Ergin: Çözüm süreci için gaflet ve çok iyimserlik havası uygun değil

Haberler / Politika

31 Ekim 2013 Perşembe 02:10

PAYLAŞ

Adalet Bakanı Sadullah Ergin, çözüm süreci ile ilgili olarak gaflet içerisinde olmanın ve çok iyimserlik havasının süreç için uygun olmadığını söyledi. Çözüm süreci sonlandığında Terörle Mücadele Kanunu’nu kaldıracaklarını belirten Ergin, “Şu anda KCK davaları dediğimiz zaman bunlar pirüpak davalar mıdı? O insanlara zulüm olsun diye yapılan soruşturmalar mıdı? Hiç kimse bunu savunmasın bana.” dedi.

TGRT Haber'de yapılan Ankara'nın Gündemi programının konuğu olan Adalet Bakanı Sadullah Ergin, gündeme dair açıklamalarda bulundu. Çözüm süreci ile ilgili konulara değinen Ergin, “Bu süreci kısmen sıkıntıya sokacak asayiş olayları yaşanıyor. Ancak gerçekten geçmişten bu yana gelmiş zor bir problemi çözmeye adaysınız. Bunun bugünden yarına bıçak kesilir gibi kesilmesini beklersek çok fazla aşırı iyimserlik olur. Bu süreçte son 11 aydır sivil toplum örgütleri ve iş dünyası örgütleri toplantı yaptılar. Bölgedeki insanlar bunun lezzetini almaya başladılar. Bütün bunlar bir arada yaşamayı pekiştiren unsurlar. Türkiye’nin buna ihtiyacı var. ifadelerini kullandı.

Çözüm süreci ile ilgili bazı sözleri de eleştiren Ergin, “Son 30 yıldır silahlı çatışma dönemini içeren bir problem var bu ülkede. Osmanlının son dönemlerinden başlamış ve Cumhuriyet tarihi boyunca sıkıntı olarak önümüzde hep olmuş bir problem bu. Onun için herkesin başını ellerinin arasına alarak düşünmesi lazım. Bu güne kadar çözüm diye önümüze ne getirdile? Tedbirler maalesef bu sorunu kronikleştirmekten öteye götürmemiştir. Şu ya da bu şekilde bunlara takılmadan gaflet içerisinde de olamadan, çok iyimserlik havası da uygun değil bu süreç için. Umutsuz, karamsar bakış da uygun değil. Biz bu süreci bitirmeliyiz.” şeklinde konuştu.

"HİÇ KİMSE BUNUN SAVUNMASINI YAPMASIN BANA"

Terörle Mücadele Kanunu ile ilgili eleştirilere de cevap veren Ergin şu ifadeleri kullandı: “Her pakette 3-5 maddesini değiştirdik Terörle Mücadele Yasası’nın. Ve son olarak şunu ifade ettik: 3 madde 2 madde uğraşmayalım, süreç netice alsın. TMK'yı tamamen kaldıralım. 2004’de Ceza Yasası yapılırken TMK yürüklükten kaldırılacak diye yapıldı. 2005’te ceza kanunu yürürlüğe girdiği aşamada terörde bir kıpırdama başladı. Terör hadiselerinin tekrar hareketlenmesinden kaynaklı TMK kaldırılamadı. İnşallah süreç netice alır, TMK yürürlükten kaldırılır. Terör tehdidi şu an devam mı ediyo? Şu anda çatışmasızlık süreci var ama hala süreç sonlanmış değil, hala silahlar bırakılmış ve normalleşme aşamasına geçilmiş değil. O aşamalara gelebilsek inşallah bu kanuna ihtiyaç kalmaz. Şu anda KCK davaları dediğimiz zaman bunlar pirüpak davalar mıdı? O insanlara zulüm olsun diye yapılan soruşturmalar mıdı? Hiç kimse bunu savunmasın bana. Bunlar belki ellerine silah alıp çatışmaya girmediler, bunu savunuyorlar. İnsanlara tehdit, şantaj, adam kaçırma alternatif yargılama yapma, insanlardan vergi adı altında para toplama gibi bunlar masum eylemler midi? Bölge insanının üzerine cebir ve baskı kullanarak onları bu şekilde farklı unsurlarla tehdit ederek illegal bir takım faaliyetler yapan unsurların serbest mi kalması gerekece? Bu tip eylemler varsa mevcut anayasa çerçevesinde soruşturulur. Eylemler karşısında yargılamalar icra edilir. Bu yargılamaların tutuklu olup olmaması konusunda bir takım tartışmalar var. Epeyce tahliyeler oldu, oluyor. Ama hala 700-800 tutuklu olduğunu düşünmüyorum. KCK üyelerine dönük herhangi bir uygulamamız yok.”