Çam: "Bizi tartaklasalar da polislerin haklarını biz savunuyoruz"

CHP İzmir Milletvekili Musa Çam, Cumhuriyet Halk Partisi Grubu adına, Gelir Vergisi Kanunu ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı üzerine Meclis kürsüsünde yaptığı konuşmada eylemlerde karşı karşıya geldikleri, kendisi dahil kamu görevlilerini tartaklayarak, yerde sürükleyerek muamele yapan polislerin de haklarını savunduklarını dile getirdi.

Haberler / Politika

20 Ocak 2016 Çarşamba 14:31

PAYLAŞ

Kanun Tasarısının 8 ve 9'uncu maddelerinin polislerle ilgili olduğunu belirten Çam, “Şu anda aktif görev yapan 243 bin polis var, 118 bin de emekli polis arkadaşımız var. Polislerle bir sendikacı olarak, bir işçi olarak en çok cebelleşen, onlarla karşı karşıya gelen, biber gazı yiyen, tazyikli su yiyen, onlara karşı direnen, onlarla beraber mücadele eden, ‘Ben milletvekiliyim’ dediğimde de ‘Hiç fark etmez, ben 657'li devlet memuruyum, sana dokunurum’ diyen polislerin haklarını yine burada bizler savunuyoruz” dedi.

‘POLİSLERİN GÖSTERGESİ 3.600’E ÇIKARILSIN DİYORUZ, AKP REDDEDİYOR’
Polislerin de birer emekçi olduğunu, onlara emirlerin yukarıdan geldiğini Meclis kürsüsünden dile getiren CHP’li Çam, “Polis arkadaşların vatandaşa insan gibi davranması gerekiyor; vatandaşları yerlerde sürükleyerek, iterek, kakarak insanlık dışı bir muameleye tabi tutmaması gerekiyor. Hele bir devlet memurunun bir başka devlet memuruna karşı zulüm yapmasını kabul etmek mümkün değil. Geçtiğimiz hafta kamu çalışanlarının Dikmen Kapısı önünde ücretleriyle ilgili, 2016 bütçesiyle ilgili eleştirileri vardı. Bir baktım ki polisler toplanmışlar, devlet memurlarını sürüyorlar; ‘Süreceğiz, süreceğiz’ diyorlar, aşağıya doğru sürüyorlar. Ama buna rağmen polis arkadaşlarımızın özlük haklarını, emekliliklerini, intibaklarını yine biz savunuyoruz. Komisyonda 3.600 göstergesini getirdik, AKP reddetti. İlerleyen maddelerde, polislerin emekliliklerinde mağdur olmamaları için 3.600 göstergesini yine getireceğiz. Hemen imzalayalım. Kapılarımızda on iki saat bekleyen ve çalışma koşulları zor olan bu insanların çalışma koşullarının da mutlaka düzenlenmesi gerekiyor” şeklinde açıklama yaptı.

‘MUHTARLARIN SOSYAL GÜVENLİK PRİMLERİ BÜTÇEDEN ÖDENMELİ’
Yaptığı konuşmada okuyan gençlerin Genel Sağlık Sigortası’ndan muaf olmasından, kadınların çalışma hayatlarını zorlaştıran maddelere kadar pek çok konuyu kürsüden dile getiren CHP İzmir Milletvekili Musa Çam, muhtarlarla ilgili de sosyal güvenlik primlerinin bütçeden karşılanması gerektiğine vurgu yaptı. Çam konuyla ilgili şunları söyledi: “Türkiye'de, Bakanlığın vermiş olduğu verilere göre 50.026 muhtar var. Biz, onların ödentilerinin 1.500 TL olması gerektiğini söyledik. Komisyondan 1.300 lira olarak geçti. 1.500 lira için ısrarlıyız yine aynı şekilde. 50 bin muhtarın yaklaşık olarak üçte 2'si emekli, sadece üçte 1'i emekli olamamış. Komisyonda önerimizi getirdik, dedik ki: ‘Muhtarların emekliliğiyle ilgili bir düzenleme yapalım, bir fıkra ekleyelim. Çünkü, yaklaşık olarak her biri 560 lira sosyal güvenlik primi ödüyor cebinden, bunlar da sosyal güvenlik kapsamı içerisine alınsın.’ Muhtarların mutlaka sosyal güvenlik kapsamı içerisine alınması gerekiyor ve onların sosyal güvenlik priminin de devlet bütçesinden karşılanması gerekiyor. Yetmez. Muhtarların elektrik, telefon ve diğer giderlerinin de mutlaka bütçeden karşılanması gerekiyor. Ayrıca muhtarların ücretlerin düzenlenmesi dışında başka talepleri, başka istekleri de var, onları da ilerleyen dönemlerde, maddelerde hepsini dile getireceğiz.”

İKTİDARI ÜLKEMİZDE BARIŞI VE KARDEŞLİĞİ TESİS EDECEK TUTUM VE DAVRANIŞLARI ALMAYA DAVET EDİYORUM
Üniversitelerdeki olaylara da dikkat çeken Çam, akademik tatilin sona ermesiyle üniversitelerde yaşanabilecek olumsuz olaylara karşı hükümeti ve cumhurbaşkanını uyarmış ve “Biliyoruz ki özellikle bazı üniversiteler, Hacettepe, Siyasal ve diğer üniversitelerin bir bölümü tatildeler; ama önümüzdeki günlerde öğretim başladığında, özellikle hedef gösterilen öğretim üyeleri ve öğrencilere karşı saldırıların olacağıyla ilgili ciddi endişeler ve kaygılar taşıyoruz. Bundan hepimizin kaçınması gerekiyor. Gençleri ve öğretim üyelerini hedef göstermememiz gerekiyor. Sayın Cumhurbaşkanının ve Başbakanın özellikle diline ve üslubuna sahip çıkması gerekiyor. Dolayısıyla, özellikle iktidarı bu söylemlerinden ve bu konuşmalarından kaçınmaya, ülkemizde barışı ve kardeşliği tesis edecek tutum ve davranışları almaya davet ediyorum” vurgusunu yapmıştır.