EGEPOSTASI - CHP İzmir Milletvekili Sertel, üniversite rektörü ve hastane yönetimini sağlık personeline fazla mesai ücreti vermemekle suçlamıştı. Hastane yönetiminin olayı yalanması sonrası CHP’li Sertel personellerin maaş bordrolarını yayınlamış ve “Bunlar sağlık işçilerini alkışlarken tokat atmıştır” diyen Sertel, DEÜ Rektörü Nükhet Hotar’a emekçilerin haklarını vermesi ve Sağlık Bakanı Fahrettin Koca’nın çabalarına saygı duyması çağrısı yapmıştı.
Yaşanan gelişmeler sonrası Dokuz Eylül Üniversitesi Araştırma Uygulama Hastanesi Başhekimliği imzasıyla yeni bir açıklama yayınlandı. Açıklamada Statüsü 4-D olan bu arkadaşlarımızın yapacaklarının tanımladığı bu belgede, hasta bakımı eğitimi alan ilgili personelin 3 yıl boyunca yoğun bakım ve acil serviste çalışmayı kabul edeceği açıkça belirtilmiştir. Yine bu belgede, kanunun uygun gördüğü en üst saate kadar mesai ücretlerinin verileceği yazılmış; bu şartları kabul etmeyenler için de seçenek sunulmuştur. Bu tutanağın anlaşılmayacak bir yönü yoktur ancak kurumumuzu sağlık çalışanlarına “tokat atmak” ile suçlayan bir takım kendini bilmezler, küresel COVID-19 salgını nedeniyle iş yükü ve riskleri artan birimlerimizdeki bu arkadaşlarımızı oyuna getirmek istemektedir” denildi.
DEÜ’den yapılan açıklama şöyle:
"Dokuz Eylül Üniversitesi Araştırma Uygulama Hastanemizdeki bazı sağlık çalışanlarımızın maaş bordroları üzerinden üniversitemizi ve Rektörlüğümüzü yıpratmaya yönelik iddia ve asılsız açıklamalara ilişkin cevabımızdır.
Bölgesel hizmet sunan üniversite hastanemizdeki akademik ve idari personelimizin çalışma saatleri, nöbet tarihleri, özlük hakları ile bulundukları birimlerdeki sorumlulukları bellidir. Çalışma hayatının gereği olan bütün bu süreç, gerek kurum içi gerekse kurum dışı mekanizmalarla titizlikle denetlenmekte; mesai arkadaşlarımızın hakları ilgili mevzuatlar çerçevesinde mutlak şekilde korunmaktadır. Bu noktada ilkelerimiz gereği hastanemizde, gerçekle alakası olmayan bilgilere ve açıklamalara da asla itibar edilmez. Hal böyleyken; siyasi rant peşinde koşan ve bulunduğu koltuğu korumak adına iftira atmaktan geri durmayan bir takım kişiler, vatandaşlarımızın zihnini karıştırmak istemektedir.
Öncelikle şunu söylemek isteriz ki, basında ve sosyal medya platformlarında yer alan hastanemiz temsilcilerimiz ile ilgili sendika arasında imzalanan tutanak, yoğun bakım ve acil servislerimizde hizmetli olarak görevlendirilecek personelimizle ilgilidir. Statüsü 4-D olan bu arkadaşlarımızın yapacaklarının tanımladığı bu belgede, hasta bakımı eğitimi alan ilgili personelin 3 yıl boyunca yoğun bakım ve acil serviste çalışmayı kabul edeceği açıkça belirtilmiştir. Yine bu belgede, kanunun uygun gördüğü en üst saate kadar mesai ücretlerinin verileceği yazılmış; bu şartları kabul etmeyenler için de seçenek sunulmuştur. Bu tutanağın anlaşılmayacak bir yönü yoktur ancak kurumumuzu sağlık çalışanlarına “tokat atmak” ile suçlayan bir takım kendini bilmezler, küresel COVID-19 salgını nedeniyle iş yükü ve riskleri artan birimlerimizdeki bu arkadaşlarımızı oyuna getirmek istemektedir. Bunu yapabilmek için maaş ödemelerinden medet uman aynı kişiler, temel okuma kabiliyetlerinden yoksun olduklarını göstermekte ve fazla mesai kısmı boş olan bordroları kamuoyu ile paylaşmaktadırlar. İster kamu ister özel sektör olsun maaş bordrosunda fazla mesaisi bulunan bir personele ödeme yapılmaması, hukuken mümkün değildir. Bunu bilerek iddia etmek ise doğru değildir. Fakat buradaki amaç, olağanüstü dönemden geçen ülkemizin fedakar sağlık çalışanlarını, iş yapmamaya teşvik etme gayretidir. İnsan hayatını doğrudan ilgilendiren sağlık alanına ilişkin bütün açıklamaların özenli bir dil ile yapılması gerekir. Buna karşın yapılması hedeflenen emeğe saygısızlıktır ve ucuz siyasettir. Emek ve hak savunuculuğu yapan kişilerin aynı hassasiyeti, üniversite hastanemiz için değil kendi ideolojik pencerelerinden bakan bazı yerel yönetimlerdeki emekçilerin hakları için göstermesi gerekir.
Üniversite hastanemiz, geçmişte olduğu gibi gelecekte de siyasetle ilgilenmeyecektir. Başta Rektörlüğümüz olmak üzere 7/24 esasıyla çalışan hastane yönetimimiz, sağlık çalışanlarımızın haklarını korumaya da devam edecektir. Konu ile ilgili yasal haklarımız saklı olmakla birlikte, gerekli hukuki süreçler de başlatılmıştır.
Geçmişte olduğu gibi gelecekte de aziz milletimize, devletimize ve insanlığa hizmet etmeye devam edeceğiz. Kamuoyuna saygıyla duyurulur."
Dokuz Eylül Üniversitesi Araştırma Uygulama Hastanesi Başhekimliği
İlgili Haber
İlgili Haber
İlgili Haber
İlgili Haber