Parkinson'un belirtileri konusunda bilgi veren Prof. Dr. İncesu; “Ellerde titremenin olması, yüz ifadesinin donması, göz kırpmasının azalması, orta yaşta ortaya çıkan ve nedeni belirlenemeyen kabızlık, bizim için önemli bulgular. Bazı hastalarda depresyon öncü bir bulgu olabiliyor. Parkinson hastalarında, gece canlı rüya görme, uykuda hareket etme, hareketlerde yavaşlama, koku alma duyusunda bozukluk meydana gelebiliyor. Hücreler kaybedildikçe bulgular ortaya çıkıyor. Yüz ifadesi donuklaşıyor, mimikler azalıyor, konuşma bozuluyor, monoton, vurgusuz bir konuşma ortaya çıkıyor. Hastalık ilerledikçe, zihinsel fonksiyonlarda bozulma, unutkanlık ekleniyor" dedi.
Parkinson hastalığının en kötü taraflarından birinin bir önleminin olmaması olarak açıklayan Prof. Dr. İncesu, "Hücre azalması yüzde 70-80 seviyesine geldikten sonra klinik bulgular ortaya çıkıyor. Yani tanı konulmadan önce hastalık çoktan başlamış oluyor. Kök hücre tedavileri gibi yapılan bir grup ileri çalışmaları var. Ancak bu çalışmalar kullanılabilir durumda odeğil, İlaç, iğne, beyine pil takma, fizik tedavi gibi yöntemlerle, hastaları normal yaşamını sürdürecek bir seviyeye getirmeye çalışıyoruz. Fakat ne yazık ki henüz; hastalığı saptanan aşamada durduracak veya hücrelerin yeniden canlanmasını sağlayacak bir yöntem bulunamadı.