POLİTİKA YEREL POLİTİKA GÜNCEL İZMİR EGE 3. SAYFA YAZARLAR FOTO GALERİ VİDEO GALERİ SPOR YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ DÜNYA KÜLTÜR - SANAT GENEL MAGAZİN SEÇİM

İzmir'in Ödemiş İlçesi'ndeki Bozdağ'da düzenlenen İdadik Kış Dağcılığı Şenliği'nde zirve tırmanışından döndükleri sırada tipi ve sise yakalanıp mahsur kalan 19 dağcı, 15 saat sonra kurtarıldı. 6'şarlı iki gruba ayrılan uzman kurtarma ekipleri, gece boyu süren çalışmalar sonrasında, dağcıların bulunduğu alana ulaştı. Durumu kötü olan bir dağcı helikopterle hastaneye götürüldü. Diğerleri güvenli şekilde indirildi. Müjdeli haberi, saatlerce endişeyle bekleyen ailelere Vali Mustafa Toprak verdi. KAYIP DAĞCILAR KURTARILDI

İZMİR - Ödemiş'te kullanılmayan kayak tesislerinin de bulunduğu alanda, cumartesi ve Pazar günü 'İdadik Kış Dağcılığı Şenliği' düzenlendi. İki gün süren şenlikte eğitimlerin ardından bazı dağcı, zirveye tırmanışa geçti. Sabah erken saatlerde tırmanışa geçip zirveye ulaşan dağcılar, öğle saatlerinde havanın kapanması ve fırtına belirtisi vermesi üzerine geri döndü. Bu sırada karşılaştıkları tırmanış yapan dağcılara da havanın kötü olduğu yönünde uyarılarda bulundu. Ancak bu uyarıları dinlemeyen Mevsim Dağcılık Kulübü'nün, 54 üyesinden 19'u zirve tırmanışını sürdürdü. Zirveye çıkıp dönüş yolunda yoğun sise ve tipiye yakalanan bu dağcılar, mahsur kaldı. Yollarını bulamayınca da, dağcılar donmamak için iki kayalık arasına sığınarak, yardım istedi. Bu sırada farklı bir dağcılık kulübüyle, zirve tırmanışı yapan Dürnane Seringenç ise, buzdan kayıp yaklaşık 200 metre yuvarlanın ağır yaralandı. Helikopterle Ege Üniversitesi Hastanesi'ne kaldırılan Seringenç, kurtarılamadı.

"İzmir'de 19 kişi mahsur kaldı: 1 dağcı öldü"HABER İÇİ TIKLAYINIZ


KURTARMA ÇALIŞMALARI GECE BOYU DEVAM ETTİ
Acil yardım çağrısı ardından ilk olarak bölgeye jandarma ekipleri ulaştı. Ardından da UMKE, AFAD, AKUT ve diğer dağcılık kulüplerinden yardım istendi. Akşam saatlerine doğru da Bozdağ'a ulaşan kurtarma ekipleri vali Mustafa Toprak başkanlığında kurulan kriz masasının yönlendirmeleriyle çalışmaya başladı. Telefon şarjlarının bitmemesi için kısa yapılan konuşmalarla dağcıların bulunduğu alanın koordinatları belirlenmeye çalışıldı. 12 kişiden oluşan uzman dağcılar özel ekipmanlarla bölgeye ulaşmak için harekete geçti. Altışarlı iki grup halinde, bölgede süren arama çalışmalarda, 15 saat sonra dağcılara ulaşıldı. Kurtarma ekibinde bulunan doktorun yaptığı ilk kontrollerde de, dağcıların sağlık durumlarının iyi olduğu öğrenildi. Ekipler, yanlarında bulunan giyecek ve yiyecekleri de dağcılara verdi.  


VE MUTLU SON
Dağcılar kurtarma ekiplerinin yardımıyla geçmişte belde olan Bozdağ yerleşim yerine saat 09.00 sıralarında indirildi. Yürüme zorluğu çeken bir dağcı helikopterle dağdan alınarak Ödemiş Devlet Hastanesi'ne kaldırıldı. Sabaha kadar gözlerini kırpmadan bekleyen aileler dağcılara sarılarak büyük sevinç yaşadı. Dağcılar, yaşadıkları olayın dağcılığın doğal sonucu olduğunu, sıkıntı çektiklerini ancak korkmadıklarını söyledi. Dağcıların ilk sağlık kontrolleri Bozdağ'da bekletilen ambulanslarda yapıldı, önemli sağlık sorunu olmadığı belirtildi. 



MÜJDEYİ VALİ TOPRAK VERDİ
Dağcıların mahsur kaldığı haberleri üzerine aileleri ve arkadaşları da korku dolu anlar yaşadı, zaman zaman gerilim arttı. Saatlerce endişeyle bekleyen aileler, kriz masasının bulunduğu binanın önünde bir yetkiliden açıklama beklediklerini söyleyip tepki gösterince, görevlilerle kısa süreli gerilim yaşadı. Ailelere açıklamayı Vali Mustafa Toprak, bir kahvehanede yaptı. Her türlü önlemi aldıklarını, kurtarma ekiplerinin zorlu uğraşlar sonrasında dağcılara ulaştığını açıklayan Vali Toprak, şöyle dedi:

"İlk andan itibaren kurtarma ekiplerimiz elinden gelini yaptı. Ama hava şartları izin vermedi. Hayatını kaybeden vatandaşımız için helikopteri kaldırdık ama bu dağcılarımız için kaldıramadık. Çünkü tipi buna izin vermedi. Yoksa, polisin, TSK'nın helikopterleri hasır bekliyordu. Ama bunları kaldıramayınca, mecbur olarak karadan, tek yol olarak kurtarma çalışmalarını yapmak zorunda kaldık. Özel kar paletli ambulansla aracıyla 12 ekip yola ikiye ayrılarak çıktı. Ve bu gruplardan birisi dağcılara ulaştı. Şimdi aralarında 1.5 kilometre olan diğer grupta onların yanına ulaştıktan sonra dağcılarımızı aşağıya indirmek için çalışma başlayacak. 13 kişi daha ilave olarak bölgeye ulaştırmaya çalışıyoruz. Bu uzman arkadaşlarda, dağcıları dönüş için hazırladıktan sonra aşağıya indireceğiz. Biz devlet olarak budayız ben buradayım ve dağcılarımıza zarar gelmeden çalışmalarını yürütüyoruz." 

Vali Mustafa Toprak, gazetecilere yaptığı açıklamada AFAD'dan sorumlu Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş ile İç İşleri Bakanlığı ile de görüştüklerini anlatırken, "Bizim sıkıntımız helikopterin uçuşa engel bir havayla karşılaşması oldu. İl merkezinde bekliyor. Uzman dağcılara burada yoğun tipi var olduğunu söylediler. Görüş mesafesinin 3 - 4 metre olduğunu söylediler. Ama şu anki hava durumu helikopter kaldırılmasına engel oldu. Jandarma Arama Kurtarma ekibi de Ankara'dan yine bölgeye geliyor" dedi. 



VALİ: İŞLETMECİ ÇIKSIN, KAYAK TESİSİNİ BEDELSİZ VERECEĞİZ

Bozdağ Mahallesi Muhtarı Halil Faruk Otçu, İzmir Valisi Mustafa Toprak'ın, Orman Bölge Müdürlüğü'ne ait Bozdağ Kayak Merkezi'ni işletmeci çıkması halinde bedelsiz vereceklerini söylemesine sevindiklerini söyledi.

İzmir Valisi Mustafa Toprak, 1 dağcının yaşamını yitirdiği, mahsur kalan 19'unun da donmak üzereyken kurtarıldığı Bozdağ'da AK Partili Ödemiş Belediye Başkanı Mahmut Badem, Ödemiş Kaymakamı Celil Ateşoğlu, Bozdağ Mahalle Muhtarı Halil Faruk Otçu ve bazı bürokratlarla kapatılan Bozdağ eski Beldiye Binası'nda oluşturulan kriz masasında bir araya geldi. Basına kapalı toplantıda, Vali Toprak'a, Bozdağ Kayak Tesisi ile ilgili bir soru yöneltildiğini belirten Bozdağ Mahallesi Muhtarı Halil Faruk Otçu, şöyle dedi:

"Bunun üzerine valimiz bana dönüp, "Bozdağ'da kaç hane var'" diye sorduktan sonra, '84 hane kaldı ancak her yıl göçle bu rakam daha da azalacaktır. Bozdağ Kayak Tesisleri açılmadığı takdirde, bu rakam daha da aşağı inecektir' diye yanıtladım. Bana 'Burası Orman Bölge Müdürlüğü'ne ait bir yer. İşletmeci bulamıyoruz. İşletmeci olan bize başvursun, burayı bedelsiz vereceğiz" dedi. Valimizin, bu sözleri bizi çok sevindirdi." 

Muhtar Otçu, işletmecilerin bu konuda valiliğe başvurmasını beklediklerini vurgularken, "Ege'nin Uludağ'ı olarak bilinen Bozdağ'ın eski cıvıl cıvıl haline gelmesi ekonomimizi canlandıracak ve burası tekrar turizme açılacaktır" diye konuştu. Kayak tesislerinin bulunduğu alandaki heyelanlar nedeniyle tesisler uzun süre önce kapatılmıştı. 

"PİKNİĞE GİDER GİBİ GİDİLMEZ"

Vali Mustafa Toprak, meteorolojik bilgilendirme yapıldığını, valiliğin 3 gün önce burada yoğun kar yağışı olacağını açıklarken, dikkatli olunması uyarılarında bulunulduğunu hatırlatarak, "Onlar belli bir saatte inmeyi planladı, ama inemedi. Bu noktada özeleştiri yapmaları lazım. Böyle bir havada oraya çıkılmaz. Çıkıldığı sırada da, biri pikniğe, güneş altında gider gibi kıyafetle tedbir alınmadan gitmek olmaz. Onları oraya götüren organize eden kulübünde, söyleyecekleri olur sanırım. Biz herhangi bir yeri kesim gidip yada gitmeyin diyemeyiz. Dağcılığın bir spor olduğu söyleniyor. Eğer spor kastıyla 2 bin metreye çıkılıyorsa, o tedbirlerin de alınması lazım" dedi. 

AİLELER: ÇOK MUTLUYUZ

Merve Işıklıgün Ötgün, yaklaşık 15 saat babası, emekli albay Erdinç Işıklıgün'den haber gelmesini beklediğini anlatırken ona telefonla ulaşıp görüştü. Babasından kurtarıldıkları haberini alınca da gözyaşı döken Merve Işıklıgün Ötgün, "Çok mutluyum. Ondan müjdeli bir haber aldık" dedi.

HAYATINI KAYBEDEN ÖĞRETMENİN CENAZESİ MEMLEKETİNE GÖNDERİLDİ

Tırmanış sonrası dönüşe geçtikleri sırada buzda kayıp düşerek yaralanan ve kaldırıldığı hastanede yaşamını yitiren 48 yaşındaki öğretmen Dürdane Seringenç'in cenazesi, meslektaşları, öğrencileri ve dağcı arkadaşları tarafından memleketi Kahramanmaraş'ta toprağa verilmek üzere uğurlandı.

Ödemiş sınırları içindeki Bozdağ'da cumartesi ve pazar günü dağcılık şenliği düzenlendi. Birçok dağcılık kulübü üyesi de şenliğe katılıp, gruplar halinde yürüyüş ve tırmanışlar yaptı. İzmir Dağcılık ve Doğa Sporları İstisas Kulübü üyesi olan Dürdane Seringenç dün öğle saatlerinde, faal olmayan Bozdağ Kayak Tesisleri'nin bulunduğu bölgenin üst tarafında tırmanıştan dönüşe geçtikleri sırada, 2000 metre yükseklikte buzda düşüp yaklaşık 400 metre sürüklendi. Ağır yaralanan, Göztepe Kız Teknik ve Meslek Lisesi çocuk gelişimi ve eğitimi öğretmeni Seringeç, dağcı arkadaşlarının yardım istemesi üzerine Hava Kuvvetleri'ne ait bir helikopterle bölgeden alınarak İzmir'deki Ege Üniversitesi Hastanesi'ne getirildi. Tedaviye alınan Seringeç yapılan müdahalelere rağmen kurtarılamadı.

ADLİ TIP KURUMU ÖNÜNDEN UĞURLANDI

On yıldır dağcılık yapan ve aynı zamanda eğitmen olan bekar Dürdane Seringeç'e, İzmir Adli Tıp Kurumu'nda otopsi yapıldı. 2006 yılında Çin'deki 7 bin 546 metre yüksekliğindeki Muztagh Ata Dağı'na tırmanın ilk Türk kadın dağcı olan Seringeç'in cenazesi, otopsinin ardından yakınlarına ve arkadaşlarına teslim edildi. Adli Tıp Kurumu önünde toplanan ve büyük üzüntü yaşayan meslektaşları, öğrencileri, çoğu kendisinden eğitim alan dağcı arkadaşları gözyaşı döktü. Talihsiz öğretmenin morgdan çıkarılıp cenaze aracına konulan tabutuna karanfiller atıldı.



KAZAYI ANLATTI

Burada konuşan, dün birlikte tırmanış yaptığı arkadaşlarından Adnan Öztaş, "2000 metrede talihsiz bir kaza yaşadık. Kayıp, yaklaşık 400 metre sürüklendi. 10 yıldır beraber tırmanıyorduk, partnerimdi, kardeşim gibiydi. Çok tecrübeliydi, herkesi yönlendirirdi. Herkesle iyi geçinen, herkese yardımcı olan bir arkadaşımızdı. Sürüklendikten sonra yanına indik, çıkardık ama kurtaramadık. Çok üzgünüz" dedi.

DÖNÜŞ YOLUNDA OLMUŞ

İzmir Dağcılık ve Doğa Sporları İstisas Kulübü yöneticisi Soner Ulutan, "Çok güzel bir havada, rüzgarsız karsız bir havada çıkış yaparken, çıkışın zor olduğu 2000 metreden dönüş kararı verdikleri sırada, ayağının kayması sonucu vefat etti. Bizleri acı içinde bıraktı. Buradaki dağcı arkadaşların çoğunun hocasıdır. Nurlar içinde yatsın, çok üzgünüz" diye konuştu.

"ÖLÜM ONA YAKIŞMADI"

Okul Müdürü Nuray Çeşmeci de gözlaşları içinde, "Hepimizin başı sağolsun. Gönlü yüreği çok temiz, sevgi doluydu. Ölüm ona hiç yakışmadı. Onu hiç unutmayacağız. Tüm milli eğitimin başı sağolsun. Çok çalışkan, sevgi dolu, pırıl pırıl bir öğretmenimizi kaybettik" dedi.

Seringeç'in cenazesi, helallik alınmasının ardından, İzmir Adnan Menderes Havalimanı'na uğurlandı. Talihsiz öğretmenin uçakla önce Anada'ya, oradan da karayoluyla, yarın öğlende kılınacak cenaze namazının ardından toprağa verileceği, memleketi Kahramanmaraş'ın Andırın İlçesi'ne götürülecek.

Öte yandan Seringeç'in Çin'de bir zirve yapmak için bu ülkeye uçak biletini bile aldığı, önümüzdeki günlerde Çin'e gitmeye hazırlandığı da ortaya çıktı.




EMEKLİ ALBAYIN HARP OKULU EĞİTİMİ HAYAT KURTARDI

Tipiye yakalanan dağcıların rehberi Şerif Ağlıç'ın 22 senelik rehberlik yaptığı, ancak yaşının da etkisiyle bir süre sonra soğuktan etkilendiği bu aşamada Emekli Albay Erdinç Işıklıgün'ün liderliği ele alıp 9'u kadın 19 dağcıya hayatta kalmaları için gerekli olan şeyleri yaptırdığı öğrenildi. Emekli Albay Işıklıgün yaşananları şöyle aktardı:

"34 kişilik bir ekiple çıktık. Birinci etapta diğerleri indi, biz 19 kişilik bir ekiple zirve yaptık. Dönüşte tipiye yakalandık. Her şey 10 dakika içerisinde oldu, yönümüzü kaybettik, sis bastı, mahsur kaldık, ilgili makamları aradık. İlk etapta olayın ciddiyetine kimse hakim değildi. Ben biran önce aşağıya inmemiz gerektiğini söyledim. Rehberimiz yaşlı biriydi. Önce 'hallederiz, ilgili makamlara bildirdik helikopter gelecek' dedi. Ben de 4 ay helikopter pilotajı kursu gördüm. Bu hava şartlarında hiçbir helikopterin inemeyeceğini söylememe rağmen 'devletimiz bir şekilde gelir' dedi. 'Kalacaksak kendimize bir yer hazırlamamız lazım' dedim. İki kaya arasında korunaklı bir yer buldum. Arkadaşlar telkinlerimi dinledi. Sabaha kadar koyun koyuna donmamaları için hep telkinlerde bulundum. Ben Harp Okulu'nda bu konuda özel eğitim aldım. Bu eğitim hayatımızı kurtardı. Kimsenin uyumasına izin vermedim. Herkes birbirine sarıldı ve ayaklarımızın donmaması için sabaha kadar zıpladık. Uyursak donacağımızı söyledim. Şarjımızın bitmemesi için ailemle bir kere konuşabildik. Aileleriyle telefonda vedalaşanlar oldu. Liderimiz Şerif bey üç kere ölümden döndü. Onu hayata döndürmek için çok çaba sarfettik. Herkes perişandı, şartlar kötüydü. Kurtarma ekibi olarak yanımıza ilk olarak Ege Üniversitesi'nden 4 genç geldi. Onlar bizi sabah 05.00'te buldu. Onlarla beraber getirdikleri kahve çayla birlikte kendimize gelebildik." 

KULÜPLERE DİKKAT

Kurtulanlardan kadın eczacı Berna Dişçi de bugünü yeni hayatının ilk günü ilan ettiğini söyledi. Dişçi, "Hiç ölümü bu kadar ensemde hissetmemiştim. Hayata bakışım değişti. Dağa tekrar çıkacağım. Ama ben şunu öneriyorum. Bu dağcılık okulları veya dağcılıkla ilgili açılan birimlerin sertifikaları a b c gibi gruplara ayrılmalı. Dağda 10 dakikada şartlar değişti ve ölüyorduk. Herkese yetki verilmesin. Çünkü buzda yürümek farklıdır, tırmanmak ayrıdır. Bizim gibi böyle trekking, ağır trekking, yüksek trekking gibi ciddi bir durum varsa ona göre yöneticiler ve rehberlerin olması gerekir. Her kulübe izin verilmemeli" dedi. 

BİRBİRLERİNE SARILDILAR

Kurtarılan dağcılardan İbrahim Bedir, yaşadıklarını anlatırken, "Zirve inişinde tipi kar birden bastırınca görüş mesafesi 1 metreye düştü. 1 metreye düşünce inemedik, kayaların arasında kendimizi muhafaza ettik, pançoları üstümüze örttük. Hiç durmadık hep hareket halindeydik. Sarılarak vücut ısısıyla ayakta kalmayı başardık. Çok kötüydü hayatımın dönüm noktasıydı. Çok zordu Allah kimseye yaşatmasın. 15 saat falan yukarda kaldık. Durmadık yerimizde zıpladık, birbirimize sarıldık. Tipiden korunduk, öyle bir mücadele verdik. Zaman zaman umutsuzluğa kapıldık" dedi. 

Kurtarılan dağcılardan bazıları da psikolojilerinin bozulduğunu bir süre dağa çıkmayı düşünmediklerini anlattı. 



BİR YILLIK KULÜP

Bu arada pazar günkü organizasyonu düzenleyen Mevsim Dağcılık Kulübü'nin diğer kulüplerden ayrılanlar tarafından bir yıl önce kurulduğu, kulübün birinci yıldönüme nedeniyle Bozdağ'a 54 kişilik bir organizasyon düzenlendiği öğrenildi. Dağa tırmanan 33 kişinin belirli noktalardan geri dönerken 19 kişilip grubun zirveye devam ettiği belirtildi. Kulüp üyelerinden Oğuz Uztan, "Kesinlikle kulübün burada sorumlu olduğuna inanmıyorum. Biz başka bir gruptaydık ve tipiden beş dakika önce geri dönüp kurtulduk. Diğer arkadaşlarımız ise ani bastıran sis ve tipi nedeniyle yollarını kaybetmiş" dedi. Bölgede kurtarma faliyetine katılan AKUT yöneticileri de denetimlerin arttırılması gerektiğini hava koşullarının valiliğin sitesinden duyurulmasını hatta dağcıların üzerinde bulunması gereken koruyucu malzemelerin tek tek isimlerini yazılmasını istedi. 

EGE'NİN EN YÜKSEK İKİNCİ ZİRVESİ

Bozdağlar Dağı'nın zirvelerinden biri olan Bozdağ, İzmir'in Ödemiş İlçesi'nde yer alır. Bozdağ, 2 bin 159 metreyle Ege Bölgesi'nin en yüksek ikinci tepesidir. Dağın zirvesine iki ayrı yol izlenerek ulaşılabilir. Birinci yol Ödemiş ilçesi üzerinden; diğer yol ise kış koşullarının ağır geçtiği yıllarda buzlanma nedeniyle kapanan kuzeydeki Manisa'nın Salihli üzerinden Bozdağ'a ulaşır.

REHBERİN SAĞLIK DURUMU İYİ

Bozdağ'da mahsur kalan 18 dağcıya rehberlik yapan 70 yaşındaki Şerif Ağlıç soğuktan en fazla etkilenen kişi oldu. Durumu diğerlerine göre daha kötü olan Ağlıç Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi'ne kaldırıldı. Tecrübeli rehber Ağlıç'ın sağlık durumunun iyi olduğu, kontrol amacıyla hastanede tutulduğu bildirildi. (DHA)