İzmir Cumhuriyet Başsavcılığınca yürütülen FETÖ/PDY soruşturması kapsamında gözaltına alınan M.İ, etkin pişmanlık hükümlerinden faydalanmak için itirafçı oldu.
M.İ, ifadesinde, eşinin GSM hattındaki interneti kullanarak örgütün şifreli haberleşme programı ByLock'u yükleyen FETÖ mensubunun adını emniyet mensuplarına söylememesi için çok sayıda tehdit aldığını anlattı.
Fakir bir ailenin çocuğu olduğundan evlenmeden önce iş bulmak için yurtta çalışmaya başladığını ancak buranın FETÖ ile bağlantılı olduğunu sonradan öğrendiğini savunan M.İ, eşiyle aynı gün gözaltına alındıklarını, kocasının 5 ay tutuklu kaldığını, kendisinin ise hamile olmasından dolayı adli kontrol şartıyla serbest bırakıldığını kaydetti.
Yurtta çalıştığı sırada tanıdığı "Neriman" kod adlı örgüt mensubunu bir gün evinde misafir ettiğini belirten itirafçı kadın, "Neriman"ın internet kotasının dolduğunu söyleyerek eşinin cep telefonuna bağlı interneti açmasını istediği, bu esnada yüklediği ByLock programını telefonu tamire götürdüğünde öğrendiğini öne sürdü.
İtirafçı M.İ, karakola gidip olup biteni anlatmaya karar verdiğinde Neriman'ın, "Karakola gidersen oradan çıkamazsın. Telefonun içindeki bilgiler sana ait, seninle alakalı şeyler, benimle alakalı hiçbir şey yok. Hiçbir şey ispat edemezsin. Karakola gidersen daha kötü şeyler olur, daha kötü şeyler yaşarsın." tehdidinde bulunduğunu iddia etti.
Bu olayın ardından yaşadığı eve tanımadığı ancak kendisini polis olarak tanıtan bir erkeğin geldiğine işaret eden M.İ, "Bu polis, 'Gözüm üstünüzde.' gibi şeyler söyledi. Korkudan sustum. Hiçbir şey söylemedim. Hatta o polise 'Eşimle denize gittik, telefon kayboldu.' dedim. Konu o şekilde kapandı, eşime bir şey söylemedim." ifadelerini kullandı.
FETÖ'cü polisler, örgüt üyesi kadını resmi araçla eve bırakmış
FETÖ ile ilişkisi olduğunu düşündüğü polislerin, kendisiyle irtibata geçmemesi için adresini değiştirdiğini beyan eden M.İ, kimliğinden gerçek ismini öğrendiği "Neriman" kod adlı örgüt üyesinin resmi polis aracıyla evine bırakıldığını anlattı.
Daha önce yaşadığı eve gelen polisin, yeni taşındığı eve de gelerek kendisini uyardığını ileri süren M.İ, polisin, "Hakkınızda arama kararı çıktı, bir yerlere gidin, nereye gidecekseniz gidin, bu evden kaybolun. Eğer sizi emniyete götürürlerse, hiçbir şekilde örgüt aleyhine konuşma." uyarısında bulunduğunu aktardı.
"Evdeki ocağın gazını açar, kızın ve annen ölür" tehdidi
Gözaltına alındığı sırada hamile olduğundan nezarette yaşadığı rahatsızlık nedeniyle gönderildiği hastanede yine aynı polisin yanına gelerek emniyette vereceği ifadesini de takip ettiklerini, dikkatlerin üzerinde olduğunu söyleyerek gözdağı verdiğine dikkati çeken M.İ, şunları kaydetti:
"Eşim tutuklandıktan sonra FETÖ'nün üzerimdeki baskısı daha da artı. Yanıma gelen örgüt mensubu, 'Biz avukatlarla her dosyayı takip ediyoruz. Bu ifaden güzel, eğer bunun aksine herhangi bir şey söylersen eşini cezaevinde rahatsız ederiz. Senin de rahatını bozarız. Evdeki ocağın gazını açar, kızın ve annen ölür.' gibi bir sürü tehditler aldım. Bunlar, 2018'in başında oldu." (AA)