Ülkedeki ücretli öğretmen sayısının 100 bine yaklaştığını; bu gençlerimizin güvencesiz ve kölelik koşullarında çalıştırıldığını belirten CHP İzmir Milletvekili Kani Beko, “Tüm öğretmenlerin kadrolu ve güvenceli istihdamı esas alınmalıdır” dedi.
KADRO VE EN AZ ASGARİ ÜCRET KADAR MAAŞ TALEBİ
Konuyla ilgili bir çok ücretli öğretmen ve ailelerinden gelen yazı, şikayet ve talepleri aktaran CHP'li Beko, ücretli öğretmen sorununun çözümsüzlüğe gittiğini, gençlerin ve ailelerinin psikolojik problemler yaşadığını söyledi. Beko, "Maaşları asgari ücretin altında kalan ücretli öğretmenler ne karın yağmasını ne de tatil olmasını istemiyorlar. O öğretmenler kadro ve en azından maaşlarının asgari ücret kadar olmasını, insani taleplerinin dikkate alınmasını istiyorlar. Bu insanların sesini duyun" diye seslendi.
Ders başına ücret alarak çalışan öğretmenlerin; KPSS’den yüksek puan alan binlerce öğretmenin mülakatta düşük puan verilerek elenmesi sonucu ortaya çıktığını belirten Beko, öğretmenlerin çalışma koşulları ve aldıkları maaş ile hayatlarını devam ettirebilmelerinin giderek zorlaştığını vurguladı. Beko, öğretmenlerin geleceklerinden endişe duyduğunu ve hiçbir güvenceye sahip olmadan çalışmanın zorluklarına dikkat çekti.
“BAKAN ÖZER'İ GÖREVE DAVET EDİYORUM”
CHP'li Beko, Milli Eğitim Bakanı Mahmut Özer'e seslenerek, "Ücretli öğretmenlerin iş güvenliği yok ve yerlerine kadrolu bir öğretmen atandığında işlerine son veriliyor. Ücretli öğretmenler ise iş güvenliklerinin olmaması ve gelecek kaygısı içinde çalışmanın yanı sıra, bazı okul yöneticilerinin ve velilerin kendilerine yaklaşımlarından da rahatsızlar. Sırf ücretli diye öğretmenine yardım etmeyen okul müdürleri var. Bana gelen şikayetlerden bazıları ise, haftalık ders saatlerini keyfi biçimde müdürlerin belirlediğini, resmi tatillerde, sağlık sorunları nedeniyle rapor alındığında ücret kesintisine gidildiğini ve sigorta ödemesinin okula gidilen gün kadar yatırıldığı aktarıldı. Bu ülkede tatilde işsiz kalan ve bir inşaatta çalıştığı için hayatını kaybeden öğretmenler var. Bu durumun neresi insani diye soruyorum? Bakan Özer'den görevini yapmasını bekliyoruz " ifadelerini kullandı.
“EN AZ ASGARİ ÜCRET VE SSK'LARI TAM YATIRILMALI”
Ücretli öğretmenlik sistemine tamamen karşı olduğunu belirten Beko, "Ücretli öğretmenlik sistemi derhal kaldırılmalı ve bütün öğretmenlerin kadroya geçirilmesi için acilen bir düzenlenme yapılmalıdır. Düşük ücretle çalıştırılan ücretli öğretmenler, yaptıkları işten zevk alamamakta, geçinememektedir. Öncelikle ilk etapta en az asgari ücret kadar maaş, tam SSK ile özlük haklarında iyileştirmesini istiyorlar, ardından kadrolarını talep ediyorlar. Bu sistem içinde MEB’e uzun süre hizmet etmiş emektar eğitimciler hemen kadroya alınmalıdırlar. Eğitim fakültesi mezunu ve formasyonu olan öğretmenlerden 540 prim günü dolduranlar kadrolu olarak atanması yapılmalıdır. Bu durumdaki bütün öğretmenlerimiz direk kadroya geçirilmelidir" diye konuştu.
“AKP İKTİDARINDA ÖĞRETMENLİK DE İTİBARSIZLAŞTIRILDI!”
Siyasi iktidarın, öğretmenlik mesleğini itibarsızlaştırdığını, toplumsal olarak etkisiz, halkın aydınlanması yerine, her dönem iktidarın emrinde ve denetiminde olması gereken bir meslek grubu olarak gördüğü eleştirisinde bulunan CHP'li Beko, şöyle konuştu: "Geçtiğimiz 20 yıllık AKP iktidarında içinde öğretmenlik mesleğinin değersizleştirilmesine ve itibarsız hale getirilmesine neden olan her türlü politika ve uygulamaya rağmen, öğretmenler her yönüyle piyasa odaklı, bireysel ve teknik bakış açısını yıkma potansiyeli taşıyan en önemli aktörler olmayı sürdürmektedirler. Öğretmenlik mesleğinin tanımı, öğretmenlerin nasıl ve nerede yetiştirileceği, mesleğe kabul ve istihdam koşulları, öğretmenlerin güvenceleri, hakları ve sorumlukları ile mesleki yaşamları ve emeklilik konularında yapılacak düzenlemelerin kapalı kapılar ardında yapılmak istenmesi kabul edilemez. Milli Eğitim Bakanlığı şeffaf bir biçimde, tüm bileşenlerin katkısıyla, öğretmenler lehine bir düzenlemeyi hayata geçirmeli, ILO ve UNESCO tarafından belirlenen kriterler esas alınarak öğretmenlerin ekonomik, sosyal, mesleki, özlük haklarıyla ilgili taleplerini yeniden düzenlemelidir."