İZMİR- CHP İzmir İl Başkanı Ali Engin 24 Kas ım Öğretmenler Günü mesajında şu görüşlere yer verdi.
24 Kasım Öğretmenler Günü kutlu olsun…
Bu günü Cumhuriyet tarihimizin eğitim ve öğretim alanında belki de en sorunlu döneminde, “ her şeye rağmen” kutluyoruz.
Bu kutlamayı bir başarıdan ziyade sorunlara dikkat çekmek için yaptığımızı bilgilerinize sunmak isteriz. Öncelikle, 27.9.2012 tarihinde görevi başında bir öğrencisi tarafından bıçaklanarak yaşamını yitiren Rabia Sevilay Durukan öğretmeni anmak ve tüm uyarılara rağmen bu konuda zamanında gereken tedbiri almayan, tüm sorumluları kınıyoruz. Görevi başında öldürülen Sevilay öğretmenin şehit olarak anılmasından daha doğal ne olabilir'
Bugün öğretmenlerimizin kimi ücretli, kimi sözleşmeli, kimi de kadrolu olarak görev yapmaktadır. Böylesine bir garabet devam ederken binlerce öğretmen de atanamamaktan yakınmaktadır. Bir yanda eğitim ve öğretim gereksinimi duyan On binlerce öğrencimiz, gencimiz varken bir yanda da atanmayı bekleyen ama sesini duyurmakta zorluk çeken öğretmenlerimizin olması, AKP iktidarının beceriksizliğinin en güzel örneklerinden birisidir..
Öğretmenlerimizin zor koşullarda hizmet sunduğunu biliyoruz:
Van depreminde yaşamının henüz baharındayken ölenler bizim öğretmenlerimizdir;
Can güvenliğinden mahrum biçimde hizmet sunarken terör örgütü tarafından kaçırılan, sonra da yargılananlar bizim öğretmenlerimizdir;
Teröre kurban giden bizim öğretmenlerimizdir;
Karda, kışta, soğukta çalışan, kapısı, penceresi kapanmayan, sobası olmayan, çatısı akan binalarda hizmet vermeye çalışan, öğrencilerine bir kelime öğretmek için bedeninden, ruh sağlığından fedakarlık yapan, elleri öpülesi insanlar bizim öğretmenlerimizdir;
Türkiye genelinde öğretmen başına düşen öğrenci sayısı çok önemli diğer bir sorundur.
Hala tezekle ısıtılan sınıflar vardır ve birleştirilmiş sınıf uygulaması devam etmektedir.
Çalışma saatleri çok fazladır. OECD ülkelerinde öğretmenlerin yıllık çalışma saatleri 1.652 saatken, Türkiye’de bu süre 1.840 saattir. Tüm bunlara rağmen aldıkları ücret çok düşüktür. Hatta, dershane öğretmenleri arasında asgari ücretle çalışanlar bile vardır. Birçoğunun sosyal güvenceleri yoktur ve sendikalı olamazlar.
10 yıllık AKP iktidarı, piyasacı ve özelleştirmeyi temel alan eğitim politikaları ile eğitimi ve eğitim sistemini içinden çıkılması güç bir duruma sürüklemiştir.
AKP bu süreci, bir taraftan yoğun siyasi kadrolaşma çabalarıyla yürütürken, diğer yandan da demokratik, laik, Cumhuriyet değerlerine sahip çıkan talepleri göz ardı etmiştir.
“4+4+4” olarak adlandırılan yasal düzenleme de beraberinde birçok sorun getirmiştir: Sekiz yıllık temel eğitim bu yasayla dilimlenmiştir. Bu nedenle okulları kapatılan, başka okullara dönüştürülen öğrencilerimiz ve aileleri hala sıkıntıdadır. Bu sıkıntıya bir de okula yeni başlayan çocuklarımızın yaşadığı sorunlar eklenmiştir. Yasa hazırlanırken böylesine önemli bir konuda ülkemizde hiçbir ön tartışma, araştırma yapılmamıştır. Yasayı onaylayan vekiller bile içeriğinden habersiz bırakılmıştır. Eğitimciler, üniversiteler, pedagoglar, hekimler, psikologlar, aileler toptan dışlanmış ve tek bir ön değerlendirme yapılmamıştır. Öyle ki mecliste bu konuda görüş beyan etmek isteyen vekiller bile engellenmiştir.
Sevgili Öğretmenlerimiz,
Sorunlarınızın dağlar kadar olduğunu görüyoruz. Biliyoruz ki hiçbiri çözümsüz değildir. CHP iktidarında başta sizin ve sevgili öğrencilerimizin hak ettiği, çağdaş bir eğitim sistemini ve çağdaş Türkiye’yi birlikte kuracağız. Mustafa Kemal Atatürk’ün dediği gibi “Öğretmenler kurtuluşumuzun öncüleridir”.