Ege Postası
Geri

Enerjiyi çevreye tercih ettiler: Yarımada'ya bakanlıktan vize yok

İzmir'in tarihi, doğal ve ekolojik güzellikleri ile ön plana çıkan Karaburun Yarımadası'nın hayalleri Ankara'da kabul görmedi. 2013 yılında hazırlanan ve bölgenin Özel Çevre Koruma Alanı ilan edilmesini öngören rapora bir türlü vize çıkmadı. Tüm resmi kurumların olumlu görüş sunduğu rapora iki yıldır onay vermeyen Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı, bunu yerine yarımadanın üçte ikisini enerji yatırımlarına açtı. Yarımada'da enerjiyi çevreye tercih ettiler
Enerjiyi çevreye tercih ettiler: Yarımada'ya bakanlıktan vize yok
Haberler / İzmir
8 Temmuz 2015 Çarşamba 12:44
PAYLAŞ 
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
ERMAN ŞENTÜRK/HABER SERVİSİ- Karaburun halkının Yarımada'nın dört bir yanını saran RES'ler, balık çiftlikleri ve taş ocaklarına karşı sürdürdüğü çevre isyanına ve taleplerine Ankara kulak tıkadı. Enerji Bakanlığı'nın iki yılı aşkın süredir imza bekleyen ÖÇKA (Özel Çevre Koruma Alanı) raporunu veto etmesi karşısında tepkiler çığ gibi artmaya devam ediyor.

KARABURUN GELMEYEN ONAYIN KURBANI OLDU!

İzmir'in ekolojik tarım, hayvancılık, tarihi değerleri ve turizm potansiyeli ile ön plana çıkan ilçesi Karaburun'un ÖÇKA (Özel Çevre Koruma Alanı) ilan edilmesi için 2013 yılında hazırlanan “Karaburun Yarımadası” Öneri Özel Çevre Koruma Bölgesi İnceleme ve İlan Gerekçe Raporu Ankara'da bürokrasiye kurban gitti. iki yıl önce sivil toplum örgütleri, meslek odaları, bilim kuruluşları, ilçe halkı ve yerel yönetimin katkılarıyla Karaburun’u değil Körfez’in doğasını da kurtaracak 87 hektarlık alanı kapsayan bir koruma planı hazırlandı. Buna göre Karaburun halkının ve faaliyet gösteren sivil toplum örgütlerinin taleplerini dikkate alan Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, kara ve denizden 87 hektarlık bir alan için koruma planı yayınlamaya hazırlanırken, bir başka şok yaşandı. Karaburun'un yanı sıra, Urla sınırındaki 15 köyü de koruma altına alacak plan bir diğer bakanlık tarafından veto edildi.

ENERJİ TESİSLERİNE VİZE, KORUMA PLANINA VETO

Karaburun'un Özel Çevre Koruma Bölgesi ilan edilmesi halinde, İzmir'in ve Ege Bölgesi'nin en önemli yeşil dokusuna sahip olan ilçede, yeni balık çiftlikleri kurulamayacak, rüzgar ve elektrik santralleri ile taş ocakları da ancak koruma alanı dışında faaliyet gösterebilecekti. Mevcut tesislerin ise yeniden kontrolden geçirilmesi ve çevresel açıdan sakıncalı bulunmaları halinde kapatılmasını öngören değişiklik kapsamında, önceden kurulan ve hala aktif olan mevzuata uygun tesisler ise kapsam dışında kalacaktı. Karaburun Belediyesi'nin aldığı meclis kararı ile Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’na gönderilen raporla Yarımada’nın koruma kullanma dengesinin gözetilirken, alanın bütünsel bir yaklaşımla korunması talep ediliyordu.

ANKARA TALEPLERİ GÖRMEZDEN GELDİ

Ancak resmi kurumların görüşüne sunulan rapor, aradan geçen zamanda bürokrasi kanadında büyük ölçüde kabul edilirken, söz konusu çalışma Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı tarafından vetoyla karşılık buldu. Yarımada'nın taleplerini görmezden gelen ve rapora dair muhalefet şerhinden vazgeçmeyen bakanlığın bu ısrarı sonrasında halkın çilesi de katlanarak arttı.

HALKIN İSYANI KATLANARAK ARTTI

Ege Bölgesi’nde kıyısal yapılaşmadan korunmuş en uzun kıyı alanlarından biri olan Karaburun Yarımadası'nda büyük ölçüde sit alanları kapsamındaki birçok bölgede ÇED raporuna dahi gerek görülmeden rüzgar enerji santrallerine çeşitli izinler verdi. Diğer yandan, adeta enerji tarlasına dönen yarımadanın üçte ikisini saran RES'lere karşı aralıksız mücadele eden halkın çevreci isyanı yargıya taşınırken, ilçe bir darbe de denizde ve kıyı alanlarında aldı. Türkiye çapında gerçekleşen balık üretiminin dörtte birini karşılayan Karaburun'da tıpkı RES'lerde olduğu gibi sayısız tesise ardı ardına izinler verildi ve bölgenin kıyıları da balık çiftlikleri ile çevrildi. Çevre koruma raporu için on binlerce imza toplayan ve enerji tesislerine verilen vizeler karşında üst üste yargı zaferleri ile ayrılan halkın bu isyanı Ankara tarafından görmezden gelinirken, başta çevreci kurumlar ve sivil toplum örgütleri olmak üzere, söz konusu çevre mücadelesine çeşitli Avrupa ülkelerinden gelen destekler de katlanarak arttı. 



TAŞ OCAKLARI, BALIK ÇİFTLİKLERİ VE RES'LERE ÖNCELİK 

Çevre Koruma Planı kapsamında Karaburun'da Mordoğan'ın Bozköy, Tepeboz, Hasseki, Sarpıncık, Parlak, Salman, Küçükbahçe, Yaylaköy, Saip, Ambarseki, İnecik, Kösedere, Eğlen Hoca köyleri ile Urla'nın Balıklıova yöresi için özel tedbirler alınması öngörülüyordu. Karadaki alanların yanı sıra, denizdeki koruma bölgesini Foça'ya kadar uzatacak koruma çemberi körfezi de sarmıştı. Resmi görüşlerin tamamlanmasının ardından onaya sunulacak plan bakanlıktan gelen olumsuz görüş nedeniyle rafa kaldırıldı.

DEVLET, DEVLETE KARŞI!

Öte yandan, Enerji Bakanlığı'nın vetosuna karşın, Tarım Bakanlığı ve diğer devlet kurumları bölgede tarım ve hayvancılık gibi üretim faaliyetlerine yönelik teşviklerde bulunmaya desteklerini sunmaya devam etti. Devlet bölgeye yönelik teşvik sunarken, bir başka kurumun üretim alanlarını tehlikeye atacak enerji lisanları vermesi ve yatırımcının önünü açması halk tarafından da şaşkınlıkla karşılandı. Ortalama ömrü 20-30 yıl arasında değişen enerji santrallerini hızla artması sonrasında Dünya Doğa Vakfı (WWF) yarımadanın korunması için bir rapor hazırlarken, bölgenin enerji yatırımlarına kapatılması ve korunmaya alınması yönünde görüş sunmuştu.

YORUM EKLE

Yorumunuz gönderildi
Yorumunuz editör incelemesinden sonra yayınlanacaktır

YORUMLAR


   Bu haber henüz yorumlanmamış...

DİĞER HABERLER

Sayfa başına gitSayfa başına git
Facebook Twitter Instagram Youtube
POLİTİKA YEREL POLİTİKA GÜNCEL İZMİR EGE 3. SAYFA YAZARLAR FOTO GALERİ VİDEO GALERİ SPOR YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ DÜNYA KÜLTÜR - SANAT GENEL MAGAZİN SEÇİM
Masaüstü Görünümü
İletişim
Künye
Copyright © 2024 Ege Postası