EGEPOSTASI- Ege Postası Genel Yayın Yönetmeni Halil Solak TR35 TV'de yayınlanan Haftanın Notları programında gündeme dair açıklamalarda bulundu.
HAMZA DAĞ'A 'GÜL SOKAK' GÖNDERMESİ
Asgari ücrete ara zam yapılmayacağını açıklayan AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Hamza Dağ'a yerel seçimde Gül Sokak’ta yaptığı seçim çalışmaları üzerinden yüklenen Gazeteci Solak, "Milyonlarca emekçinin gözü kulağı zam oranındaydı. Aldıkları asgari ücret enflasyon karşısında eridi. İğneden ipliğe her şeye zam gelirken işçinin aylığına zam gelmezse enflasyon altında ezilirler. İşçi sendikaları, ana muhalefet partisi, STK'ların zam talebi varken hükümet kapıları kapattı. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan ‘Yeni asgari ücret için aralık ayında bir araya geleceğiz. Zam yok’ dedi. ‘Emekçiye zam yapmayacağız’ demek ‘siz enflasyon altında ölün’ demek. Hamza Dağ seçim zamanı Alsancak Gül Sokak'ta içkili mekanlar gezerek oy istedi. AK Parti'nin bu dönem olduğu kadar halktan kopuk olduğu bir dönem olmadı. Siz gidin pazara, atölyelere, emekçilere, 'biz enflasyonu durdurduk bu sebeple ara zam yapmayacağız' deyin bakalım ne diyecekler. Gül Sokak'ta oy istemek kolay. Esas cevabı emekçinin olduğu yerde alırlar. Siz ‘enflasyon durdu’ diyerek asgari ücreti artırmazsanız işçiler enflasyon altında ezilir. Tabii ki bunun bir siyasi bedeli olur. Süleyman Demirel “Boş tencerenin yıkamayacağı iktidar yoktur” demişti. İlk seçimde tencere kaynamazsa iktidarı gönderirler" dedi.
90 DAKİKADA DANIŞIKLI DÖVÜŞ MÜ VAR?
İzmir'de su ve ekmeğe gelen zamma tepki gösteren Gazeteci Solak, "İşçiye zam yapmıyorsunuz ancak iğneden ipliğe her şeye zam yapıyorsunuz. Ulaşıma zam geldi. Bir İzmirlinin evinden çıkıp işe gitmesi 26 lira. Dönüşü de hesaplarsanız 52 lira. İnsanlar 90 dakika vadini beklerken ulaşıma zam geldi. 90 dakika ücretsiz aktarma sistemi UKOME'den geçmedi dediler. Halbuki iki tarafın da vaatleri arasındaydı. Ulaşım zammı oybirliği ile geçti. Ne garip değil mi zam olunca oybirliği… İzmirlinin menfaatine bir durum olunca ne hikmetse ayrışıyorlar. 90 dakika geçmedi diyorlar. Orada danışıklı dövüş mü var diye insanlar düşünüyor?" dedi.
CAM İNDİRMEK DEMOKRATİK TEPKİ DEĞİL!
Büyükşehir Belediyesi'nde başlayan işçi ve memur krizlerini değerlendiren Solak, " Cemil Bey seçildikten sonra hem işçiler hem memurlar eylemlerini sürdürüyor. Cemil Tugay ise yasal sınır içerisinde kalacağını söylüyor. Önceki dönemde Sayıştay raporlarına yansıyan kamu zararını göstererek, 'ben bu zararı ne bürokratıma, ne memuruma ne de kendime çıkarttırmam' diyor. Yasal sınırın 8 bin 700 ve diğer yardımlarla 12 bin lira olduğunu ve daha fazlasını vermeyeceğini söylüyor. Memurlar ise 14 bin lirayı kabul etmiyorlar 22 bin lira talep ediyor. Bunun için eylemlerini sürdürüyor. Mecliste cam kırmak hak arama değil. Polisi ve başkanı yuhalamak hak aramak değil. Demokratik hak aramak başka olay çıkarmak başka. İşçiler de eylem yaptı ve görüşme yaptılar. Çevik kuvvet belki set kurmasa yumruk bile atabilirler. Polis araya girmese belki yanlış şeyler olabilirdi." diye konuştu.
"SOYER BOL KESEDEN DAĞITMIŞ"
Önceki dönem Belediye Başkanı Tunç Soyer döneminde kamu zararı çıktığını hatırlatan Solak, "Yasal mevzuat varsa başkan uymak zorunda. Bundan önceki dönemde başkan bol keseden dağıtmış olabilir. O vermiş ve kamu zararı çıkmış. Yasal sınırı aşan sosyal denge tazminatı ödemeleri nedeniyle sadece 2022 yılı Aralık ayı için tespit edilen kamu zararı tutarı 16.944.073,89 TL, 2023 yılının tamamı için hesaplanan kamu zararı tutarı ise 346.203.239,63 TL olduğu söyleniyor. Belki yarın öbür gün soruşturma açılabilir. Cemil Tugay devletin kurallarına uyan bir profil. Bundan önceki dönem vermiştir ancak Cemil Bey 'vermeyeceğim' diyor" ifadelerine yer verdi.
Gazeteci Solak, CHP devreye sokuldu. STK'lardan Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Gamze Taşcıer ve Malatya Milletvekili Veli Ağbaba'nın taraflarla görüşeceği aktarıldı. AK Parti İl Başkanı Bilal Saygılı 'vesayet' diyerek eleştiriyor. Vesayet denmesi yanlış. Günlerdir yerel yönetim ve sendika arasında devletin koyduğu bir mevzuat tartışılıyor. Bunun sonucu Büyükşehir Belediye Başkanı ve dolaylı olarak CHP'ye yansıyor. Memurlar devamlı CHP'ye söylemler geliştirdiği için devreye giriliyor. Veli Ağbaba'nın atamalarda etkili olduğu için geldiğini iddia ediyorlar. Ancak böyle bir durum yok. Bundan önceki dönemlerde CHP yönetimlerinde Veli Ağbaba hep STK ve sendikalardan sorumlu olduğu ve işleyişe ve prosedüre hakim olduğu için geliyor" ifadelerini kullandı.
"BENDEN SONRASI TUFAN"
Solak açıklamasının devamında, "3 ay geçti hala işçi eylemleri sürüyor. Biz hala işçi çıkarmalarını konuşuyoruz. Burada da eski yönetimler hatası var. Bir mevzuat çıkarılsın ve belediye başkanları dönemin bitmesine 6 ay kala iş alımı yapamasın. Giderayak bin 500 kişiyi işe almak art niyetli bir yaklaşımdır. Benden sonrası tufan demektir. Bundan önceki yönetim krizi yeni yönetime bıraktılar. 3 aydır bunları konuşuyoruz. Halbuki İzmir'in çözüm bekleyen sorunları var" dedi.
"TROLEYBÜS İLE ÇÖZÜLMEZ!"
Tugay'ın EBSO meclis toplantısında yaptığı açıklamaları değerlendiren Solak, "Tugay trafiği rahatlatırım. Kavşak, battı-çıktı yaparım bunlar sorun değil. Fabrikaların kurulması işsizliğin azaltılmasına, sosyal dengesizliğe, iklim krizine, su sorununa çare bulunması gerektiğine dikkat çekiyor. Battı-çıktıyı 3 ayda yaparsınız. Tugay ulaşım için troleybüs dedi ancak artık kalmadı. İzmir' 5 milyonluk bir şehir ve daha çok raylı sistemler yapmalıyız. Önümüzdeki dönem belki nüfus daha da artacak. Bizim sorunları troleybüs ile çözmemiz mümkün değil. İkinci bir çevre yolu olursa trafik rahatlar. Devlet tasarruf tedbiri koysa da ben bu yolun yapılması gerektiğini düşünüyorum" dedi.
"ELİNİ DEĞİL GÖVDESİNİ KOYMALI"
Tugay'ın İZTO meclisinde yaptığı konuşmayı değerlendiren Gazeteci Solak, " Tugay İZTO'ya hayallerindeki İzmir'den bahsetti. ‘Tertemiz bir körfez etrafında sağlıklı yapılaşmış, insanların güvenle yaşadığı, havası temiz, su sıkıntısı olmayan, sosyal yaşamıyla bugüne kadar ülkede önce olan, sanat kültüre ciddi katılım gösteren ve ne olursa olsun kent içerisinde adaletin gerçekleştiği bir şehir olmasını hayal ediyorum’. diyor.Bunun için elini taşın altına değil gövdesini koyması lazım. Zaman çabuk geçiyor, hızlı hareket etmesi gerekiyor" ifadelerini kullandı.
"ERKEN SEÇİMDE HÜSRAN OLUR"
Erken seçim konuşmalarını değerlendiren Solak, "Erken seçim için konuşmak için daha erken. İnsanlar artık seçim duymak istemiyor. CHP aslında doğru olanı yapıyor. CHP erken seçim istemeyerek hükümeti sıkıştırıyor ve miting yapıyor. Halka 'ben artık alternatifim' diye yola çıktı. Erken seçim isterseniz hata yaparlar ve hüsrana uğrarlar. CHP'nin meclisteki koltukları da erken seçim istemek için zaten yetmiyor. CHP'ye erken seçim üzerinden yüklenmek haksızlık" diye konuştu.
AKŞENER DÖNEBİLİR!
İYİ Parti yaşanan krizi değerlendiren Gazeteci Solak, " Eski İYİ Parti Milletvekili Yavuz Ağıralioğlu da sonbaharda parti kuruyor. Türkiye bir siyasi parti çöplüğüne dönüştü. Her önünde gelen parti kurmaya başladı. İYİ Parti'den ayrılan isimler parti kurmaya devam ediyor. Yine İYİ Parti sonbahara doğru bir kurultay yapar ve Akşener partiyi toparlamak için geri dönebilir diye düşünüyorum. Çünkü İYİ Parti’den çözülme devam ediyor. Böyle devam ederse İYİ Parti son seçimde aldığı oy oranını bile yakalayamaz" dedi.
TUGAY SÖZÜNÜ TUTTU
İzmir Planlama Ajansı'nın Tarihi Şato'da çalışmasını değerlendiren Solak, " Tugay seçim döneminde Şato'yu konut olarak kullanmayacağını açıkladı ve kamusal alan olarak değerlendireceğini söyledi. Sözünü tuttu ve İzmir Planlama Ajansı'na verdi. Şato'nun bir kısmı da halk bahçesi olarak değerlendirilecek. İzmirlilerin oturup zaman geçireceği bir alan olması güzel bir şey" dedi.
Soyer döneminde açılan ve Tugay tarafından kapatılan yurtdışı tanıtım ofislerini değerlendiren Gazeteci Halil Solak, "O dönem 7-8 ofis açıldı. Ben o zamanda gereksiz bulmuştum. İzmir'i tanıtmak için ofis açmanıza gerek yok. İzmir zaten fuarlar şehri. Ofislere ihtiyaç yoktu. O ofislere ne kadar para harcandı? Kasada boş iken o ofislerin bir faydası yok. Kapatılmasını doğru bir hamle olarak değerlendiriyorum" diye konuştu.