Oran şunları söyledi;
"Popülaritesini ve toplumsal etkinliğini kaybeden bazı isimlerin ülkedeki sorunları görmezden gelerek otoritenin dümen suyunda yüzüp, nemalanma gayretinde olduklarını ifade ederek; “Tribünlerde seslendirilen tezahüratların ve marşların, geleceğe dair endişeleri tırmanmış bir toplumun sesini duyurma gayreti olduğunu görmezden gelmek aymazlıktır.
Geçim sıkıntısıyla boğuşan, her gün gelen şehit haberleriyle sarsılan, medyası susturulmuş, eleştiri hakları bastırılmış milyonlarca kişi tribünlerde sesini duyurmaya çalışmaktadır. Üstelik, onlarca yıldır kurucu ve kurtarıcı ideolojinin simgesi olan İzmir Marşı’nın tribünlerde gururla seslendirilmesinden rahatsız olmak, demokrasiden rahatsız olmaktır, milli değerlerden rahatsız olmaktır” dedi.
KOMİK DURUMA DÜŞMÜŞTÜR
Spora siyasetin karışmamasının ancak siyasetin spordan elini çekmesiyle mümkün olabileceğini belirten Oran; “Eski bir futbolcu olarak, daha bir kaç ay önce sosyal medyada, ‘Evet’ kampanyası başlatan ‘Şeytan’ Rıdvan bugün İzmir Marşı’ndan rahatsız olup, spora siyasetin karışmamasını öğütleyerek komik duruma düşmüştür. Futbolun toplumsal gücünü bilenlerin kapalı kapılar ardında spora nasıl siyaset bulaştırdıklarını kendisi gayet iyi bilir.
KIRPTIĞI ‘BÜYÜKLERİNE’ TAVSİYEM
Laik demokratik Türkiye Cumhuriyeti’ne, Atatürk devrimlerine sahip çıkan İzmir’in nasıl ve neden stadyumsuz bırakıldığını da bilir. Yeteneği ve futbol zekasıyla edindiği itibarını bugün kişisel çıkarlar peşinde hızla tüketmektedir. Rıdvan Dilmen’e ve yaptığı siyasi açıklamalarla göz kırptığı ‘büyüklerine’ tavsiyem küçük hesaplarını bırakıp, ‘Mustafa Kemal’in Askerleri’ne kulak vermeleridir. Gerçek hayat sırça köşklerden, kaçak saraylardan gördüklerine benzemez. Tribünün sesi Türkiye’nin sesidir. Siz duymazdan geldikçe desibeli yükselir.” şekinde konuştu.