncü fıkrası yürürlükten kaldırılmış, altıncı fıkrası aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
“Ortaokuldan imam-hatip ortaokuluna geçmek isteyen öğrencilerin nakli; imam-hatip ortaokulu müdürlüğünce oluşturulacak komisyon tarafından, ortaokulda zorunlu dersler arasında olmayıp imam-hatip ortaokulunda okutulan zorunlu derslerden 5 inci, 6 ncı ve 7 nci sınıflarda aynı eğitim ve öğretim yılının ikinci döneminin başına kadar, 8 inci sınıfta ise eylül ayı son iş gününe kadar yapılacak sınavda başarılı olmaları hâlinde yapılır.”
Aynı Yönetmeliğin 32 nci maddesinin üçüncü fıkrası aşağıdaki şekilde değiştirilmiş ve maddeye aşağıdaki dördüncü fıkra eklenmiştir.
“Ortaokul/İmam-hatip ortaokulu 5 inci, 6 ncı ve 7 nci sınıf öğrencilerine velisinin yazılı başvurusu üzerine bir eğitim ve öğretim yılı Diyanet İşleri Başkanlığının açmış olduğu hafızlık eğitimine devam etmelerine izin verilir. Hafızlık eğitimine devam ettiğini belgelendirenlerden o eğitim ve öğretim yılı için devam zorunluluğu aranmaz. Bu sürenin bitiminde öğrencilerin okula devamları sağlanır. Bu öğrenciler okula döndüklerinde, devam edemedikleri eğitim ve öğretim yılına ait derslerden okul müdürünün sorumluluğu ve koordinesinde, alan öğretmenlerinden oluşturulacak komisyonca sınava alınır. Başarılı olanlar bir üst sınıfa devam ettirilir.”
ÖĞRENCİLER İMAM HATİBE GİTMEYE ZORLANMAKTA
Bu değişikliklerden de anlaşılacağı gibi; normal ortaokulların içi boşaltılmakta, imam hatip ortaokullarına geçeceklere ve ayrıca Diyanet İşleri Başkanlığının açmış olduğu hafızlık eğitimine devam edenlere o eğitim ve öğretim yılı için devam zorunluluğu aramayarak imam hatip ortaokulları teşvik edilmektedir. Milli Eğitim alanında çok ağır bir tahribat yaratmış olan AKP iktidarı kendi çıkartmış olduğu 4+4+4 yasasına ve anayasaya aykırı bir biçimde düzenlemeler yapmakta ve yol açmış olduğu tahribatı ağırlaştırmaktadır. Zorunlu olması gereken 12 yıllık eğitim sürecini her fırsatta kesintiye uğratacak düzenlemeler peşindedir. Zorunlu kamusal 12 yıllık eğitimin içini boşaltarak anayasada öngörülen demokratik devlet pratiğinin dışında çocuklarımızı önce imam hatip okullarına gitmeye zorlamakta, ardından da yaptıkları yeni yönetmelikle zaten çok başarısız oldukları eğitim hayatı organizasyonu alanından çocuklarımızı dışarıda bırakacak ve eğitimle bağlarını koparacak uygulamalara yol açmaktadır.
KADINI YOK SAYAN BU ANLAYIŞIN TOPYEKÛN DEĞİŞTİRİLMESİ GEREKMEKTEDİR.
Hatırlanacağı üzere, 4+4+4 uygulaması ile küçük yaşta kızların okul hayatının dışına çıkartılması teşvik edilmiştir. Bu uygulama nedeniyle küçük kızların zorla evlendirilmelerinin önü açılmaya çalışılmaktadır. Yapılan son düzenleme ile de kadınlar için hayat sigortası olan resmi nikahı önemsiz gibi gösteren bir karar alınmış, dini nikah ile gayrı resmi evliliklerin yolu açılmıştır. Sonuç kadınların çalışma hayatı ve toplumsal yaşam dışına itilerek baskı altında tutulmaları olmaktadır. Çocuk gelinlerin, kadın cinayetlerinin doğal sayıldığı bir ortam oluşturulmuştur. Kadını yok sayan bu anlayışın topyekûn değiştirilmesi gerekmektedir.
Laik, Bilimsel ve Demokratik Eğitimi ortadan kaldıran, eğitimi dinselleştirmeye yönelik atılan bu adımlara ve küçük yaştaki çocukların eğitim dışına itilmesine izin vermeyeceğimizi, dün olduğu gibi bugün de çağdaş eğitimin yanında olduğumuzu ve olmaya devam edeceğimizi kamuoyu ile saygıyla paylaşıyorum..