POLİTİKA YEREL POLİTİKA GÜNCEL İZMİR EGE 3. SAYFA YAZARLAR FOTO GALERİ VİDEO GALERİ SPOR YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ DÜNYA KÜLTÜR - SANAT GENEL MAGAZİN SEÇİM

CHP İzmir Milletvekili Aytun Çıray, Ali Engin’den boşalan CHP İl Başkanlığı’na yeni isim belirleme sürecinde adının “Kişisel hesaplaşmalara dayalı gruplaşma algısı oluşturacak” şekilde, birçok haber ve yorumda geçtiğini belirterek, kamuoyuna açıklama yaptı. Çıray, bu süreçte Genel Başkan’a aday önermek amacıyla gitmediğini, milletvekilleriyle özel toplantılar yapmadığını belirterek, “Benim bütün çabalarımda ‘geleceğimizin geleceği’ni belirleyecek tarihi seçimleri kazanmaktan başka hiçbir hesap yoktur. Tek derdim budur” dedi.

İZMİR – Yaptığı yazılı açıklamada, Bedri Serter’in il başkanlığına getirdiği süreci değerlendiren Milletvekili Aytun Çıray, Genel Başkan’a gidip isim önermediğini, sadece bu konuyla ilgili İzmir’e gönderilen Genel Başkan Yardımcısı Tekin Bingöl ile görüştüğünü belirterek, “.Sonuç olarak partimizin en üst düzeyde yetkili organlarından olan MYK ve Sayın Genel Başkanlık makamı gerekli incelemeleri yaparak iradesini ortaya koydu ve çok değerli isimler arasından Sayın Bedri Serter’i CHP İzmir İl Başkanlığı gibi onurlu ama sorumluluğu yüksek bir makama atadı” dedi.

Boşalan CHP İzmir İl Başkanlığı makamını birbirinden değerli CHP’lilerin talep ettiğini ya da parti kamuoyu tarafından aday gösterildiğini belirten Çıray, “ Şahsımla ve birçok CHP yöneticisi ile ilgili olarak bu süreçte yaşananlar hakkında birçok haber ve yorum yazıldı. Ancak bu haber ve yorumların önemli bir kısmı yanlış ve farklı bilgilenmelere dayandırılmıştı. Bu durum adeta CHP içinde kişisel hesaplaşmalara dayalı bir guruplaşma algısı oluşması gibi seçim öncesi istemeyeceğimiz bir durumu ortaya çıkarmaya başladı” dedi. Önümüzde tarihi bir genel seçim olması ve bu seçimlerin CHP’ye özel bir görev biçmesi nedeniyle böyle bir algının oluşmasını kimsenin istemeyeceğini vurgulayan Aytun Çıray, “Birlik ve beraberliğe Cumhuriyetimizin kuruluşundan bu yana hiç olmadığı kadar muhtacız. Benim bütün çabalarımda ‘geleceğimizin geleceği’ni belirleyecek tarihi seçimleri kazanmaktan başka hiçbir hesap yoktur. Tek derdim budur. Hem bazı yanlış bilgilenmeleri düzeltmek, hem de olumsuz bir algının oluşmasını önlemek  için siz mümtaz basınımız aracılığı ile CHP ve genel kamuoyunu bilgilendirmek üzere bu açıklamayı yapmam zaruret oldu” dedi, maddeler halinde şunları sıraladı:
1.      İzmir İl Başkanımızın atanma sürecinde milletvekili arkadaşlarımızın hiçbiri ile konuyu tartışmak üzere özel bir toplantı yapmadım ve bir araya gelerek Sayın Genel Başkan’a bir aday önermek amacıyla gitmedim.
 
2.      Partimizi iktidara getirecek şekilde yüksek siyaset yapmak yerine, kişisel ikbal için siyaset yapmayı milletimize ve CHP tabanına saygısızlık addederim. Beni ve benim gibi düşünen birçok siyaset arkadaşımı, bazen aynı bazen farklı yerlere koyan tek şey sadece fikirlerimizdir. Anafikrimiz ise Atatürk ilke devrimlerini geliştirerek yaşatmaktır. Bu nedenle bir guruba karşı bir gurup içinde tutum aldığım kesinlikle doğru değildir.
 
3.      Sayın Genel Başkanımız tarafından bir rapor hazırlanması ile ilgili İzmir’e gönderilen Sayın Genel Başkan Yardımcımız Tekin Bingöl’e görüşlerimi söyledim.
 
4.      Sonuç olarak partimizin en üst düzeyde yetkili organlarından olan MYK ve Sayın Genel Başkanlık makamı gerekli incelemeleri yaparak iradesini ortaya koydu ve çok değerli isimler arasından Sayın Bedri Serter’i CHP İzmir İl Başkanlığı gibi onurlu ama sorumluluğu yüksek bir makama atadı.
 
5.      Parti hukukumuza ve geleneklerimize göre CHP İzmir İl Başkanı’nın Sayın Genel Başkanımızın temsilcisi olduğu bilinciyle; Sayın Bedri Serter ve çalışma arkadaşlarının başarılı olmaları için, şahısları aşan bir sorumluluk duygusu ile her üyemiz gibi ben de çalışacağım. Aksi halde tarih önünde sorumlu duruma düşeriz.