Manisa'nın Saruhanlı ilçesinde meydana gelen 5.5 büyüklüğündeki deprem, İzmir ve çevresinde paniğe neden oldu. Elazığ, Malatya depremlerinin ardından Van ve bugün de Manisa'da meydana gelen depremin bazı gerçeklerle karşı karşıya bıraktığını ifade eden mimar Vahap Yılmaz, İzmir'in fay hatları üzerinde olan bir şehir olduğuna dikkat çekerek. kentteki konutların depreme dayanıklılığı konusunda uyarılarda bulundu. Yaklaşık 5 büyüklüğündeki depremlerin kaygı verici olduğunu anlatan Yılmaz, "Bu sarsıntılar 5.5 ve 6 büyüklüğündeki depremleri de tetikleyecek niteliktedir. 2013 kentsel dönüşüm yasasından sonra birçok ilçelerde tespitler yapıldı. Bu tespitler İzmir ve ilçelerinin yaklaşık yüzde 80'inin yapı stokunda çok ciddi anlamda risk olduğunu gösterdi. Kentsel dönüşüm yasasıyla beraber belki bunun yüzde 2 ya da 3'ü iyileştirilebildi. Demek ki çok ciddi bir yapı stoğuyla karşı karşıyayız" dedi.
İzmir'deki yapı stokunun deprem yönetmeliğine göre yenilenmesi gerektiğini söyleyen Yılmaz, şöyle devam etti:
"Vatandaşlara pandemi nedeniyle 'evde kalın' diyoruz. Ama bizim için önemli olan güvenli evde kalmamız. Bu çok daha önemli. Güvenli evde kalmamız için de herkesin konuya biraz daha can güvenliği açısından bakması gerektiğini düşünüyorum. Önce can, sonra ekonomik tedbir. İlgili kurumların, özellikle belediyelerin bu anlamda çalışma yapmaları gerekiyor. İnsanları uzlaştırıcı pozisyonlara getirip bir an önce yapılarını yenileştirmeleriyle ilgili çalışmalara başlamaları gerektiğini düşünüyorum. Bunu yapan birkaç belediye var, hepsinin yapması gerekiyor. Yapı stoklarının tespitini yapıp riskli binalarla ilgili yaptırımları ilgili kurumlara bildirmeleri gerekir" dedi
HIZLI DÖNÜŞÜM İHTİYACI
Mevcut yapıların yıkılıp yeniden yapılması gerektiğine dikkat çeken Vahap Yılmaz, hızlıca dönüşümün hayata geçirilmesini önerdi. Deprem yönetmeliği çerçevesinde yapılan inşaatlarda bir sorun bulunmadığını dile getiren Yılmaz, "Yıllar önce inşa edilenlerin homojen bir yapıda yapılmaması, deprem zemin etütlerinin doğru yapılmamış olması, yıllar sonra ekonomik ömrünü tamamlamış olması bu binaların yıkılması gerektiğini gösteriyor. Daha önce yapılan tespitlerde ciddi sorunlarla karşı karşıya kalındı. Binaların beton dozajında sıkıntılar olduğu ortaya çıktı. Çatlak duvarlar nedeniyle ömrünü tamamlamış binalar var. Vatandaşların bir araya gelerek hızlıca dönüşüme sıcak bakmaları gerekiyor. Çünkü bu hayat meselesidir" diye konuştu