ESİAD, anayasa değişikliği teklifinde yer alan 18 madde ve değişikliğin sonuçlarıyla ilgili getirilen eleştiriler konusunda üyelerini bilgilendirmek üzere bir toplantı düzenledi. ESİAD üyesi Avukat Yücel Öztürk'ün konuşmacı olduğu toplantıya, ESİAD Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Güçlü'nün yanı sıra çok sayıda dernek üyesi katıldı. Toplantının açılış konuşmasını yapan Başkan Güçlü, 16 Nisan tarihinde gerçekleştirilecek referandumun çok hayati bir öneme sahip olduğunu belirterek, "Ülkemizin geleceğini, yapısını, dengeleri doğrudan etkileyecek önemli bir referandum. Son 3-4 yılda çok sefer seçim ve sandığa gidecek vesilelerimiz oldu. Biraz daha geriye gidersek 2010 referandumunu da buna dahil edebiliriz; cumhurbaşkanlığı seçimi, yerel seçimler, 2 defa genel seçim. Her defa hayati diyebileceğimiz durumlarla karşı karşıya geliyoruz. Bu sefer kısa vadeli değil uzun vadeli gelecek meselesini oylayacağız. Anayasa değişikliği tartışmaları süresince şöyle bir özellik dikkat çekiyor, teknik olarak madde değişikliklerini konuşmaktan çok, kanaatlerimize göre konuşuyor, pozisyon alıyoruz. Belki de o teknik durumları hiç dikkate almıyoruz. Kanaatlerin öne çıktığı bir süreç yaşıyoruz. İşin teknik yanı, bu maddeler, bunların ifade ettiği anlam, birbirleriyle bağı ve bütünü bakımından teknik bilgilendirmeye ve değerlendirmeye ihtiyacımız var" dedi.
"POPÇULARIN TAKIM TUTAR GİBİ 'EVET', 'HAYIR' DEDİKLERİNİ GÖRÜYORUZ"
ESİAD üyesi Avukat Yücel Öztürk, referandum öncesi süreçte, değişiklik teklifi ile ilgili gerçekleşen tartışmaların kulaktan dolma bilgilerle sürdürüldüğünü, değişikliğin özünde ne olduğu ya da maddelerin içerinin konuşulmadığını fark ettiğini söyledi. Konuyu internette araştırdığını ancak içerik konusunda bir bilgiye ulaşamadığını belirten Öztürk, "Referandum kararının yayınlandığı Resmi Gazete sayısını dahi güçlükle buldum diyebilirim. Esasında tartışılması gereken şeylerin tartışılmadığını fark ettim. Bir yazarın 'Anayasa hukukçuları nerede, popçular konuşuyorlar' diye bir sözü var. Anayasa hukukçularının bu konuda yorum yapmadıklarını, popçuların takım tutar gibi 'Evet', 'Hayır' dediklerini görüyoruz. Burada amacımız 'Evet' ya da 'Hayır'ı tartışmak ya da yön vermek değil, benim dahil önüme bir metin halinde gelmeyen maddelerin ne olduğunu anlayıp karar vermek" diye konuştu.
ELEŞTİRİLERE DİKKAT ÇEKTİ
Değişiklik teklifinde bulunan 18 maddeyi okuyan Öztürk, belirtilen hususlarla ilgili eleştirileri de değerlendirdi. Ağırlıklı olarak cumhurbaşkanlığı ve cumhurbaşkanının yetkileri ile ilgili eleştiriler getirildiğini söyleyen Öztürk, şöyle konuştu:
"Kuvvetler ayrılığı ve güçler birliğinin ortadan kalktığı görüşü hakim. ABD başkanlık sistemi ile yönetiliyor gibi bir imaj yaratsa da bu sisteme uymuyor. Avrupa'da yok. Brezilya, Arjantin ve Güney Amerika'da gelişmekte olan ya da geri kalmış ülkelerde olduğunu söyleyebiliriz. Yasa yürütme ve yargının birbirini denetlediği kuvvetler ayrılığının ortadan kalkarak güçler birliğinin oluştuğu, tek adamın getirildiği eleştirisi yapılıyor. Cumhurbaşkanı'nın partili olması da tarafsızlık ilkesinin ortadan kaldıracağı söyleniyor. Yargıda tarafsızlığın ortadan kalkacağı eleştirisi söz konusu. Cumhurbaşkanının azli ve yasal soruşturması neredeyse yargılanamaz hale gelmesi eleştirisi var. Bu sistemin demokratik, çağdaş, hukuk devletlerinde olumlu örnekleri olsa da Ortadoğu ve Afrika ülkelerinde olumlu örneklerinin bulunmadığı görülüyor. Demokratik, hukuk devletinden uzaklaşarak tek kişi yönetimine gidileceği eleştirileri var. 5 yıl süreyle taraflı ve partili cumhurbaşkanın seçilmesinin olumsuz etkileri olacağı, başbakan olmadığı gibi bakanların da etkisiz olacağı eleştirisi var." (DHA)