Cumhurbaşkanı Erdoğan açıklamalarda bulundu.
Orman yangınları: 28 Temmuz'da başlayan yangın süreci, 9 günü aşmış vaziyette ve 44 ilimizde çıkan 208 orman yangının 196'sı kontrol altına alındı. 5 ilimizde 12 yangını kontrol altına alma çalışmaları devam ediyor. Tüm imkanlarımızı seferber etmiş durumdayız. Bu konuyla ilgili Azerbaycan'ı zikretmek durumundayım. İlham Aliyev kardeşimizle telefon görüşmesi yaptık. 600'ü aşkın yetişmiş itfaiyeci göndermiş durumdalar. Bunu artırabiliriz. 100 kadar itfaiyeci daha gelecek. 16 amfibik uçak çalışmalara devam ediyor. Ukrayna'dan gelen gece görüşlü olmanın ötesinde, gece söndürme kabiliyeti olan 5 helikopter var. Bunlar 24 saat çalışacak. 56 helikopter, 9 İHA, 850 arazöz, 150 iş makinesi çalışıyor. Termik santraldeki gelişmeler olumlu istikamette. 5 bin 350 personelle etkin mücadele ediyoruz. Yangın mahaline görevli olmayan alınmayacaktır. Bu işi bilmeyenlerle mücadele etmek başımızı başka sıkıntılar, yaralanmalar başımıza gelebilir. Onları oraya almayacağız.
Azerbaycan şu an itibarıyla 600’ü aşkın yetişmiş itfaiyeci göndermiş durumda. Bunu biraz daha da artırabiliriz diyorlar.
Yapılaşmaya açılacak iddiası: Yalan alanlar tekrar ağaçlandırılır ve başka amaçla kullanılamaz. Siyasetçilerin bazılarının ifade ettiği gibi buralarda inşaata açılacaktır gibi onayımın olduğu gibi asla böyle bir şey yok, yalandır. Kılıçdaroğlu'nun yalandan başka sıfatı yoktur. Muhalefet iktidara nasıl yardımcı oluruzu düşüneceğine, yangına nasıl körükle gideriz bunu yapıyorlar. Bir körük daha versen, ne yapıyorsun demez. Yeni ağaçlandırma bitki örtüsüyle uyumlu olacaktır. Her vatandaşımız için 3 fidan dikeceğiz. Toplam 252 milyon fidan dikeceğiz.
Help Turkey tepkisi: Türkiye'yi fakir fukara göstermek için "Help Turkey" diye bir kampanya başlattılar. Bizim söyleyeceğimiz tek şey "Güçlü Türkiye". Biz güçlüyüz. Dayanamadılar, sildiler. Türkiye'nin ABD'den yönetilecek, AB'den yönetilecek belli yönlerden dezenformasyonla bir terör estirmek, yalan terörü dediğim gibi halkımızı yalana esir etme gayreti içinde olanlar var. Biz onlara prim vermedik, vermeyeceğiz. Kobani'de bu millet büyük imtihan verdi, biz çözdük. Eğer Türkiye'de 4 milyon ağırlıklı olarak Arap ve Kürt mülteci varsa onlar bizim korumamız altındaysa, göçmenleri koruması altına alan Türkiye zayıf bir ülke değil. Finansmanı iyi yönettiği için alıyor, bundan sonra da finansı iyi yönetmek suretiyle bu tür adımları atacağız. Çünkü biz güçlü Türkiye'yiz. Darda olana elini uzatan bir ülkeyiz. 'Ne kadar Suriyeli varsa kovacağız' diyen bir iktidar olarak gelmedik. O Bay Kemal'in şahsiyetidir. Biz böyle bir şeyi asla söylemedik. (Habertürk)
POLİTİKA
Sayfa başına git
