DEM Parti Sözcüsü Ayşegül Doğan, dün ve bugün parti genel merkezinde yapılan MYK toplantısı devam ederken basın toplantısı düzenledi. Doğan, şunları söyledi:
“EŞİ BENZERİ GÖRÜLMEMİŞ BİR DOĞRUDAN DEMOKRASİ DENEYİMİNİ HAYATA GEÇİRDİK: Eş zamanlı önseçimleri büyük bir başarı ile tamamladık. Türkiye’de eşi benzeri görülmemiş bir doğrudan demokrasi deneyimini hayata geçirdik. Bu süreç tamamlandı, bunca saldırıya rağmen şu gerçeği gösterdi: Hangi parti bunca saldırı, tutuklama, gözaltı, yargılamalar, sürgünler, hapisliklere rağmen bu kadar diri ve örgütsel bir canlılıkla bunu yapabilir? Bu sorunun yanıtını kamuoyunun takdirlerine bırakıyoruz… Karar tamamen yerele bırakıldı.
ADAY TANITIM TOPLANTIMIZ 29 OCAK’TA DİYARBAKIR’DA: Biz üstümüze düşeni yaptık, halklar üstlerine düşeni yaptılar. Önseçim gerçekleştirdiğimiz bölgelerde, önseçimden çıkan sonuçları, adaylarımızı; tanıtmak üzere hazırlıklarımıza başladık. Bu tanıtım toplantımızı 29’unda, Diyarbakır’da yapacağız. Halk istedi, biz yaptık… DEM Parti 31 Mart seçimlerine giderken de böyle olacak, şimdiden başladı; önseçim deneyimi ile şunu ortaya koydu: Bu ülkede tekçi ve merkeziyetçi sisteme karşı alternatif yönetim modeli olan neredeyse tek parti olduğu gerçeğini önseçim uygulaması ile bir kez daha ortaya koymuş oldu. Kayyum rejimine karşı bu uygulamanın çok değerli olduğunun bir kez daha altını çizelim. Şimdiden kayyumlara, kendi iradelerinin sanıldığı gibi kolay kolay teslim alınamayacağını da gösterdiler.
EN BÜYÜK İDDİAMIZ KAYYUM REJİMİNİ SANDIĞA GÖMMEK: En büyük iddiamız, kayyum rejimine karşı halkımızın vereceği yanıt ve kayyum rejimini sandığa gömmek… Halkımız kararlı, iddiamız büyük, kayyumların bileti kesildi. Ne yaparlarsa yapsınlar, 31 -Mart’ta kayyumları göndereceğiz.
İSTANBUL, ADANA, MUĞLA, AYDIN, KARS, MERSİN, HATAY, DERSİM…: Mottomuz; kazandırmak ya da kaybettirmek değil, kazanmak. İstanbul, Adana, Muğla, Aydın, Kars, Mersin, Hatay, Dersim… Bunlar kamuoyunda en çok merak edilen iller. Haklı olarak kamuoyu, buralarda nasıl bir pozisyon alacağımızı merak ediyor. Biz de kamuoyunun merak ettiği bu durumun, alacağımız pozisyonun, dengeleri nasıl değiştirebileceğinin farkındayız. Böyle bir sorumlulukla çalışıyoruz. Sözünü ettiğim bu iller, bizim için de özel yerler… Hemen bugüne kadar açıkladığımız ve açıklamadığımız her seçim bölgesine ilişkin şunun bilinmesini açıklıkla isteriz ki…
TÜM SEÇENEKLER DEĞERLENDİRİLİYOR: Her şehir büyük bir titizlikle ve hassasiyetle çalışılıyor. Tüm seçenekler değerlendiriliyor. Ayrıca, kent uzlaşısı kapsamında; güç birliklerine dair çalışmalarımız da devam ediyor. Şu anada kadar buralara ilişkin epeyce yol alındı. Belirleyici güç olduğumuzun farkında olarak tekrar ediyorum; ince eleyip sık dokuyarak halkların kazanacağı seçenekleri gözeterek yol alıyoruz. Daha önce açıkladığımız; Ankara, Antalya, Bolu, Kocaeli, Samsun, Kayseri ve Konya gibi yerlerde de eğilim yoklaması ile aday belirleyeceğimiz yerlerde de çalışmalarımız sürüyor.
DERSİM DEM’SİZ OLMAZ, DEM DERSİM’SİZ OLMAZ: Önseçim yapmayacağımız, eğilim yoklaması ya da başka yöntemlerle aday belirleyeceğimiz veyahut kent uzlaşısı çerçevesinde güç birlikleri ile ortaya çıkartacağımız adaylar için de bu mutabakatı arayacağımızı ifade etmiştik. Çok yönlü görüşmelerimiz sürerken, Dersim’e ilişkin bir açıklama geldi. Şunu biliyoruz ki, Dersim DEM’siz olmaz, DEM Dersim’siz olmaz. Dersim DEM’den, DEM Dersim’den kopartılamaz. EMEP, Sosyalist Meclisler Federasyonu, Emek ve Özgürlük Cephesi, TİP; 31 Mart yerel seçimlerinde ittifak kurmak için bir çalışma kararı aldıklarını açıkladılar. Bizim, bu esnada görüşmelerimiz sürüyordu. Biz, DEM Parti olarak her ile ilişkin, kent uzlaşısı stratejisi temelinde çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Dersim de bu iller içinde özel bir öneme sahip. Dersim, bir önceki dönem kayyumla elimizden alınmış illerden birisidir. Dersim İttifakı olarak açıklanan bu yan yana geliş kamuoyunda, haklı bazı sorulara neden oldu. Açıklamayı yapan siyasal yapılar, bunun en geniş demokratik ittifak olduğunu söyleyerek; herkesi oraya davet ettiklerini ifade ettiler. ‘Biz kurduk, siz de gelin’ şeklindeki bir yaklaşımın, DEM Parti’nin yürüttüğü müzakereler sürerken ve buna bağlı çalışmalar devam ederken, bu çalışmaları güçleştirdiğini, ortaklaşma ihtimalini bir nevi baypas ettiğini ifade etmek gerekir. Sorun adayların kim olacağından ziyade, hangi partiden olacağından öte; bir kentin nasıl yönetileceği ile ilgili… Bu sorulara, birlikte çözüm üretmeliyiz. Bizler birbirine ulaşamayacak siyasetler değiliz.”
“DEMİRTAŞ BİR GÜN BİR YERDEN SİYASET YAPMAK, YA DA SİYASETE DAHİL OLMAK İSTERSE ELBETTE ORASI BURASIDIR, DEM PARTİ’DİR”
Ayşegül Doğan, açıklamalarının ardından gazetecilerin sorularını yanıtladı. Eski HDP Genel Başkanı Selahattin Demirtaş’ın eşi Başak Demirtaş’ın, İstanbul adaylığı ile ilgili soru üzerine Doğan, şu değerlendirmeleri yaptı:
“Sevgili Başak Demirtaş, bizim arkadaşımız, yoldaşımız… Hep birlikte hatırlayalım, 14-28 Mayıs seçimlerinde sahalarda, seçimler için çalıştı, mitinglere katıldı. Başak Demirtaş bir gün bir yerden siyaset yapmak, ya da siyasete dahil olmak isterse elbette orası burasıdır, DEM Parti’dir. Bu hiç şaşırtıcı bir şey değil, olmamalı. Aksi şaşırtıcı olurdu. Başak Demirtaş’ın kendisi de net bir şekilde ifade ediyor, aslında partinin içindeki durumu çok net bir biçimde ifade ediyor. Partimizden bana böyle bir öneri gelmedi, diyor. Ama bana bir görev düşerse, hazırım diyor kendisi. Şöyle bir vurgusu var, ‘Barış ve demokrasinin önünü açacağına inanırsak ve bunun için bir sorumluluk düşerse hazırım’ diyor. Sevgili Başak Demirtaş’ın buradan aday olma ihtimaline ilişkin yaptığı bir açıklama; şaşırtıcı bir açıklamaymış gibi tartışılıyor. Biz de bunu hayretle izliyoruz. Tabii ki bir gün siyaset yapmak isterse ve aday olmak isterse olacağı adres DEM Parti’dir.” (ANKA)