Olay, 21 Aralık'ta saat 18.00 sıralarında, Yalı Mahallesi 6434 Sokak'taki Sedat Kahraman Parkı'nda meydana geldi. İddiaya göre, bir tekstil firması çalışanı Gözde Karamus'un önü bir süredir işsiz olduğu öğrenilen boşanma aşamasındaki eşi Serdar Karamus, tarafından kesildi. İkili arasında çıkan tartışma kısa sürede büyüyüp kavgaya dönüştü.
Bir süre sonra Serdar Karamus yanındaki tabanca ile 3 el ateş edip, eşini sırtından ve başından vurdu. Karamus ardından aynı tabancayı bu defa kendi çenesinin altına dayayıp, bir kez daha tetiğe dokundu. Gözde Karamus ile Serdar Karamus, kanlar içerisinde yerde kaldı. Çevredekiler durumu, polis ve 112 Acil Sağlık ekiplerine bildirdi. Olay yerine gelen ambulansla özel bir hastaneye kaldırılan Gözde Karamus kurtarılamadı. Serdar Karamus ise ağır yaralı olarak Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi'ne kaldırıldı. Gözde Karamus, İzmir'de Sasalı Mezarlığı'nda toprağa verildi. Durumu ağır olan Serdar Karamus'un hastanedeki tedavisinin sürdüğü bildirildi.
"Evlenmelerinden 1 yıl sonra kızım şiddet görmeye başladı"
Gözde Karamus'un babası Yüksel ve annesi Gülhan Madi, acılarının ilk günkü gibi tazelediğini koruduğunu söyledi. Gözde Karamus'un TARİŞ'ten emekli Kıbrıs gazisi babası Yüksel Madi, kızının olaydan 3 yıl önce Serdar Karamus ile tanışıp evlendiklerini belirtip, "Başlangıçta biz, bu evliliği onaylamadık. Ancak, kızımın istemesi üzerine razı olduk" dedi. Kızının evlenmesinden 1 yıl sonra eşinden şiddet görmeye başladığını belirten iki çoçuk babası baba Madi, "Kızımı işkence boyutunda dövmeye başlamıştı. Kızımın üzerine çaydanlıktan sıcak su dökmüş. Bağlayıp, dövmüş. Dinlene dinlene dövmüş. Banyo yaparken çıplak yerlerine kabloyla vurmuş. Kaldıkları sitenin bahçesinde, herkesin gözü önünde darbetmiş. Kredi kartlarını, maaşını alıyormuş. Artık dayanamayınca kızım gelip, durumu bize anlattı. Geçen 8 Kasım'da boşanma davası açıldı" dedi.
Serdar Karamus'un, kızı ve kendilerini tehdit ettiğini de belirten Yüksel Madi, "Sık sık 'Birilerini de yakarım giderim' diyordu. Boşanma davası açılmasından sonra hakkında uzaklaştırma kararı çıkartıldı. Olaydan 20 gün önce iş yerinden çıkan kızımı takip edip, uzaklaştırma kararını ihlal etmiş. Kızımı öldüren bu caninin en ağır cezayı almasını istiyoruz. Canımız yandı. Kızımızı işe biz götürüp, getiriyorduk. Bir anlık boşluktan faydalanıp, planlayıp, tasarlayarak bu cinayeti işledi" diye konuştu.
"Parka ulaştığımda gözde yerde yatıyordu"
Gözde Karamus'un annesi Gülhan Madi ise olay günü yaşananları, "Kızım 17.00'de işten çıkacaktı. Normalde biz kendisine eşlik ediyorduk. Üst komşum 'Ben alırım işten abla' dedi. Kızımla öğle molasında konuşmuştuk. 'Sen istediklerimi hazırlayacaksın diye bugün yemek yemeyeceğim' dedi. İşten çıkmasına yakın birkaç kez aradım ama cevap vermedi. Fakat, babasını arayıp, 'Biz yoldayız' diye bilgi vermiş. Sonra 16.55'te beni aradı. 'Anne ben geldim, parkın oradayım' dedi. Dikkat etmesini söyledim. 'Kimse yok' dedi. Ne yaptığımı sordu. Yemekleri hazırladığımı, namaz kılacağımı söyledim. Ezanın okunmaya başladığını ve babası için tatlı aldığını söyledi. Bir anda kızım 'Anne Serdar burada çabuk aşağı in' dedi. Ben koştum. Hatta bu arada eşimi de uyandırmak için kendi zilimize bastım. Eşimin yanına gidip uyandırmaya vaktim yoktu. Evimiz zemin üstü 1'inci katta. Bu esnada 4 el silah sesi duydum. Parka ulaştığımda Gözde yerde yatıyordu" dedi. Gözü yaşlı anne Gülhan Madi, "Kanlar içinde gördüm kızımı. 'Gözde geldim, duyuyor musun' diye sordum ancak hiçbir ses vermedi'. Kızımın katiline en ağır cezanın verilmesini istiyorum. Adalet istiyorum" dedi. (T24HABER)