Cumhuriyet'ten Selda Güneysu'nun haberine göre, TBMM Maden Araştırma Komisyonu üyeleri geçen hafta Türkiye Taş Kömürü’ne (TTK) ait Karadon Madeni’nde incelemelerde bulundu. Ancak bu ziyarette beklenmeyen bir gelişme yaşandığı ortaya çıktı.
CHP İzmir Milletvekili Kani Beko’nun, kömür çıkarılan ve “damar” adı verilen ve bir buçuk metreye bir buçuk metre alanındaki yerde “nefes almakta zorlandığı” ve o sırada yanında bulunan MHP Hatay Milletvekili Lütfi Kaşıkçı’nın Beko’ya yardımcı olduğu ve Beko’nun 5 kilometre olduğu belirtilen tünelden çıkmasını sağladığı belirtildi.
Beko, inceleme sırasında yaşadığı zorluğu, komisyonda şöyle anlattı:
“Biz orada 5 kilometre, komandolar gibi, madenci arkadaşlarımıza ulaşmaya çalıştık. Tabii, ben zorlandım. Bana yardımcı olan MHP’li vekil arkadaşlarımın biri sağımdaydı, biri solumdaydı, onlara gerçekten çok teşekkür ederim, çok sağ olsunlar. İki gün evden dışarı çıkamadım. Yani vücudum kasıldı. Zonguldak’ta ve diğer madenlerde ama o tünelden hiç geçmemiştim yani o tünel bizi bayağı zorladı, ben çok zorlandım ama arkadaşların da yardımıyla biz o maratonu hep beraber tamamladık.”
‘EĞİLMEDEN YÜRÜYEMEZSİNİZ...’
Girilen ve “damar” ya da “tünel” adı verilen, kömür çıkarılan alanın boyunun alçak olduğunu, dolayısıyla o tünelde sağda ve solda yer alan borulara tutularak ve eğilerek yürümek zorunda kaldıklarını anlatan Beko, şunları söyledi:
“Orada girmeden önce bir alet var, ‘kurtarıcı’ bir alet. Bu aleti takarlarken de çocukları uyarmıştım. Dedim ki ‘Aleti yan tarafa takın.’ Onlar arka tarafa taktılar. Takarken de çok sıkmadılar. Normalde onun sıkılması lazım. Ben daha önce de madenlere indiğim için, bu benim 5. kez madene inişim, biliyorum. Sonra oradan yavaş yavaş aşağı düşmeye başladı alet. O da beni zorladı. İlerdikçe gittiğimiz yer daraldı. Şimdi sağdan ve soldan bir boru tutuyorsun, yürürken de kayıyorsun. Sağdan ve soldan kömür çıkarıyorlar, çıkarılan kömürleri de tam ortada bir oluk var, o oluğa atıyorlar. Oluk da kaygan. Mecburen de yürürken oluklara basıyorsun.
Ben su almayı da unutmuşum, sağda solda madenciler var. Düşünün şimdi, deniz seviyesinden - 350 kot aşağıdasın. Oksijen seviyesi de giderek azalıyor. Sonra da madencilerden su istedik. Madenciler de tabii bana ‘Başkan sen tecrübeli bir insansın, niye sen buralara susuz geldin’ dediler. Şimdi ben oralara gireceğimizi tahmin etmiyordum. Bir metre yükseklik, bir metre genişlik... Burası benim omuzuma geliyor. Arkadaşlar da bana ‘Burası en az 5 kilometre’ de demedi. Belli bir şey sonra yoruluyorsunuz. Yaşımız 70’i geçti tabii...”
‘FATMA GİRİK İLE GEZMİŞTİK’
Eski Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK) Başkanlığı da yapan Beko, 1990’lı yıllarda, ünlü sinema sanatçısı Fatma Girik’in Şişli Belediye Başkanı olduğu dönemde, Zonguldak’taki grev nedeniyle de madene indiğini açıklayan Beko, “Grev vardı, biz İzmir’den iki TIR erzak getirmiştik. Fatma Girik’le Mengen’de buluştuk. Mengen’den Zonguldak’a kadar arka arkaya beraber gittik. Sonra da erzakları teslim ettik” dedi.
‘ORADA SİYASİ ROZET OLMAZ’
Beko, “Bu durum, siyasette esprili bir biçimde ‘Bir devrimci bir ülkücü ile kol kola’ söylemleriyle de karşılandı. Siz nasıl yorumlarsınız” sorusuna da “Orada AKP’liler de HDP’liler de MHP’liler de var. Arkamda HDP’li Serpil Kemalbay Pekgözegü de vardı mesela. Orada yol arkadaşı oluyorsunuz artık. Orada siyasi parti rozeti yok ve olmaz” karşılığını verdi.