Erdoğan: Ellerinde cep telefonu olamaz
Başbakan Erdoğan, isim vermeden paralel yapı operasyonunda gözaltına alınan zanlıları ziyaret eden milletvekili Hakan Şükür’ü eleştirdi. Erdoğan, "Zanlıların elinde cep telefonu gördüm, bu olamaz" dedi.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Ramazan Bayramı namazını Fatih Camisi’nde kıldı.
Başbakan Erdoğan, bayram namazının ardından gazetecilerin sorularını yanıtladı.
Ramazan Bayramı’nı kutlayan Erdoğan, şunları söyledi:
(Gazze’deki saldırı) Bu ramazanda bir hüzün yaşıyoruz. Filistin’de Suriye’de, Irak’ta çok ciddi sıkıntılar var. Müslüman kanı akıyor. Bunlar Hüznümüzün nedenidir.
İsrail, devamlı hava değiştiriyor. Hamas da doğrusu bunlara tabii inanmıyor. Diyor ki, 'hem ateşkes imzalayalım diyorsunuz, ateşkesi ilan ediyoruz'. Ateşkes ilan edildikten sonra tekrar İsrail bakıyorsunuz saldırılarını devam ettiriyor.
(Cumhurbaşkanlığı seçimi) 10 Ağustos’taki seçimin bir milat olmasını diliyorum.
(Sınırdaki çatışma) PKK mı, PYD m? Benim bildiğim PYD diye açıklandı. Bizden üç şehit olurken karşı taraftan 6 terörist etkisiz hale getirildi.
(Paralel yapıyla mücadele) Bu başlayan süreç, elde edilecek bilgiler çerçevesinde daha da yoğun bir şekilde devam edecektir. Buradan geriye adım atmak gibi bir şey sözkonusu değil. Bu, bizim ulusal güvenliğimizi tehdit eden bir çalışmaydı. Ulusal güvenliğimizi tehdide yönelik alınması gereken tedbirler nelerse bu tedbirler alınacak ve bu tehditi oluşturan unsurlara karşı da gerekli olan neyse, bu adım atılacaktır.
Yasa dinlemeden adalet sarayının içine girerek zanlılarla poz verdiler. 138. Madde çok açık ve net ortadadır. Siz hangi sıfatla olursa olsun yargı mensuplarını baskı altına alamazsınız. Cep telefonlarının olduğunu gördüm. Böyle bir şey olabilir mi, olamaz. Paralel güvenliğin elinde telefonlarının olması, buraya gidip poz vermesi neyin ne olduğu konusunda önemli.
(Başkonsolosluk personeli) "An be an orayla ilgili takibimiz devam ediyor. Ancak biz, oradaki bu kardeşlerimizi sağ salim kurtarmak için belli hassasiyetleri gözeterek, bunu devam ettiriyoruz. Eğer bu hassasiyetleri kaybedersek, bu kardeşlerimizin başına herhangi bir şey gelebilir. Hassasiyetimiz ondandır, gecikme ondandır. Atılması gereken son adım noktasında sabırlıyız.
(Türkmenlerin durumu) Suriye’deki Türkmenlere yardım ulaştırıyoruz.