Ege Postası
Geri

Film gibi yaşam öyküsü

Kültür ve Turizm Bakanlığı Geleneksel El Sanatları Sanatkârı Durmuş Turanoğlu, 33. Kişisel sergisini İzmir’in Aliağa ilçesinde açtı. Aliağa Belediyesi ve Aliağa Ticaret Odası’nın ev sahipliğinde gerçekleşen sergide bir kültür mirası olan hat sanatının incelikleri görücüye çıkarıldı. Durmuş Turanoğlu’nun “Ahşabın Hat Sanatıyla Buluşması” adını verdiği 109 eser'den oluşan kişisel sergisi 25 Ocak Pazar gününe kadar ziyarete açık kalacak.
Film gibi yaşam öyküsü
Haberler / Yerel Yönetimler
23 Ocak 2015 Cuma 17:11
PAYLAŞ 
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
İZMİR-İlgi ve katılımın yoğun olduğu serginin açılış kurdelesini Aliağa Belediye Başkanı Serkan Acar ve Aliağa Ticaret Odası Başkanı Adnan Saka birlikte kesti. Sergide Allah'ın 99 adı olan 'Esma'ül Hüsna'nın yer aldığı eser başta olmak üzere; İçinde ‘Ne olursan ol, yine gel’ yazılı semazen figürlü eser ve Türk Bayrağı üzerindeki ay yıldızın içerisine besmele ve Kelime-i Tevhid işlemesi en çok dikkat çeken eserler arasında yer aldı. Açılışa katılan konuklarıyla tek tek ilgilenen Sanatçı Durmuş Turanoğlu, sergiden elde edeceği gelirin yüzde yirmisini Çocuk Esirgeme Kurumuna bağışlayacağını açıkladı.

SERGİ ALİAĞA İÇİN ANLAM İFADE EDİYOR

Sergilenen eserleri yakından inceleyen ve eserler hakkında bilgi alan Aliağa Belediye Başkanı Serkan Acar, şaheser nitelikte olan emsalsiz eserlerin yer aldığı sergiyi gezerken çok etkilendiğini söyledi. Hat sanatını ahşap ile buluşturan Sanatçı Durmuş Turanoğlu’nun nadide eserlerinin sergilenmesine Aliağa Belediyesi ve Aliağa Ticaret Odası olarak ev sahipliği yapmalarından ötürü mutluluğunu ifade eden Başkan Acar, “Eserleri büyük bir beğeni ile inceledik, hat sanatını ahşapla buluşturan bu serginin mutlaka gezilmesi, görülmesi gereken bir sergi olduğuna inanıyorum Bu noktada sanatçımızı yürekten kutluyor ve eserlerini Aliağalıların beğenisine sunduğu için kendisine teşekkür ediyorum. Ayrıca bu sergide yer alan eserlerde kullanılan ham maddenin Aliağa’da faaliyet gösteren gemi söküm tesislerinde çıkan tik ve maun ağaçlarından olması da gemi sökümün geri kazanıma verdiği katkı bağlamında bizim için gerçekten büyük anlam ifade ediyor” dedi


MÜCADELE SON NEFESE KADAR BIRAKILMAMALI

Kültür ve Turizm Bakanlığı Geleneksel El Sanatları Sanatkârı Durmuş Turanoğlu’nun yaşam öyküsünü herkesin mutlaka okuması gerektiğini sözlerine ekleyen Başkan Acar, “Sanatçımız Durmuş Turanoğlu’nun hayatını herkesin okumasını tavsiye ediyorum. Hayatta mücadelenin hiçbir zaman son nefese kadar bırakılmaması gerektiğinin en güzel örneğidir” diye konuştu.

BU SERGİ BENİM DÜĞÜNÜM

Aliağa Belediyesi ve Aliağa Ticaret Odası’nın destekleriyle 33. Sergisini Aliağa'da açmanın mutluluğunu yaşayan Durmuş Turanoğlu, “Bana bu imkânı veren Aliağa Belediye Başkanı Serkan Acar'a ve Aliağa Ticaret Odası Başkanı Adnan Saka’ya çok teşekkür ediyorum. Yapmış olduğum bu sanatı birilerinin görmesi beni çok mutlu ediyor. Nasıl ki güzel bir söz vardır, ‘cenaze de, düğün de kalabalık olur’. Bu da benim düğünümdür. Sergimizi gezmeye gelenlere de ayrıca teşekkür ediyorum. Öte yandan benim en büyük destekçim olan ve eserlerimin çizimlerini üstlenen Nevin Turanoğlu’nada bir kez daha şükranlarımı sunuyorum” diyerek, kültür ve sanata ilgi duyan herkesi sergisine davet etti.


HURDA AHŞAPLARDAN SANAT ESERİ

Eserleri hakkında bilgi veren Turanoğlu, Aliağa Gemi Geri Dönüşüm tesislerinde sökülen hurda gemilerden temin ettiği maun, ceviz, kayın gibi sert dokulu ahşap üzerine hiçbir boyama, renklendirme ve eskitme yapmadan oyma yaparak işlediği Hat eserlerinin orijinal hattat yazıları olduğunu söyledi.

DUYGULANDIRAN YAŞAM ÖYKÜSÜ

Ahşap oyma, Hat Sanatçısı Durmuş Turanoğlu’nun film senaryolarına bile konu olabilecek yaşam öyküsü tüm katılımcıları duygulandırdı. 1996 Yılında geçirdiği elim bir kaza sonucu bir bacağını kaybettiğini ve bu nedenle de Astsubay rütbesiyle görev yaptığı Deniz Kuvvetleri Komutanlığı’ndan malulen emekli olmak zorunda kaldığını anlatan Turanoğlu, “Bacağımı kaybetmenin ve çok sevdiğim işimden ayrılmak zorunda kalışımın henüz şokunu üzerimden atamamışken, 1999 Yılında vuku bulan büyük Marmara depreminde canım gibi sevdiğim sevgili eşimi ve dünyalar güzeli kızımı kaybettim. İlk zamanlar evden dışarı çıkmıyordum. Dış dünya ile bağımı kesmiştim. Ancak sonradan bir tesadüf eseri hiç eğitimini almadığım, bilgi sahibi bile olmadığım Ahşap oyma, Hat Sanatınla ilgilenmeye başladım. Hat sanatı beni adeta yaşama geri döndürdü. İntihar etmeyi düşünürken bir anda hayata sım sıkı bağlandım ve bugüne yüzlerce esere, onlarca sergiye imzamı attım. Bana bu meziyeti veren Cenabı Allah'a, ne kadar teşekkür etsem azdır” diye konuştu


 

YORUM EKLE

Yorumunuz gönderildi
Yorumunuz editör incelemesinden sonra yayınlanacaktır

YORUMLAR


   Bu haber henüz yorumlanmamış...

DİĞER HABERLER

Sayfa başına gitSayfa başına git
Facebook Twitter Instagram Youtube
POLİTİKA YEREL POLİTİKA GÜNCEL İZMİR EGE 3. SAYFA YAZARLAR FOTO GALERİ VİDEO GALERİ SPOR YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ DÜNYA KÜLTÜR - SANAT GENEL MAGAZİN SEÇİM
Masaüstü Görünümü
İletişim
Künye
Copyright © 2024 Ege Postası