CHP İzmir Milletvekili Sertel, “35 milyona alınan Tarihi Elektrik Fabrikası ihalesinin iptal edilmesiyle İzmir Büyükşehir Belediyesi cezalandırılmadı. Burada bizzat İzmirliler cezalandırıldı. İktidar zaten İzmir’e yan gözle bakıyor. İzmir’den dört alıyor bir bile vermiyor. Bu yönetim tarafından zaten İzmir üvey evlat muamelesi görüyor. On sekiz yıldır İzmir'e doğru düzgün yatırım yok. İzmir Büyükşehir Belediyesi parasını ödeyerek aldığı yere yatırım yapsın. İzmir kazansın” dedi.
Tarihi Elektrik Fabrikası’nın mülkiyetini elinde bulunduran Ankara Doğal Elektrik Üretim ve Ticaret A.Ş’nin (ADÜAŞ) KİT Üst Komisyonu toplantısında konuşan CHP İzmir Milletvekili Atila Sertel, Genel Müdür Mustafa Yılmazer’e ihalenin iptal edilmesinin altında siyasi bir amaç olup olmadığını sordu. Sertel, “İktidar sosyal demokrat bir belediyenin önüne takoz mu koyuyor. Parasıyla alınan yeri neden vermiyorsunuz” diye sordu.
“YAPMIYORSUNUZ, YAPANA DA ENGEL OLUYORSUNUZ”
İBB’nin bu ihaleye girme yetkisi yoksa bunun ihale sürecinden önce Büyükşehir’e bildirilmesi gerektiğini vurgulayan Atila Sertel, şöyle devam etti:
“Sayın Mustafa Yılmazer, şirketin yapısının uygun görülmediği için ihalenin iptal edildiğini söylüyor. Bu çok acı ve ağır bir cevap. Size nasıl bir şirket yapısı gerekiyo? Bunu baştan anlatmalıydınız. İkincisi, madem uygun görmüyordunuz bu şirketi ihaleye girmeden önce uyarmalıydınız. Bu şaka değil ki oyuncak değil ki önce verip sonra iptal ediyorsunuz. Bu, maça çıkıp, kaybedince maçı iptal etmeye benziyor. O zaman satmayın. Satmayın ki orası, o izbe o kötü hâliyle kalsın; siz de memnun olun. Ama ben bir İzmir Milletvekili olarak feryat ediyorum. İzmir olarak biz zaten yatırım almıyoruz. Bırakın yapacağımız yatırımın önüne geçmeyin, engel olmayın. Rica ediyorum, kim bu siyasi kararı verecekse bir an önce versin. Orası yeniden ihaleye çıksın ve yeniden Büyükşehir Belediyesinin hangi şirketi uygunsa o şekilde girmesi sağlansın. Ne yapılması gerekiyorsa yapılsın. Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, orayı İzmir'in göz bebeği olarak değerlendirmek istiyor. Oraya para harcayıp İzmir halkının huzur bulacağı, İzmir halkının ‘Çok güzel oldu’ diyeceği bir alan yaratmak istiyor. O alanı metruk bir hâlde tutmaya kimsenin hakkı yok.”