POLİTİKA YEREL POLİTİKA GÜNCEL İZMİR EGE 3. SAYFA YAZARLAR FOTO GALERİ VİDEO GALERİ SPOR YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ DÜNYA KÜLTÜR - SANAT GENEL MAGAZİN SEÇİM

İzmirli çimento firmalarının 2016 yılıyla birlikte hazır beton fiyatlarına yaptıkları zam nedeniyle firmalara Rekabet Kurulu'ndan ceza yağarken; müteahhitlerden ise firmalara kesilen cezaların yetersiz olduğu tepkisi geldi. Cezalar müteahhitleri tatmin etmedi

Rekabet Kurulu, Ege’deki 6 çimento fabrikasına rekabet kanununu ihlal ettikleri gerekçesi ile 71 milyon TL ceza kesmişti.
 
Rekabet Kurulu'nun internet sitesinde yer alan duyuruya göre, cezaların "uyumlu eylem halinde bölge paylaşmak ve fiyatları artırmak suretiyle 4054 sayılı Kanun'un 4. maddesini ihlal ettikleri" gerekçesiyle verildiği bildirilmişti.
 
Müteahhitler ise kesilen cezaların yetersiz olduğunu belirterek kalıcı yaptırımlar uygulanması gerektiğini ifade ediyor.
 
Müteahhitler ayrıca kesilen cezaların çimento firmaları tarafından müteahhitlere, en sonunda ise yine vatandaşa yansıyacağı görüşünde.
 
Çimento firmaları Ocak 2016 itibariyle hazır beton fiyatlarına giderleri ve piyasa şartlarını gerekçe göstererek metreküp bazında yaklaşık 35 TL. zam yapmış, inşaat sektörü ise yapılan zamlar karşısında büyük tepki göstermişti. Müteahhitler Federasyonu çatısı altında 13 dernek yapılan hazır betonun metreküp fiyatının 123 TL'den 157 TL'ye çıkmasının ardından ortak bir bildiri yayınlayarak Rekabet Kurulu'nu göreve çağırmıştı.
 
İzmir'in Türkiye'nin en pahalı çimentosunu tükettiğini vurgulayan inşaat sektörü temsilcileri Konya'da KDV dahil 97 TL. olan metreküp fiyatının İzmir'de KDV dahil 157 TL. olmasını kabul edilemez ve haksız rekabet olarak nitelendirmişti.
 
Çimento firmalarına gelen cezanın ardından inşaat sektörünün önde gelen isimleri cezaları aradiginkonut.com'a değerlendirdi.
 
Necip Nasır (Müteahhitler Federasyonu Başkanı)
Verilen ceza yeterli olmamakla birlikte caydırıcı da değil. Çimento firmaları, yaptıkları zamla bu cezayı bir haftada çıkarırlar. Bu konuda esas yapılaması gereken caydırıcı önlemlerin alınmasıdır. Bu noktada da devletin yetkili kurumlarının gerekli incelemeleri yapmaları ve gereken önemleri alması gerekiyor. Hazır betonda yapılan bu kadar fahiş bir zam, ülkenin başka bir yerinde yoktur. Kendi maliyetleri çok daha ucuzken, bu kadar zam yapmaları kabul edilemez. Rekabet Kurulu'nun kesmiş olduğu ceza caydırıcı değildir ve daha farklı önlemlerin alınması gerekmektedir.
 


Münir Tanyer (Tanyer İnşaat Yönetim Kurulu Başkanı):
İlk olarak inşaat sektörünün ülkemizin lokomotif sektörü olduğunun altını çizmemiz gerekiyor. Bir çok yan sektöre iş ve istihdam sağlıyor. Çimento ve demir de bu sektörün ana girdisi. Çimentoya yapılan zam bizi temelden etkiliyor. Biz bu konuyla ilgili çok hassas davranıyorduk; ancak İzmir'in çimentoyu İstanbul ve Ankara'dan bile pahalıya almasını çimentoyu bir türlü anlayamıyoruz. Yapılan zamların karşısında ise gelen cezalar yeterli değil. Daha başka yaptırımların gelmesi şart. Madem çimentocular zammın nedeni olarak maliyetleri gösteriyor, o zaman diğer illerdeki maliyetlerle İzmir'deki maliyetlerin karşılaştırılması gerekiyor. Unutmayalım ki; gelen her zam en sonunda vatandaşa yansıyor. Firmalar kendilerine kesilen cezaları zaten çıkarmış durumda. İnşaatçı mecburen çimentoyu alacak. Başka şansı yok. Ancak bunun böyle devam etmeyeceği de açık.
 


Kenan Kalı (Gözde Grubu Yönetim Kurulu Başkanı)
Bu zamlar ve cezalarla ilgili söylenecek çok şey var. Bu haksız zamlar sektörü tıkayacaktır ve zamlar dönüp dolaşıp zammı yapanları vuracaktır. Akılcı olan piyasaya uygun hareket etmektir. Tam piyasa yeniden canlanırken yapılan bu mesnetsiz zamlar, piyasayı yeniden tıkıyor. Bunun kime faydası va? Buna devletin bir an evvel çözüm bulması gerekiyor. Ticaret ve sanayi odalarının müdahil olması ve çözüm üretmesi şart. Eskiden çimento firmaları devletin yönetimindeydi. Ardından özelleştiler, fakat bu sefer de ortaya karteller çıktı. Rekabet yok. Dünyada emtia fiyatları, petrol fiyatları düşerken bu zamların anlamı n? Çimento firmaları aklıselim ve Türkiye'nin şartlarına uygun hareket etmeliler. Aksi takdirde kaybeden hem vatandaş, hem sektör, hem de kendileri olacaktır. Yoksa kesilen cezaların sorunu çözümünde hiç bir faydası olmayacak.
 


Hüseyin Şahin (Egesel İnşaat Yönetim Kurulu Başkanı)
Bu cezalar bunlar için çiğdem çekirdek parası. Çimento üreticileri için çok küçük bir yaptırım. Cezai yaptırımlar en sonunda dönüyor dolaşıyor tekrar inşaatçıya, vatandaşa yansıyor. Kendi aralarında pay edip birim fiyatlara yansıtıyorlar ve kesilen cezaları yine bizlerden, vatandaşlardan tahsil ediyorlar. Kendi aralarında bir yapı kurmuşlar ve yasal çerçeveler kapsamında vatandaşın cebinden haksız kazanç sağlıyorlar. Tam bir sömürü düzeni. Yaptırım gücünün olması için farklı uygumalara gitmek gerek. Bunlara kapatma cezası verilmesi gerekiyor mesela. Ayrıca cesa kesen kurum ve kuruluşların bu yapılarla ne kadar iç içe olduğuna da bakmak gerekiyor. Bu kurum ve kuruluşların tüketicilerin ve müteahhitlerin yanında tavır koyması gerekir. Bu kartelin önüne geçmenin tek yolu caydırıcı cezalardır ve maalesef verilen cezalar bu firmalar açısından caydırıcı değildir.