Ege Postası
Geri

Cumhurbaşkanı Erdoğan: BM'ye güç kullanma yetkisi verilmelidir

Cumhurbaşkanlığı Kabine Toplantısı sona erdi. Toplantının ardından kameraların karşısına çıkan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'dan açıklamalar. 'İsrail haydutluğunun durdurulması için diplomasi yürütüyoruz' diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, dünyaya kamuoyuna seslenerek 'Uluslararası toplum, İsrail'in tüm bölgeyi ateşe atan bu haydutluğuna daha fazla sessiz kalamaz. BM'ye güç kullanma yetkisi verilmelidir' ifadelerini kullandı
Cumhurbaşkanı Erdoğan: BM'ye güç kullanma yetkisi verilmelidir
Haberler / Politika
30 Eylül 2024 Pazartesi 21:00
PAYLAŞ 
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş

Cumhurbaşkanlığı Kabine Toplantısı sona erdi. Toplantının ardından kameraların karşısına çıkan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'dan açıklamalar geldi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Devletin sahibi, hangi inanca, kökene, siyasi görüşe mensup olursa olsun, 85 milyonun tamamıdır. İnsanımızın kılık kıyafetinden dolayı devletin belli kurumlarına giremediği dönemler, artık sona ermiştir. Bedel ödeyerek milletimize kazandırdığımız hak ve hürriyetlerin vesayet heveslileri tarafından gasbedilmesine kesinlikle izin vermeyeceğiz" dedi.

"MARMARA ÜNİVERSİTEMİZE BÖYLE BİR ESERİ KAZANDIRMAK ŞAHSIM İÇİN BAHTİYARLIK KAYNAĞIYDI"

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamalarından öne çıkan başlıklar şöyle:

13 Eylül tarihinde mensubu ve mezunu olmaktan her zaman iftihar ettiğim Marmara Üniversitesi Recep Tayyip Erdoğan Külliyesi'ni gerçekleştirdik. Toplam 12 milyar liralık hayata geçirdiğimiz külliyemizin üniversitemize ve tüm öğrencilerimize hayırlı olmasını temenni ediyorum. 1,5 asra yaklaşan tarihinde Türkiye'ye büyük hizmetlerde bulunmuş Marmara Üniversitemize böyle bir eseri kazandırmak şahsım için ayrı bahtiyarlık kaynağıydı. Yeni akademik yılda tüm hocalarımıza ve öğrencilerimize üstün başarılar diliyorum.

"ÜST AKLIN SON GÜNLERDE BALKANLAR'DA DA TOPLUMSAL FAY HATLARINI KARIŞTIRDIĞINI GÖRÜYORUZ"

Ortadoğu'yu kan gölüne çeviren üst aklın son günlerde Balkanlar'da da toplumsal fay hatlarını karıştırdığını görüyoruz. Biz Balkanlarda özellikle Bosna Hersek'te barış, huzur ve istikrarın korunmasından yanayız. Hassasiyetimizi Demokratik Eylem Partisi Genel Başkanı Bakir İzzetbegoviç'e de ifade ettim. Bundan sonra da Bosna Hersek'in yanında olduğunu sürdüreceğiz.

Son yıllarda bilhassa 15 Temmuz gecesi sergiledikleri yürekli duruş akabinde Diyanet teşkilatımıza yönelik sinsi bir kampanya yürütülüyor. 28 Şubat'tan gayet iyi hatırladığımız faşizan manşetlerin tekrar atılmaya başlanması linç kampanyasının parçasıdır. Manşetleriyle darbecilere selam çakanlar, bugün de 28 Şubat zihniyetini başörtülü, çarşaflı, sakallı, cübbeli diyerek yeniden hortlatmaya çalışıyorlar. Farklı yaşam tarzlarının hayatın bütün alanlarında görünür olmasından rahatsızlık duyuyor, milletimizin bazı kesimlerini adeta öcü gibi göstermeye kalkıyor.

"HAK VE HÜRRİYETLERİN VESAYET HEVESLİLERİ TARAFINDAN GASP EDİLMESİNE KESİNLİKLE İZİN VERMEYECEĞİZ"

Bu devlet hiçbir ayrım yapmadan tüm kurumlarıyla milletindir. 85 milyonun tamamıdır. İnsanımızın kılık kıyafetinden dolayı devletin belli kurumlarına giremediği dönemler artık sona ermiştir. Başörtü, saç, sakal ve çarşafından dolayı insanımızın ikinci sınıf vatandaş muamelesi gördüğü günler artık mazide kalmıştır. Sırf başındaki örtüsünden dolayı annelerin çocuklarını lojmanlarda ziyaret edemediği, yemin törenine katılamadığı kötü günler artık tamamen geride kalmıştır. Bu makamlarda olduğumuz müddetçe Allah'ın izniyle hiç kimse o kara günleri bir daha geri getiremeyecektir. Hak ve hürriyetlerin vesayet heveslileri tarafından gasp edilmesine kesinlikle izin vermeyeceğiz.

"23 YILDIR GÜVEN VEREN VE ERİŞEBİLİR ADALET HEDEFİMİZDEN ASLA KOPMADIK"

Adalet hizmetlerinde ülkemizi hak ettiği yere getirmek için yoğun gayret sarfediyoruz. 23 yıldır güven veren ve erişebilir adalet hedefimizden asla kopmadık. 9 bin civarında olan hakim savcı sayımız 15 Temmuz ihanetine rağmen yaklaşık 3 kat artışla 25 bini geçti. Nicelikle beraber niteliğin de artırılmasına öncülük veriyoruz. Bu sene uygulamaya geçirdiğimiz yardımcılık müessesesi ile hakim ve savcı adaylarımızın mesleğe daha donanımlı hazırlanmasını amaçlıyoruz. Bağımsız, tarafsız, adil ve etkili yargı sisteminin kökleşmesi için bundan sonra da çalışmayı sürdüreceğiz.

"TÜM GÜVENLİK GÖREVLİLERİMİZİN CUMHURBAŞKANI OLARAK HER ZAMAN YANINDAYIM"

İnfaz sistemiyle ilgili bazı tartışmaları yakından takip ediyoruz. Vicdanları rahatlatacak, devlete olan güveni güçlendirecek cezasızlık algısının önüne geçecek adımları Meclisimiz de işbirliği ile mutlaka ama mutlaka atacağız. Ülkemizi yurt dışında gururla temsil eden müteahhitlerimizi bir kez daha kutluyorum. Çin'den sonra ikinci olduğumuz bu sektörde inşallah gelirlerimizi hak ettiği yere getireceğiz.

Bizim polisimiz, jandarmamız, askerimiz, vatandaşımıza karşı müşfik, suç işleyenlere, suçta kibirlenenlere karşı daima tavizsiz olmalıdır. Vazifesini hakka, hukuka, ahlaka uygun şekilde icra eden tüm güvenlik görevlilerimizin Cumhurbaşkanı olarak her zaman yanındayım.

"TÜRKEVİMİZ DE KÜRESEL DİPLOMASİNİN NABZININ ARTTIĞI MERKEZLERDEN BİRİ HALİNE GELDİ"

Liglerimizin başlamasıyla birlikte Süper Lig futbol kulüplerimizin bir kısmını ve TFF yönetimini külliyemizde konuk ettik. Tüm liglerimizde rekabet, centilmenlik ve fair play seviyesi yüksek bir sezon izlemeyi arzu ediyoruz. Tüm yönetici ve sporcularımızdan azami hassasiyet bekliyorum.

BM 79. Genel Kurulu'na iştirak etmek üzere gittiğimiz New York'ta 4 gün boyunca oldukça verimli görüşmeler gerçekleştirdik. İran, Sırbistan, Ukrayna, Maldivler Cumhurbaşkanları, Sudan Egemenlik Konseyi Başkanı, Arnavutluk, Pakistan, Lübnan, İran, Hollanda, Yunanistan ve Ermenistan başbakanları. BM Genel Sekreteri, UCM başsavcısı ile verimli görüşmelerimiz oldu. BM ile birlikte Türkevimiz de küresel diplomasinin nabzının arttığı merkezlerden biri haline geldi. Böyle bir eseri ülkemize kazandırmanın haklı gururunu yaşıyoruz.

"ANA MUHALEFET PARTİSİNİN DEVRİK ESKİ GENEL BAŞKANININ TÜRKEVİ'NDEN NİYE BU KADAR RAHATSIZ OLDUĞUNU AÇIKÇASI ANLAYAMIYORUZ"

Ana muhalefet partisinin devrik eski genel başkanının Türkevi'nden niye bu kadar rahatsız olduğunu açıkçası anlayamıyoruz. Türkevi 85 milyonundur, 85 milyonun iftihar vesilesidir. Kapısı Türk milletinin her bir ferdine açıktır. Bunda ayıplanacak, eleştirilecek bir durum da göremiyoruz. Türkiye'nin başarılarına sevinmek yerine bundan gocunanları milletimize havale ediyoruz.

"TÜRKİYE TÜM MAZLUMLARIN KÜRESEL PLATFORMDA SESİ HALİNE GELMİŞTİR"

BM'deki hitabımda İsrail'in Gazze halkına uyguladığı soykırım başta olmak üzere bölgemizdeki çatışmalara özellikle dikkat çektim. Yine konuşmamızda Türkiye'nin dış politika vizyonuna dair kapsamlı bir ufuk turu yaptık. Yaklaşan kış mevsimi öncesinde insanlık olarak Filistin halkına yönelik yardımlarımızı artırmamız gerektiğini dile getirdim. Aldığımız tepkiler son derece olumluydu. Verdiğimiz mesajlarla bir kez daha insanlığın ortak vicdanına tercüman olduğumuzu gördük. Türkiye özgürlük, adalet, hak ve hakkaniyet için mücadele eden tüm mazlumların küresel platformda sesi haline gelmiştir.

"1 MİLYONA YAKIN LÜBNANLI SİVİL YERLERİNDEN EDİLDİ"

Biz New York'ta iken İsrail, Lübnan'a yönelik saldırılarını daha da artırdı. Aralarında çok sayıda çocuğun olduğu 1000'i aşkın Lübnanlı hayatını kaybetti. Lübnan Başbakanı sayın Mikati ile görüşmemizde Türkiye'nin güçlü desteğinin yanlarında olduğunu çok net söyledim. 30 ton insani yardım Çarşamba günü Beyrut'a ulaştı. Yardımlarımızı güvenlik şartları elverdiği ölçüde devam ettireceğiz. Lübnanlı kardeşlerimizin ihtiyaçları katlanarak artıyor. Şimdiden 1 milyona yakın Lübnanlı sivil yerlerinden edildi. Sivil toplum kuruluşlarımız zor koşullara rağmen sahadalar, insani yardım konusunda ellerinden geleni yapıyorlar.

"BU SÜREÇTE ASLOLAN İSLAM DÜNYASININ TAVRIDIR"

Biz de diplomatik temaslarda hız verdi. Dışişleri Bakanımız, MİT Başkanımız Bu süreçte aslolan İslam dünyasının tavrıdır. Gazze, Batı Şeria ve Lübnan'da yaşanan zulme en büyük tepkiyi İslam ülkeleri vermelidir. Mazluma el uzatma noktasında bizim tüm dünyaya liderlik yapmamız gerekiyor. Kardeşlerimize biz sahip çıkmazsak başkalarının destek olmasını zaten bekleyemeyiz. İsrail'i ateşkese zorlayacak, ekonomik, ticari ve ekonomik adımlar atılmıyor. Bu atalet karşısında üzüntü duyduğumuzu özellikle söylemek isterim.

"BM GEREKİRSE GÜÇ KULLANMALI"

Bugün Filistin ve Lübnan'a sahip çıkmak, insanlığa sahip çıkmak, barışa, farklı inançların bir arada yaşama kültürüne sahip çıkmaktır. İsrail nesiller boyunca husumet tohumları serpmekte ona destek verenler bu suça ortak olmaktadır. İsrail sadece uluslararası hukuka olan inancı değil kendisine destek veren ülkelerin itibarını da yok etmektedir. Biz bu zulme, bu barbarlığa asla rıza göstermeyiz. Siyonist lobinin şahsımızı hedef alan hadsizliklerine de boyun eğmeyiz. Bugüne kadar hakkı haykırmaktan çekinmedik, hiçbir zaman da çekinmeyeceğiz. BM Genel Kurulu'nun 1950 tarihli Barış İçin Birlik Kararında olduğu gibi kuvvet kullanma tavsiyesinde bulunma yetkisi süratle devreye alınmalıdır. BM gerekirse güç kullanmmalıdır.

İslam alemi ve dünyanın vicdan sahibi tüm ülkeleri bu modern barbarlığa karşı birleşmeye davet ediyorum. Bu ittifak kurulmadığı her gün tehlike daha da büyüyecektir. İsrail'in saldırılarının etkileri katliamı trübünden seyredenlere ulaşacaktır. Müslüman, Musevi, Hristiyan demeden uluslararası toplumu ve İslam alemini harekete geçmeye çağırıyoruz.

"DÜZENSİZ GÖÇÜ KAYNAĞINDA ENGELLEMEYE DÖNÜK ÇABALARIMIZ SÜRÜYOR"

Göç yönetimi ile yürütülen çalışmaları kapsamlı şekilde ele aldık. Düzensiz göçü kaynağında engellemeye dönük çabalarımız sürüyor. Ülkemizdeki sığınmacıların güvenli, onurlu geri dönüşüne dair tüm paydaşlarla istişare içinde çalışıyoruz. Bu ülkeye bir daha Boraltan köprüsü utancı yaşatmadan, ülkemizin ticari ve ekonomik çıkarlarına zarar vermeden bu hassas süreci çok boyutlu şekilde yönetiyoruz ve yöneteceğiz. Yeni düzensiz göç akınlarına karşı tedbirlerimizi de sınır ötesinde alıyoruz.

"FAHİŞ FİYAT ARTIŞI YAPANLAR İLE ETİKET OYUNLARI YAPANLARA DENETİMLERİMİZİ DAHA DA SIKLAŞTIRACAĞIZ"

Güneydoğu Anadolu, Doğu Anadolu, Doğu Karadeniz ve Konya ovasına özel olarak odaklanacağız. Burada sulama yatırımlarını tamamlamayı, akıllı tarım uygulamalarına hızla geçmeyi ve turizm gelirlerini artırmayı hedefliyoruz. Özel sektörümüz için yerel kalkınma hamlesi teşvik programını önümüzdeki haftalarda ilan edeceğiz. Ülkemizin ticari hayatını zehirleyen fırsatçılığa karşı aldığımız tedbirleri masaya yatırdık. Fahiş fiyat artışı yapanlar ile etiket oyunları yapanlara denetimlerimizi daha da sıklaştıracağız. Fiyat köpüğünün yavaş yavaş ortadan kalktığını görüyoruz. Önümüzdeki dönemde bu daha da hızlanacaktır.

YORUM EKLE

Yorumunuz gönderildi
Yorumunuz editör incelemesinden sonra yayınlanacaktır

YORUMLAR


   Bu haber henüz yorumlanmamış...

DİĞER HABERLER

Sayfa başına gitSayfa başına git
Facebook Twitter Instagram Youtube
POLİTİKA YEREL POLİTİKA GÜNCEL İZMİR EGE 3. SAYFA YAZARLAR FOTO GALERİ VİDEO GALERİ SPOR YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ DÜNYA KÜLTÜR - SANAT GENEL MAGAZİN SEÇİM
Masaüstü Görünümü
İletişim
Künye
Copyright © 2024 Ege Postası