ŞİLAN KOCADAĞ/EGEPOSTASI- Resmi Gazete’de Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın imzasıyla yayınlanan kararla, İzmir’in en köklü üniversitelerinden biri olan Ege Üniversitesi’nin yeni rektörü belli oldu.
Yapılan atama ise tepkilere neden oldu. Tarikatlarla bağlantıları olduğu bilinen İlim Yayma Cemiyeti’nin İzmir Şube Başkanı Prof. Dr. Musa Alcı Ege Üniversitesi’nin yeni rektörü oldu.
Egeli öğrenciler ise atamaya tepki göstererek protesto gerçekleştirdi. Öğrenciler tarafından, “Şeriatçı rektör istemiyoruz”, “Musa Ege’ye rektör olamaz!” sloganları atıldı.
“KADINLAR KAMPÜSTE GÜVENDE HİSSETMİYOR!”
Egeli öğrenciler tarafından yapılan açıklamada, “Adı her türlü gerici zihniyetle, tarikat ve cemaatlerle yan yana geçen Musa Alcı’nın bu üniversiteye rektör olmasını kabul etmiyoruz. Ege Üniversitesine yapılan bu atama nedeniyle kadınlar bu kampüste güvende hissetmiyor! Çünkü tacizin aklandığı, tecavüzün üstünün kapatıldığı, çocuk istismarının normal sayıldığı cemaatlerde başkanlık yapmış bir rektörün olduğu kampüste kadınlar güvende hissedemez. Atadığınız, adı her türlü gericiliğe ve yolsuzluğa karışmış kayyum rektörünüzü kabul etmiyoruz. Bilal Erdoğan’ın başkanlığını yaptığı ve Musa Alcı’nın da İzmir İl Şube Başkanlığı faaliyetlerini yürüttüğü İlim Yayma Vakfı’nın kampüslere sokmaya çalıştığı bu gerici politikalara da zihniyete de yabancı değiliz” ifadeleri kullanıldı.
“GERİCİLİĞE, KARANLIĞA KARŞI BURAYIZ!”
“Ege Üniversitesi’ni tarikatların, cemaatlerin arka bahçesine çevirebileceğini sananlar; 19 Mart’ta meydanları dolduranların, binler olup bu kampüste yankılanan sloganları unutuyor” ifadeleri ile atamaya tepki gösteren öğrenciler, “Her 25 Kasım’da, her 8 Mart’ta sesini birleştiren kadınların bu çürümeye karşı direneceğini sananlar çok yanılıyor! Ege Üniversitesi’nde nitelikli, bilimsel ve özgür eğitim diye direten, bir adım dahi geri atmayacak öğrenciler olduğunu unutuyorlar! Bütün Ege Üniversitesi öğrencilerine açık çağrımızdır. Bu kampüste yalnız değilsin. Gericiliğe, karanlığa karşı arkadaşların burada! Artık umutsuzluk, çaresizlik, korku vakti değil. Elimizdeki her hakkı, her imkânı elbirliğiyle korurken vakit oturup izleme vakti değil. Aramıza kaldı, mücadeleyi hep birlikte büyütelim!” ifadelerine yer verdiler.
POLİTİKA
Sayfa başına git
