AK Parti İzmir Milletvekili İlknur Denizli ile İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı arasındaki gerginlik her geçen gün giderek artıyor. Denizli'nin açıklamalarını ciddiye almadığını dile getiren Kocaoğlu'nun yaptığı açıklamaların ardından Denizli'den de 2. perde cevaplar geldi.
Haberler / Yerel Politika
18 Eylül 2013 Çarşamba 11:44
PAYLAŞ
İZMİR- İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu'nun, AKP İzmir Milletvekili İlknur Denizli’nin, Katı Atık Bertaraf Tesisi’nin kurulması planlanan araziye ilişkin eleştirilerini “Kentinin değil sadece kendinin geleceğini düşünen bir siyasinin ayakları yere basmayan söylemleri” olarak şekillenen açıklamalarına karşılık veren Denizli bu söylemlerin bir şehrin belediye başkanına yakışmadığını dile getirdi. "İlknur Denizli'nin çöp çıkışına Kocaoğlu'ndan yanıt gecikmedi" haberi için tıklayınız...
İŞTE O AÇIKLAMA... Karaburun yarımadasının Özel Çevre Koruma Bölgesi ilan edilmesi için uğraşmış, çevre sorunlarına duyarlı milletvekili olarak Karşıyaka’da yapılması planlanan çöp tesisinin olumsuz çevresel etkileri üzerine yaptığım itirazlara karşılık Sayın Aziz Kocaoğlu’nun aşırı kişiselleştirilmiş ve siyasi nezaket sınırlarını zorlayan açıklamaları İzmir Büyükşehir Başkanı’na yakışmamıştır.
Sayın Aziz Kocaoğlu’na naçizane tavsiyem, yaklaşan yerel seçimlerin muhtemel stresli ortamını düşündüğümüzde “öfke kontrolü” üstüne çalışması. Aksi takdirde kendisinin yeniden CHP’den Büyükşehir Belediye Başkan adayı olmasını zora sokacak, 2011 genel seçimleri öncesi gördüğümüz “Havagazı Fabrikası Skandalı’nın” bir benzerini hem kendisine hem de partisine yaşatabilir.
İzmir Aziz Kocaoğlu’nun emeklilik Meşgalesi Değildir
Bu arada unutmayalım ki İzmir Aziz Kocaoğlu’nun emeklilik meşgalesi olmadığı gibi, İzmir’in kaynakları Aziz Kocaoğlu’nun şahsi serveti değildir. İzmir’in kaynaklarını kullanırken kamuoyu denetimini hazmetmeyi öğrenmesi gerekiyor.
İzmir’in gelecek on yıllarını etkileyecek çöp tesisinin kurulacağı yere ve izlenen yönteme ilişkin itirazlarımız bilimin ışığında, İzmirlilerin, Karşıyakalıların hakkını korumak için yapılmış açıklamalardır.
Kendi adıma Karşıyaka’ya yapılması planlanan katı atık değerlendirme ve bertaraf tesisi konusunda itirazlarım yeni olmadığı gibi, çöp tesisi olarak tespit edilen yerin çevresel açıdan yanlış olduğunu söyleyen bilim çevrelerinin hazırladığı bir çalışma da bulunmaktadır.
ODTÜ ve Hacettepe’nin Hazırladığı Rapor Tesisin Yerinin Uygun Olmadığını Söylüyor
ODTÜ ve Hacettepe gibi ülkemizin en saygın üniversitelerinin bilim insanları tarafından 2013 Nisan ayında hazırlan raporun sonuç bölümünde “..yapılan değerlendirmeler Yamanlar bölgesinin İzmir İli için doğru bir katı atık deposu/işleme alanı olmayacağını göstermektedir.”
Bunları AK Parti milletvekili İlknur Denizli söylemiyor.
Kim söylüyo? Bilim insanları.
Sayın Aziz Kocaoğlu’nun kendisine CHP’li Karşıyaka Belediye Başkanı Cevat Durak tarafından iletilen raporu dikkatle okumadığı veya okuduysa da bilim insanlarının bu bölgenin çöp tesisi için uygun olmadığı yönündeki görüşlerini umursamadığı anlaşılıyor.
Hakim rüzgarların, başta Karşıyaka olmak üzere İzmir’de koku ve kanatlı istilasına yol açacağı, Karşıyaka’nın marka değerini düşürüp bölge insanlarının mülklerinde ciddi kayıplara yol açacağı görüşlerimin çok ötesinde bilimsel iddialar bu raporda var.
Özgün bir ekosisteme sahip Yamanlar’a çöp tesisi yapılmasının yanlış olduğunu söyleyen bilim insanları bu raporda ne diyorlar;
’· Yamanlar Bölgesi ekolojik değeri olan ve içinde doğal sit alanı ve İçme suyu havzası barındıran yerdir.
’· İzmir ili için hazırlanacak olan katı atık tesisinin şehrin aynı bölgesinde planlamak şehircilik uygulamalarıyla uyumsuzdur.
’· Yamanlar bölgesinde kurulacak katı atık tesisi İzmir Körfezine kadar ulaşan iki adet su havzasını etkileyecektir.
’· Bölge jeolojik duyarsızlıklar içermektedir.
Raporda bilim insanlarının yukarıda sadece birkaç maddesini alıntıladığım çok sayıda haklı itirazları, çekinceleri bulunmaktadır. İsteyenler titizlikle hazırlanmış raporu inceleyebilirler.
Büyükşehir belediye başkanının görevi bu kadar ciddi itirazlar varken kendi görüşünde inat etmek değil bilimin gereğini yapmaktır.
Çağdaş belediyeciliğin gereği kentin tamamını ilgilendiren konularda paydaşların katılımını sağlayacak süreçleri işletmek, kanalların çalışmasını sağlamaktır. Karşıyaka’ya yapılması düşünülen çöp tesisinde bu ilkeler göz ardı edilmiştir. Aziz Kocaoğlu, bırakın İzmirlileri, kendi partisine mensup belediye başkanının gelişmeleri basından öğrendiği iş yapma biçimini tercih etmiştir.
Karşıyaka’yı CHP’nin İnsafına Bırakmayacağız
CHP’liler 2011 seçimlerinde Karşıyaka’da elde ettikleri yüksek oy oranı sebebiyle bu işi parti içi bir mesele olarak algılıyor olabilirler. Ancak Aziz Kocaoğlu’na, CHP’de yerel seçim adaylık süreci sebebiyle ilgili kurum ve şahısların dikkatleri başka alanlara yoğunlaşmışken alelacele kapalı kapılar ardında çöp tesisi kurmaya heveslenmesinin yanlış olduğunu birinin söylemesi, kamuoyunu bilgilendirmesi gerekiyordu.
Aziz Kocaoğlu’nun Kamuoyunu Yanıltmasına Dur Demek Zorundayız
Bilinmelidir ki İzmir sahipsiz değil. İzmir’in geleceği CHP’nin keyfine, parti içi dinamiklerinin işleyişine bırakılamaz. Tam da bu noktada İzmir’in ve Karşıyaka’nın geleceğinin kararmaması için milletin vekili olarak konuşmak durumundaydım.
Aziz Kocaoğlu’nun anlattığı masala inanırsanız sanırsınız kendine has ekosisteme sahip bir doğal çevrenin yanı başına günde 4000ton ayrıştırılmamış çöpün taşınıp, depolanacağı bir tesis değil de bir tarafından ineklerin girip diğer taraftan sucukların çıktığı entegre et tesisi yapılacak.
Karşıyaka Bu muameleyi Hak Etmiyor
Aziz Kocaoğlu kendisinin seçildiği 2009 seçimlerinde en çok oy aldığı ilçelerden birisi olan Karşıyaka’ya böyle teşekkür ediyor olabilir. Hatta Karşıyaka’da çöp tesisi yapılmasına sesini çıkarmayanlar, aldırmayanlar da olabilir.
Ama ben bu işin peşini bırakmayacağım. Bütün İzmirlilere tek tek anlatmak zorunda kalsam da çöp tesisi için Karşıyaka uygun değildir diyeceğim. Sonuçta da Aziz Kocaoğlu bu kararından geri adım atmak zorunda kalacak. Çöp tesisi İzmir’in akciğeri olan Yamanlar Dağı’na yapılmayacak.
Bu haklı davada yaşadığı kenti seven, çağdaş kent bilincine sahip İzmirlilerin yanımda olacağı biliyorum.
POLİTİKA
Sayfa başına git
