AK Parti Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Rüşvet, irtikap, ihaleye fesat karıştırmak gibi nitelikli suçların işlendiğine dair yeterli suç şüphesine ulaşan savcılık makamı için kamu davası açmak bir tercih değil, yasal bir mecburiyettir" dedi.
Erdoğan, Beştepe Millet Kongre ve Kültür Merkezi'nde düzenlenen Adli Yargı Hakim ve Cumhuriyet Savcıları ile İdari Yargı Hakimleri Kura Töreni'nde konuştu.
Kadın ve erkek yargı mensuplarının sayısına ilişkin bilgi veren Erdoğan, "28. dönem Adli Yargı Hakim ve Cumhuriyet Savcıları ile 18. dönem İdari Yargı Hakimleri Kura Töreni münasebetiyle sizleri külliyemizde ağırlamaktan büyük bir memnuniyet duyuyorum. 25 bini aşkın hakim ve cumhuriyet savcımızın 9 bin 812'sinin kadın yargı mensuplarımızın olamasın dan ayrıca önemli buluyorum" diye konuştu.
"Başörtülü yargı mensuplarımız konusunda edep ve ahlak sınırlarını aşan hazımsızlıklara zaman zaman hepimiz şahit oluyoruz" diyen Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Akıl vicdan ve hukukla bağdaşmayan bu tepkileri sadece derin bir teessüf ve taaccüple takip ettiğimiz bilinmesini isterim. Türkiye bunları geride bırakmıştır. Türkiye kadınları hayatın dışına iten demokrasi ayıplarından kurtuldukça çok farklı atmosfer yakaladı.
ATANACAKLARA ADALET 'ÖNERİSİ'
Belki biraz zaman alacak belki biraz hazım problemi çekilecek ama özgürlüklerin herkese eşit uygulandığı yeni Türkiye’yi inşallah herkes kabullenecek. Kadınların kamu özel ayrımı olmadan hayatın farklı alanlarında onurluca yer almalarına herkes alışacak.
Büyük bir heyecanla kura çekimini bekleyen genç arkadaşlarıma birkaç hususu hatırlatmak istiyorum; Sevgili genç kardeşlerim sizler birazdan çekilecek kuralar neticesinde vazifelerinizi başlayacak memleketin her bir köşesinde adalet neferi olarak görev yapacaksınız. Maaşını alıp köşesine çekilen, mesaisi bitince arabasına binip evine dönen biri olarak değil adalet için adaletin tecellisi için vicdani hür aklı hür kalbi hür birer vatan evladı olarak çalışacaksınız.
Son aylarda yargı mensuplarımızı hedef alan hatta çoğu zaman tehdide varan sorumsuz bir üslubun siyasete hakim olduğu görülüyor. Bunun sebebi muhatap olunan iddiaların vehameti ve ciddiyetidir.
Her fırsatta hakim ve savcılara parmak sallayarak tehdit ve taciz ederek adalet sistemini felç etmeye çalışanların en büyük korkusu adalet önünde maskelerinin düşmesinden duydukları derin endişedir. Hukukun temel prensiplerinden biri şudur: Rüşvet, irtikap, ihaleye fesat karıştırmak gibi nitelikli suçların işlendiğine dair yeterli suç şüphesine ulaşan savcılık makamı için kamu davası açmak bir tercih değil, yasal bir mecburiyettir.
"YARGI MENSUPLARINI HEDEF GÖSTERMEKTEN VAZGEÇMELİDİR"
Her fırsatta yargıya parmak sallayanların öncelikle bu hukuk kaidesini öğrenmelerinin şart olduğuna inanıyorum. Yargıya 'siyasallaştı' ithamında bulunanlar aslında çirkin üsluplarıyla yargı mensuplarımızı tartışmaların içine çekerek yaregıya bizzat kendileri siyasallaştırıyorlar. Bunu son derece tehlikeli bulduğumu tehlikeli gördüğümü burada ifade etmek isterim.
Hukuk devletini korumak ve adalet idealini yaşatmak sadece yargı mensuplarının, hukuk insanlarının değil siyasetçi ve gazetecisiyle hepimizin müşterek görevidir. Kabahati sürekli başkalarında arayanlar, çıkarlarına dokunulduğunda üsluplarını kirletenler, artık yargıyı ve işini yapan yargı mensuplarını hedef göstermekten vazgeçmelidir."