İzmir'deki Tarihi Kemeraltı Çarşısı'nda kalaycılık yapan Yaşar ve Aziz Bartık kardeşler, dedelerinden miras kalan mesleği geleceğe taşımak için çaba sarf ediyor.
Giridizade Süleymanağa Vakfı Palamut İş Hanı'nda yaklaşık 15 metrekare dükkanda faaliyet gösteren kalaycı kardeşler, bakır mutfak ürünleri kullanmaya devam eden restoran ve vatandaşlara hizmet veriyor.
Yaklaşık 1 asırdır kalaycılık yapan Bartık ailesinin son ustaları olan 46 yaşındaki Yaşar ve 42 yaşındaki Aziz Bartık kardeşler, ilkokulu bitirdikten sonra bakır kalaylamak için ocak başına oturdu.
Babaları Nazmi Usta'nın 83 yaşında vefat etmesinin ardından mesleği sürdüren Bartık kardeşler, bakıra olan ilginin giderek azalması ve kalaycılığa rağbet kalmamasına rağmen mesleklerini sürdürdü.
Dükkanda sabahın ilk saatlerinde işe başlayan kardeşler, akşam saatlerine kadar yaklaşık 60 dereceye kadar çıkan ocak başında ekmek paralarını çıkarmaya çalışıyor.
Günde yaklaşık 300 parça ürünün kalaylandığı dükkanda iki kardeşin en büyük yardımcısı ise Aziz Usta'nın oğlu Nazmi.
Dedesinin ismini taşıyan 13 yaşındaki Nazmi Bartık, hem babasının hem de amcasının dizinin dibinden ayrılmıyor. Kışın okula giden Nazmi, tatil günlerinde de ata mirası mesleği öğrenmek için eğitim görüyor.
Bakır, evlerden restoranlara taşındı
Yaşar Bartık, AA muhabirine, kalay ocağına 12 yaşında geçtiğini, 34 yıldır aynı yerde olduğunu söyledi.
İşin zorluğunun herkes tarafından bilindiğini dile getiren Bartık, son yıllarda daha sağlıklı ve lezzetli yemekler piştiği için bakır ürünlerin tercih edilmeye başlandığını ifade etti.
Bakırın özellikle restoranlarda tercih görmeye başladığına dikkati çeken Bartık, özellikle Güneydoğu mutfağına yönelik restoranlarda bakır ürünlerin vazgeçilmez hale geldiğini aktardı.
Bakır mutfak malzemelerinin satışında artış olmasına rağmen kalaycı ustasının yeterli olmadığına işaret eden Bartık, şunları kaydetti:
"Bakıra dönüş var ama kalaycı yok. Yetişen usta yok. Bizden sonra da yeğenim var. Dışarıdan kimse 'ben kalaycı olacağım' demez. Bizim işimiz basit değil. Herkes 'çocuğum okusun' diyor haklı olarak. Kula'dan Çeşme'ye kadar bizden başka kalaycı yok. İzmir'de 'kalaycılık yapıyorum' diyen de bize getiriyor zaten ürünü. Bundan 15-20 sene sonra da kalaycılık var olacak. Benim şüphem yok. Sadece işini düzgün yapanlar ayakta kalacak o da kesin. İşini iyi yapana her zaman ekmek var."
Bizim işimiz "hastalık"
Aziz Bartık ise oğlunun mesleğini devam ettirmesinden dolayı hem sevindiğini hem de üzüldüğünü belirtti.
Bütün ailenin kalaydan ekmek yediğine işaret eden Bartık, "Benim elimden gelse ben oğluma bu işi yaptırmam. Bizim işimiz hastalık. Kanser, siroz, astım. Ne ararsan bizde var. Bütün gün asidin içindeyiz. Ama evladım evine ekmek götürsün, elinde bir meslek olsun da isterim. Başka çaremiz yok." diye konuştu. (AA)