İZMİR- Van depreminin 1'inci yıldönümü nedeniyle İzmirli jeoloji mühendisleri bir araya gelerek Balçova'da İzmir fay hattının bulunduğu alanda basın açıklaması yaptı. 1688 yılında bu fay ile 20 bin insanın öldüğünü ve kentin yüzde 40'nın yıkılmasına neden olduğunu belirten Jeoloji Mühendisleri Odası İzmir Şube Başkanı Alim Murathan, "1977'de ise 5.5'lik sarsıntı ile 30 yaralı, 200 ev ağır hasar görmüştür. Tarih boyunca birçok önemli depreme neden olan İzmir fayı, Körfez'in doğusundan başlıyor. Körfezi güneyden doğu-batı olarak kesen fay, Güzelbahçe ile Bornova Pınarbaşı arasında 40 km. uzunluğa sahiptir" dedi.
"İZMİR VAN OLMASIN"
İzmir Fay hattı üzerinde yaptığı basın açıklamasında "İzmir Van Olmasın" diyen Murathan, "Yaşadığımız kent dünyada deprem riski en yüksek kentler arasında yer almaktadır. İzmir ve çevresi 13 aktif fay hattı üzerinde konumlanmış, bu faylar da başta İzmir fayı olmak üzere tarih boyunca deprem üretmiştir. İzmir'de 7 ve üzeri deprem üretecek potansiyeli taşıyan bu fayların varlığı kentin yönetiminden sorumlu, başta kamu yöneticileri olmak üzere İzmir Büyükşehir Belediyesi, ilçe belediyelerine ve yapı güvenliğinden sorumlu yapı denetim şirketlerine önemli sorumluluklar yüklemektedir" dedi.
Jeoloji mühendisi olarak görevini yerine getirmeyenleri İzmir halkına şikayet ettiklerini belirten murathan, özellikle yapı denetim şirketlerinin çoğunda jeoloji mühendisinin çalışmadığını hatırlattı. Kentte yılda 10 bin yapının zemin temel etüdü yapıldığını ifade eden Murathan, bu çalışmaların da belediyeler tarafından denetlenmediğini belirterek, "Çünkü bu etütleri kamu adına denetleyecek birçok ilçe belediyesinde ve onlarca yapı denetim şirketinde jeoloji mühendisleri çalışmıyor" dedi.
Türkiye'nin deprem bölgesi olduğunu bir kez daha hatırlatan Murathan, "Depremleri engellemek mümkün değil, ancak afete dönüşmesini engellemek mümkün. Stratejik Afet Eylem planı, diri faylar üzerinde yapı yapılmasını engelleyecek yeni bir TBMM'den Fay Yasası, jeoloji, tektonik, jeomorfoloji ve palesosismoloji çalışmaları sonucunda elde edilen verilere dayalı olarak farklı ölçeklerde Sismotektonik haritalar hazırlanmalı ve Türkeyi Deprem Bölgeleri Haritası yenilenmeledir" dedi.