CHP'li Susam, 'Milli Eğitimin çivisi çıktı'
CHP’li Susam anaokulunda yemek duasını eleştirdi, “Eğitim sisteminin çivisi çıktı, amaçları bilimsellik uzak, laikliği unutmuş bir bireyler yetiştirmek oldu” dedi. CHP'li Susam Milli Eğitimi topa tuttu
CHP İzmir Milletvekili ve Parti Meclisi Üyesi Mehmet Ali Susam Burdur’da anaokulu öğrencilerine yemek duası yaptıran, İstanbul’da ilköğretim öğrencilerine ‘zikirmatik’ dağıtılmasını eleştirdi.
AKP’nin iktidara geldiği 2012 tarihinden bu yana toplam 5 kez Milli Eğitim Bakanı değiştirdiğini söyleyen Susam, “Ortalama her iki buçuk yılda bir Bakan değişmiş. Eğitim sisteminde yapılan değişikliklerin ise haddi hesabı yok. Katsayılar değişti, LGS, OKS, SBS, YGS, YGS diye geçiş sınavı değiştirmekten alfabede harf kalmadı, eğitim süresi değişti, eğitimin kesintisizliği kaldırıldı, dershaneler kapatıldı, ortaokulda türbana serbestlik tanındı ve en son Milli Eğitim Müdürleri, okul müdürleri ve müdür yardımcıları başarısızlık bahanesiyle görevden alındı, eğitimin hafızası silindi. Yerine atanan müdürler ise adeta iktidar partisinin ilçe başkanı gibi çalışmaya, aday adaylarının yanında dolaşmaya ve fotoğraf çektirip sosyal medyada paylaşmaya başladı. Eğitim sisteminin onca sorunu varken, okulların alt yapı, bina, makine-teçhizat, öğretmen gibi eksiklikler dururken tek amaçları siyaset yapmak. Üzülerek söylüyorum, Milli Eğitimin çivisi çıkmış durumdadır” dedi.
Amaç bilimsel ve laik eğitim değil
AKP’nin 12 yıllık iktidarı boyunca eğitimi siyasileştirdiklerini öne süren Susam, “Eğitimin amacı çağdaş ve bilimsel eğitim sistemini oturtmak, gençlerin iyi birer birey ve iş güç sahibi olmasını sağlamak olmadı. Bunun yerine okulları dünya görüşlerini yayacakları, laiklik karşıtı nesiller yetiştirecekleri bir alan olarak hedeflediler. Okullardan öğrenci andını kaldırırken, henüz soyut düşünce sistemleri gelişmemiş, din eğitimine uygun olmayan anaokulu öğrencilerine yemek duası zorunluluğu getirilmesi dindarlıkla tarif edilebilir bir nokta değildir. Milli Eğitim Müdürleri iktidara yaranabilmek için taşıdıkları sorunluluğa uygun olmayan işleri yapmaktan çekinmiyorlar” diye konuştu.
Milli bir politika oluşturulmalı
Eğitim politikalarının yeniden ele alınması gerektiğini, ulusal ve iktidardan iktidara değişemeyecek bir belirlenmesi gerektiğinin altını çizen Susam, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Eğitim sistemindeki bu savrulmaların önüne geçilmesi için önce akademisyenler, öğretmenler, veliler, işverenler, Sivil Toplum Kuruluşu temsilcilerinden oluşan bir şura bir şura toplanmalı ve Türkiye’ye en uygun eğitim sistemi tespit edilmelidir.
Anayasa gibi olsun
Ardından Milli Eğitim Temel Kanunu oluşturulmalı, sonra da bu kanunda değişiklik yapılması için –Anayasa’da değişiklikte olduğu gibi- nitelikli çoğunluk yani Meclisin üçte ikisinin oyu aranmalıdır. Yani Milli Eğitim Sistemindeki değişiklikler milli mutabakatla gerçekleştirilmelidir.
Bu eğitim politikası çağdaş ve bilimsel olmalıdır. Gelişmiş medeniyet seviyesinin de üstü hedefine ulaşmanın yolu budur. Diğer yandan eğitim sisteminde teknik ve mesleki eğitim öne çıkartılarak sanayinin ihtiyaç duyduğu elemana, işsizlik oranının yüzde 25’lere ulaştığı gençlerin de işe kavuşması sağlanmalıdır.