Ahmet Davutoğlu’nun konuşmasından satırbaşları
1968 kuşağının idealist anlayışını yaşayanımız da var 12 Eylül'ü aynı koğuşta geçirenimiz de var. O günlerce yıllarca özgürce doğan bir güneşi bir şafak vaktinde seyredebilmek için gün sayanlarımız da var.
Yeni ümitlerle birlikte doğanlar da var aynı yıllarda kıyafeti nedeniyle bütün geleceği kararanlar da var.
Ve nihayet 15 Temmuz'da hain bir çeteye karşı omuz omuza vermiş kahramanlar da var, düşüncelerini ifade etmekten dahi mahrum bırakılanlar, fikir ve bilim kurumlarının tasfiye edilişlerine şahitlik etmek zorunda kalanlar da var.
Üç nesil olarak bir arada buradayız. Farklı yaşlardayız ama hepimiz genciz genç kalacağız. Farklı inançlara mensup, farklı etnik kökenlerden gelen ancak bu aziz toprakları vatan bilen bir topluluğuz. Farklı kökenlerdeniz ama hepimiz eşit ve onurlu Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarıyız.
Arkadaşlarımızla birlikte tarihin ve milletimizin önündeyiz. Bütün baskılara ve oluşturulmaya çalışılan korku atmosferine rağmen ülkemize müreffeh bir gelecek çizmek için bir araya geldik.
Üç nesil olarak çok sancılar yaşadık çok acılar gördük ama nefrete değil sevgiye, korkuya değil ümide ayarlıyız. Geçmişe ağır yakmaya değil ortak bir gelecek kurmaya, yeni şeyler söylemeye geliyoruz.
Surat asmaya değil tebessüm etmeye geliyoruz. Gün bizi ayıran değil bizi birleştiren politikaları konuşma günüdür. Bizi birleştiren temel ilkelerimizi paylaşmak ve bir anlamda ahitleşmek istiyoruz.
Siyasetimizin temel felsefesi geleneğe bağlı özgürlükçülüktür. Geleneğe bağlılığımız statüko değil, özgürlükçülük anlayışımız gelenekten kopuş değildir.
Siyasetimizin temeli insan onurunu korumak ve yüceltmektir. İnsanı ihmal eden hiçbir devlet baki olamaz.