Cumhurbaşkanı Erdoğan, videokonferans yöntemiyle AK Parti İl Başkanları toplantısına katıldı.
Erdoğan'ın yaptığı konuşmadan öne çıkanlar şöyle:
"Salgının gerilemesi ile birlikte normalleşme adımları atmaya başladık. Veriler olumlu yönde ilerledikçe bunlara yenilerini ekleyeceğiz. Henüz faaliyete geçmemiş iş yerleri ve sosyal alanlarla ilgili kararları gelişmelere göre bayram sonrası karar vereceğiz.
En küçük bir aksaklığa fırsat vermedik. Dünyanın birçok yerinde yaşanan üzücü görüntüler Türkiye'de yaşanmadı. Ekonominin işlemesi için pek çok destek paketi açıkladık. Gelişmiş ülkelerin dahi ilerisinde bir yerde olduğumuzu görüyoruz.
"EN KÜÇÜK İHMAL YENİDEN HORTLATIR"
Ülkemiz ve dünyada günlük hayat yeni kurallara göre işlemek durumundadır. Yeni bir düzene geçiyoruz. Türkiye olarak sadece kendi sınırlarımızda salgını yenmemiz yetmiyor. Dünyanın tamamında salgın etkisiz hale gelecek ki rahat bir nefes alalım. Sizlerden illerinizde maske, mesafe ve temizlik konusunda hassasiyet gösterilmesini istiyorum. Teyakkuz halinde olmayı sürdüreceğiz. En küçük bir ihmal salgının yeniden hortlamasına yol açabilir. Bu durum daha büyük sorunları beraberinde getirir.
İzmir'de camilerin hoparlörlerine sızan alçaklar saygısızca yayınlar yaparken o ildeki CHP yöneticileri zevkten dört köşe sosyal medyadan bu rezilliği aktarıyor. Bunların hayalinde cami minarelerinden ezan yerine başka ses duymak vardır. Şundan emin olsunlar bu milletin son ferdinin son damla kanı toprağı ıslatmadan o hayallere kavuşamayacaklar. CHP'nin bu halkın ortak değerlerini istismar ettiğini artık herkes görüyor.
KILIÇDAROĞLU'NA "BUHRAN" TEPKİSİ
Türkiye için buhran yabancı bir kavram değildir. Bu ülke geçmişte CHP döneminde yeterli ekmek bulamadığı için karne ile ekmek buhranını yaşamıştır. Yaşatan kimdi? CHP. Bu ülke geçmişte demokrasiyi açık oy gizli tasnif olarak gören faşist kafanın buhranını yaşamıştır.
CHP Genel Başkanı'nın 'buhrandan çıkış' diye dillendirdiği hususların hiçbiri de sadra şifa olacak bir teşhis veya teklif içermiyor. Salgın başladığında CHP'liler garip bir heyecana kapıldı. Hükümet yıkılacak meydan kendilerine kalacaktı. Krizi fırsata çevirme heyecanı tüm belliklerini kaplamıştı. Rabbimin yardımı ve milletimizin desteğiyle bu salgın krizini geride bırakıyoruz.
"GÖREV VERDİĞİM KİŞİLER SALDIRI İÇİNDE"
Başbakanlığım döneminde bakan, bürokrat olarak görev verdiğimiz kimi isimlerin de şimdi bunlarla aynı teraneleri mırıldanıyor olmasını, üzüntüyle takip ediyorum. Siyasetin temelinde millete karşı dürüst olma vardır. Düşünün bakanım durumunda olanlar veyahut da daha farklı görevler verdiğim kişiler, şimdi farklı bir şekilde saldırı içindeler.
Bu milletin vicdanından her şey Allah'ın ziniyle döner. Biz bundan sonra da yürüttüğümüz görevlerdeki tüm sorumluluğu üstlendik.
Tek görevi yardım yapmak olan vefa sosyal destek gruplarına bir PKK bir de CHP saldırdı.
"IMF ÇABASI BEYHUDE"
IMF defterini 2013'ün Mayıs ayında kapattık. O defteri bir daha açmayacağız. Söyledik ama CHP hala saldırıyor. CHP'nin IMF sevdasının gerisinde Türkiye'yi geçmişteki siyasi ve ekonomik teslimiyet devrine döndürme özlemi vardır. Ülkemizi IMF'nin boyunduruğuna sokmak için beyhude çabaladıklarını CHP'lilere bir kez daha hatırlatmak istiyorum."
MAKYAJLARI DÖKÜLMEYE BAŞLADI
Su üzerinen yerel yönetime yüklenen Erdoğan "Biliyorsunuz suyu, belediyelerin su idaresi getirir. İzmir'de susuzluk baş göstermişti. İzmir'in suyunu o dönem Devlet Su İşleri ile yapmıştık. Aynısını Van'da da yaptık. Bunların derdi hizmet etmek değil şov yapmak. Makyajları dökülmeye başladı" dedi.