POLİTİKA
Halk TV'de İsmail Küçükkaya'nın konuğu CHP Bursa Milletvekili Kayıhan Pala oldu. Pala, aynı zamanda Yenidoğan Çetesi nedeniyle TBMM'de kurulan araştırma komisyonunun üyesi.
Pala, bebekleri sırf para için ölüme sürükleyen hatta dinleme kayıtlardan açıkça bebeklerin ölüm emrini veren Yenidoğan Çetesi hakkında konuştu.
Pala, AK Parti iktidarının getirdiği özel sağlık sistemi nedeniyle Yenidoğan Çetesi'nin patlak verdiğini söyledi. Pala, sağlıkta özelleştirmenin böyle kan donduran bir sonuca vardığını açıkladı.
Pala, bu sistemin kurucusunun da 2004'te AKP'nin Sağlık Bakanı Recep Akdağ olduğunu dile getirdi. Pala, araştırma komisyonuna çağrılması gereken bakanı açıkladı.
KONUŞMASI GEREKEN DÖRT AKP'Lİ SAĞLIK BAKANI
Pala, sistemin inşa edenlerden eski Sağlık Bakanı Recep Akdağ, Yenidoğan Çetesi'nin faaliyet gösterdiği sırada İstanbul İl Sağlık Müdürü olan mevcut Sağlık Bakanı Kemal Memişoğlu ve yine çetenin faaliyet gösterdiği sırada bakan olan Fahrettin Koca ile bebeklerin öldüğü hastane sahibi eski Sağlık Bakanı Mehmet Müezzinğlu'nun çağrılıp konuşması gerektiğini söyledi.
Pala, aynı zamanda yenidoğan servisi ile ilgili bir istatistik verdi. Pala, yenidoğan bebeklerin özel sektöre bırakıldığını açıkladı. Pala, kamuda yani devlet hastanelerinde yoğun bakım servisinin en düşük olduğu ilin İstanbul olduğunu bildirdi. Pala, İstanbul'un aynı zamanda özel hastane yenidoğan servisinde de lider olduğunu ifade etti.
Pala şunları ifade etti:
2004 yılında, o zaman Sağlık Bakanı Sayın Recep Akdağ iken bu sistemi getirmeye çalıştıklarında, sistemin böyle sorunlara yol açabileceğini söylemiş kişilerden bir tanesiyim.
"SİSTEMİ TİCARİLEŞTİRİRSENİZ BURAYA GELMESİ KAÇINILMAZ"
Sistemi ticarileştirip, ağırlıklı olarak özel sektöre alan açıp, bu süreci izlemeyip, doğru düzgün denetlemezseniz, özellikle de sağlık kuruluşlarının sahiplerinin, buraya sermaye yatıranların sağlık alanı dışından da sermaye yatıracak biçimde düzenleme yaparsanız, buraya gelmesi kaçınılmaz.
Bu yalnızca Türkiye'de gözlenen bir durum değil. Dünyanın değişik ülkelerinde de gözlenen bir durum. Sağlık alanında özel sektöre açılabilecek alanın sınırlanması gerekir.
"20 YILDA ÖZEL HASTANE SAYISI 2 KATINA ÇIKTI. YENİDOĞANLAR ÖZEL SEKTÖRE TERK EDİLDİ"
20 yılda özel hastane sayısı iki katından fazlaya çıktı. Özel hastanelerdeki yatak sayısı üç katından fazlaya çıktı.
yeni doğan yatak, yoğun bakım yataklarının yarısından fazlası özel sektöre terk edildi.
İstanbul yeni doğan yatak sayısının en yüksek olduğu il nüfusa göre ama kamunun yeni doğan yatak sayısının, yoğun bakım yatak sayısının da en düşük olduğu il.
Bir başka deyişle siz burayı özel sektöre terk etmiş durumdasınız.
Üç tane temel sorun var. Bir tanesi gerçekten ahlaksız, insanlık dışı hekimler ve sağlık çalışanları var. Evet.
İkincisi, bu işi tamamen para kazanmaya odaklamış, sağlık alanı içerisinde olduğunu bir kenara tutup, kar hırsı gözünü bürümüş hastaneler ve tırnak içinde söylüyorum, sağlık işletmeleri var.
"SİSTEM KONUSU HERKESİN BİLDİĞİ BİR SIR"
Ama üçüncüsü pek konuşulmuyor. Asıl bunu konuşmamız gerekir. Ülkede uygulanan, adı Sağlıkta Dönüşüm Programı olan sağlık sistemi de böyle oluşumların karşımıza çıkmasına izin verir nitelikte. Dolayısıyla, sistem sorunu, kurumsal sorun ve kişisel sorunların bir araya geldiği, bu yüzden de bebeklerimizin hayatını kaybettiği çok ciddi bir sorunla karşı karşıyayız.
Sistem sorunu aslında herkesin bildiği bir sır diyebileceğimiz, birçok özel hastanede, hastaneler daha fazla kar elde etsin diye hastaların sağlığının hiçe sayıldığı, bu sürecin yeterince izlenmediği ve denetlenmediği bir durumu açık olarak ortaya çıkartıyor
"BU BAKANLARIN ÇAĞIRILMASI GEREKİR"
Bir kere şu andaki mevcut sağlık bakanının mutlaka çağırılması gerekir. O dönem İstanbul İl Sağlık Müdürü olduğu için. O dönemin Sağlık Bakanı Sayın Fahrettin Koca'nın mutlaka çağırılması gerekir. Avcılar Hastanesi'nin ortaklarından ve eski Sağlık Bakanı olan Sayın Müezzinoğlu'nun çağırılması gerekir ve bu sistemi en başından beri ticarileştirme aşamasında kurgulayan Sayın Recep Akdağ'ın, yani 4 tane sağlık bakanının mutlaka çağırılması gerekir.
Ayrıca çalışma bakanlarının çağırılması gerekir. Ayrıca teftiş kurulunda görev yapan, ayrıca müfettişlerin, ayrıca bilim insanlarının mutlaka çağırılması gerekir.
Bunlar çağırıldıktan ve sorunun kök nedenleri ortaya konduktan sonra bu sürecin nasıl işlemesi gerektiğine ilişkin kapsamlı bir raporun da kamuoyuna sunulması gerekir.
Sayfa başına git
