Toplumu kutuplaştıran söylemlerden Türkiye’nin biran önce arındırılması gerektiğini söyleyerek sözlerine başlayan Sındır, “Anadolu’nun kadim topraklarında yüzlerce yıldır süre gelen huzuru yeniden sağlamak, Cumhuriyet aydınlanmasıyla birlikte yakaladığımız birlik ve beraberlik duygusunu yeniden egemen kılmak bugün sen ben ayrımı olmaksızın toplumun tamamının görevidir. Toplumumuz bugün huzur istiyor, iyilikler ve güzellikler istiyor. Refahın ve kardeşçe bir yaşamın yeniden hakim olduğu bir Türkiye istiyor. Geçmişten bugüne ortak değerlerimizi yüceltmek, en önemli zenginliğimiz kültürlerimizi gelecek kuşaklara aktarmak için el ele olmaktan başka şansımız yok” dedi.
“SEÇİME GİDİYORUZ SAVAŞA DEĞİL”
Yerel seçimlere sayılı günler kala siyaset dilinin yeniden sertleştiğini belirten Sındır, “16 yıldır aynı filmi izliyoruz. Seçimlere az bir süre kala her kelimesi kin ve öfke dolu olan söylemler yine sahneye çıktı. Kendinden olmayanı ötekileştiren, dışlayan, terörist olarak gören açıklamalar yine başrolü aldı. Mart ayında seçime gidiyoruz savaşa değil. Topluma daha iyi hizmet edecek kadroları seçiyoruz. Kutuplaştıran söylemlerden artık bıktık, usandık. Yeter. Vatandaşlarımız bu dile gereken cevabı sandıkta verecek” dedi.
“OYUMUZA SAHİP ÇIKALIM GELECEĞİMİZİ KARARTMAYALIM”
Oy kullanmanın en önemli yurttaşlık hakkı ve görevi olduğunu ifade ederek sözlerini sonlandıran Sındır şöyle konuştu: “Seçmen listeleri muhtarlıklarda askıya çıktı. Ve 17 Ocak’a kadar da askıda kalacak. Yurttaşlık görevimizi yerine getirebilmemiz için bina esasına göre düzenlenen seçmen kayıtlarını kontrol etmeyi unutmayalım. Öğrencilerimizin eğitim gördükleri yerlerde oylarını kullanabilmeleri için de öğrenim gördükleri okuldan, o okulun öğrencisi olduklarına ve kaldıkları yurt müdürlüğünden de yurtta kaldıklarına ilişkin alacakları belgelerle ve onaylı adres beyan formunun bir örneği ilgili nüfus müdürlüklerine bizzat başvurmaları gerekiyor. Oyumuza sahip çıkalım geleceğimizi karartmayalım.”