İzmir 2. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmaya tutuklu sanık Yusuf Bekmezci ve avukatları katıldı.
Sanık Bekmezci, devletine ve milletine her zaman hizmet ettiğini ileri sürdü.
Son savunmasında, kendisine isnat edilen suçları işlemediğini savunan Bekmezci, “Eğitim işlerinin idari heyetinde bulundum. Kazakistan'da da okul açma işleriyle uğraştım” diyerek beraatini ve tahliyesini talep etti.
Sanığın avukatı ise müvekkilinin suçun vasıf ve mahiyetinden bihaber olduğunu savunarak, "Verdiğiniz beraat ya da cezayı da anlamayacaktır, alzaymır hastalığı vardır. Fetullah Gülen hakkında 'İnsani yönden severim ama yaptıklarını bilmem' demiştir. 15 Temmuz öncesi ve sonrasında yurt dışına kaçma imkanı vardı ama kaçmamıştır." dedi.
İddia makamı, önceki celsede mahkemeye sunduğu esas hakkında mütalaayı tekrarladı.
Mahkeme heyeti, sanığa "silahlı terör örgütü yöneticiliği" suçundan 17 yıl 4 ay hapis cezasına çarptırılmasına ve tutukluluk halinin devamına karar verdi.
Dava süreci
İzmir Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele ekipleri, 20 Ocak 2020'de Çiğli ilçesindeki lüks bir siteye yaptıkları operasyonda, örgütte sözde "kadim abi, irşatcı" olarak nitelendirilen FETÖ firarisi Yusuf Bekmezci ile ona bakıcılık ve korumalık yapan sözde örgüt yöneticisi Mehmet Fatih Arslan'ı gözaltına almıştı. Aynı operasyonda örgütün bir dönem sözde "Karşıyaka eyalet imamı" olan Akif Sarı da başka bir hücre evinde yakalamıştı.
Zanlılar, sevk edildikleri adliyede çıkarıldıkları mahkemece tutuklanmış, Bekmezci hakkında "anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs" suçundan dava açılmıştı. (AA)
POLİTİKA
Sayfa başına git
