POLİTİKA
EGEPOSTASI- Ege Postası Genel Yayın Yönetmeni Halil Solak, TR35 TV’de yayınlanan Haftanın Notları programında Gazeteci Gönül Morsünbül'ün moderatörlüğünde gündemi değerlendirdi.
ÖLÜME VARAN TEHDİTLER
Ege Postası imtiyaz sahibi Mithat Umutoğulları’nın AK Parti Meclis Üyesi Ramazan Demir tarafından tehdit edilmesine tepki gösteren Gazeteci Halil Solak, “Dün yine basın camiası ciddi bir tehdit ve sindirme ile karşı karşıya kaldı. AK Parti Bayraklı Meclis Üyesi Ramazan Demir, Mithat Umutoğulları’nı arayarak sinkaflı küfürlerin yanı sıra tehditler savurdu. Ölüme varan tehditlerde bulundu. Her şeyden önce haber bizim kendi haberimiz değil, ajans haberi. Biz kendi haberlerimizle nelerle karşı karşıya kaldığımızı bir düşünün. Gazetecilik dışarıdan göründüğü kadar kolay ve basit bir meslek değil. İnsanlar hoşlarına giden şeyler yazdığınız zaman sizleri el üstünde taşırlar. Ancak hoşlarına gitmeyen, kendilerine dokunan haberlerde ise ölümle tehdit ederler” ifadelerine yer verdi.
AK PARTİ SORUŞTURMA BAŞLATMADI!
AK Parti’nin konuya ilişkin herhangi bir disiplin sürecini başlatmamasına da tepki gösteren Gazeteci Solak, “Her şeyden önce Ramazan Demir bu cesareti nereden alıyor? AK Parti meclis üyesi olmasından dolayı mı? AK Parti’nin de herhangi bir işlem de bulunmaması ve açıklama yapmaması bizi rencide ediyor ve üzüyor. Maruz kaldığımız şey yenilir, yutulur bir şey değil. Burası dağ başı mı? Girdiğimiz haberden dolayı bizi tehdit ediyorlar. Haber ise DHA’nın haberi. Bu haberden dolayı Mithat Bey’i arayarak; ‘Siz nasıl bu haberi girersiniz’ diye hesap soruyor. Mithat Bey olayı dahi bilmiyor. Günde 100 tane haber giriliyor, Mithat Bey hangi haberi takip edecek? Burası bir hukuk devleti. Mithat Bey zaten suç duyurusunda bulundu. Adaletin yerini bulacağından kuşkumuz yok. AK Parti de bir an önce arkadaş hakkında disiplin soruşturması başlatırsa parti açısından iyi olur” dedi.
“BURASI DAĞ BAŞI MI?”
Gazetecilik mesleğinin geldiği son noktaya değinen Solak, “Her gün tehdit ediyorlar. Belli odaklar tarafından sürekli hedef gösterilip, yaptıkları haberlerden dolayı cezaevine giriyorlar. Darp olaylarıyla karşılaşıyoruz. Giderek endişe verici bir durum ortaya çıkıyor. Dağ başı değil burası. Beğenmediğiniz herhangi bir şey oldu diye insanları aleni tehdit edemezsiniz” dedi.
DERİNSU’YA ‘PARTİLİLİK BİLİNCİ’ HATIRLATMASI
Önceki Dönem Gaziemir Belediye Başkan Yardımcısı ve Grup Başkanvekili İzel Zenginobuz Derinsu parti aleyhine çalıştığı iddiasıyla Genel Merkez’e ‘kesin ihraç’ istemiyle gönderildi. Zenginobuz Derinsu’nun balkonuna AK Parti’nin adayı Deniz Doğan’ın posterini astığı ortaya çıktı. Konuya ilişkin değerlendirmelerde bulunan Zenginobuz, “ Burada öncesi sonrası durumu var. 38. Kuurltayda Özgür Özel Genel Başkanlığa seçilince, büyük bir Özel afişi asılıyor. Ancak yerel seçimlerde Ünal Işık atanınca bu sefer o ekip, rakip aday Deniz Doğan’ın afişini asıyorlar. Bunları benim aklım almıyor. Belediye başkan yardımcılığı, grup başkan vekilliği yapıyorsunuz. Zaten grubu yönetemediği iddialarıyla hakkında disiplin soruşturması başlatılmıştı. Şimdi rakip adaya destek verdiği iddiasıyla disipline gönderildi. Ancak partililik bilinci ile uzaktan yakından alakası olmayan işler. Hoşunuza gitmeyen şeyler olunca nasıl değişiyorsunuz. Sizin ekibinizden birisi aday gösterilmeyince rakibi destekliyorsunuz. Şimdi diyebilirler; ‘benim haberim yok.’ O posteri görünce engel olabilirdi. Şöyle diyebilirdi; ‘Arkadaş ben önceki belediye başkan yardımcısıym. CHP Grup başkanvekliyim. Buaray asmayın gidin sokak başına asın.’ İyi niyetli bir durum olduğunu düşünmüyorum” ifadelerine yer verdi.
TBB SEÇİMLERİNDE AK PARTİ VE MHP’YE 2 İSİM VERİLEBİLİRDİ
Türkiye Belediyeler Birliği İzmir delegasyonu seçimlerinde AK Parti ve MHP’den isim yazılmadı. Konuya ilişkin değerlendirmelerde bulunan Gazeteci Solak, “ TBB seçimi önemli bir seçim. Bundan önceki dönemlerde AK Partili başkanlar vardı. Bu son seçimlerde CHP birinci çıkınca TBB’yi de CHP yönetsin istediler. Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş ve Tekirdağ Belediye Başkanı Candan Yüceer’in ismi ön plana çıkıyor. Önemli bir mevzi olduğu için CHP kaybetmek istemiyor. Ancak İzmir gibi demokrasi ruhuna uygun davranılıp AK Parti-MHP grubuna iki üç isim verilebilirdi. AK Parti Grup Başkan Vekili Hakan Bey de, ‘demek ki demokrat değiller’ dedi. İzmir’de yerel ve iktidar yumuşama için ivme yakalamıştı ve bu durumun devam etmesi gerektiğini düşünüyorum. AK Parti nasıl bir tutum alacak göreceğiz. ‘Muhalefet bizi yok saydı’diyorlar” dedi.
İŞÇİ KRİZİNE BOMBA BENZETMESİ: GİDER-AYAK BOMBA BIRAKTILAR
İzmir Büyükşehir Belediyesi işçilerinin grevine ilişkin açıklama yapan Solak, “ İzmir’de işçi krizi var. Eski Başkan Aziz Kocaoğlu da bir açıklama yaptı. Seçim sürecinde 2 bin 600 kişinin İZDOĞA ve İZENERJİ’de işe girdiği söylendi. Gider-ayak bir kişi neden 2 bin 600 kişiyi işe alarak gururu ile oynuyor? Bu insanların onuru ile oynamak ayıp değil mi? Maden ihtiyacınız vardı neden 1 yıl önce almadınız? Gider-ayak gelen başkanın kucağına bomba bıraktılar. Amaçları partinin zarar görmesi, gelen başkanın yıpranması. O personeller de hiç sorgulamadı mı ‘seçime 2 hafta kala neden alındık diye?’ 2 bin 600 kişiye ihtiyaç olmadığı halde tutarsanız yatırım yapamazsınız. Kocaoğlu devrederken 26 bin kişi ile bıraktığını açıkladı. Cemil Bey devraldığında 37 bin kişi ile almış. Kocaoğlu, ‘ne yapıldı da 11 bin kişi işe alındı?’ diye sorarak Cemil Bey’e destek verdi” ifadelerine yer verdi.
KEFENLİ ETKİNLİĞE TEPKİ: GENÇ BEYİNLERİ BİLİMDEN UZAKLAŞTIRIYORLAR
İstanbul Gaziosmanpaşa’da Küçükköy Kız Anadolu İmam Hatip Lisesi’nde 'Filistin’e destek' temasıyla düzenlenen etkinliğe 5 öğrenci yere yatırılarak üzerlerinin beyaz kefenle örtülmesi tepki çekti. Kefenli etkinliğe tepki gösteren Solak, “ Böyle eğitim mi olur? Mazlumları bu yolla koruyamazsınız. Bu çocuklara ilim, bilim öğretirseniz ancak öyle korursunuz. Siz ne kadar güçlü olursanız mazlumları o kadar korursunuz. Çocuklara kefen giydirmek gibi saçma sapan etkinliklerle bir caydırıcılık olmaz. Komik duruma düşersiniz. 22 yıllık iktidar eğitim sistemini oturtamadı. İlimden, bilimden uzak uygulamalarla genç beyinleri yanlış yola sevk ediyorlar. Biz bu şekilde biat eden, sorgulamayan nesiller yetiştirirsek geleceğimiz kaybolur gider. Bu yetiştirdiğiniz nesiller devlete bir katkı veremez. Amerika ile Avrupa ile yarışacaksak bizim çocuklara bilim öğretmemiz lazım. Adamlar Mars’a gidiyor. Ay projesi geliştiriyorlar. Bizimkiler maketten mezar yapıp etkinlik yapıyorlar. Her şeyden önce nesillere yazık oluyor. Bu bir din düşmanlığı değil. Yanlış anlaşılmasın. Eğitim sistemine eleştiri getiriyoruz. Bir devletin en önemli parçası eğitimdir. Eğitim vermezseniz geleceğiniz yok olur. Bu tarikat işlerinin Milli Eğitim ile işi olmaz. Devlete bağlı Din Kültürü öğretmenleri yeterli düzeyde dini eğitim veriyor. İsteyen evinde çocuğuna istediği kadar eğitim veriyor. İsteyen Kuran kurslarında çocuklarını gönderiyor. Ancak laik ve bilimsel eğitimden uzak bir anlayışla o çocuklara hiçbir şey veremezsiniz” ifadelerini kullandı.
EMEKLİLERE KYK MÜJDESİNE TEPKİ: ALAY EDİYORLAR
Emeklilere verilen KYK tatiline tepki gösteren Solak, “Bu uygulama kimin aklına geldiyse tebrik ediyorum. KYK yurtları yaz aylarında emeklilere konaklayacakları bir tatil yeri oldu. İnsanların aklıyla alay ediyorlar. Siz 10 bin lira aylık veriyorsunuz sonra çıkıp bedava tatil diyorsunuz. Bu göz boyamadır. Bir emekli ve eşi aldıkları emekli maaşlarıyla diyelim Çeşme’ye geldi ve KYK yurduna yerleşti. Acıktıkları zaman dışarı çıktılar rastgele de bir mekana oturdular. Yediler içtiler orada maaşı bırakıp çıkarlar. Ne yani emekli eğlenmesin mi? Yurtdışından emekliler geliyor ve maaşlarının yarısıyla 5 yıldızlı otelde keyiflerine bakıyorlar. Bizim emekli karnını doyuramıyor siz ise tatil diyorsunuz. Bu insanların aklıyla alay etmektir” dedi.
‘UYUTMA’ TEKLİFİNBE ALTERNATİF: KISIRLAŞTIRIN
AK Parti’nin hayati tehlike oluşturduğu gerekçesiyle, sokak hayvanlarının, özellikle de köpeklerin 30 gün içinde sahiplenilmemesi halinde “uyutularak”, yani enjeksiyonla öldürülmesine ilişkin yasal düzenleme hazırlığına tepki gösterdi.
Gazeteci Solak, “Bu yasaya vicdanı olan kimse evet demez. Neden insanların aklına ilk yok etmek geliyor. İktidar burada kolaya kaçıyor. Hem ucuz hem kolay. Avrupa’yı incelemişler, başka bir durumda incelemezler. Avrupa’da bazı ülkeler, 1 hafta süre ile anons geçiyorlarmış. Sahipsiz köpekleri alan olmazsa uyutuyorlarmış. Prosedüre baktığınızda 30 gün ilan verecekler, ardından sahiplenilmeyenleri uyutacaklar. Bu akıl alır gibi değil. Bunu nasıl bir vicdan kabul eder? Ülkemizde yaklaşık 10 milyon sokak hayvanı olduğu söyleniyor. NE yani hepsini yok mu edeceksiniz? Bu durumu kısırlaştırma ile çözersiniz. İktidar ve yerel yönetimler el ele vererek çözebilir” diye konuştu.
Sayfa başına git
