Gezi Parkı eylemlerine ilişkin, Anadolu Kültür A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı Osman Kavala'nın da aralarında bulunduğu 2'si tutuklu 6'sı firari 16 sanığın, "Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini ortadan kaldırmaya teşebbüs" suçundan yargılanmasına başlandı.
İstanbul 30. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmaya, tutuklu sanıklar Osman Kavala ve Yiğit Aksakoğlu ile 7 tutuksuz sanık katıldı.
Duruşmayı, CHP'li milletvekilleri Mahmut Tanal, Sezgin Tanrıkulu, Ali Şeker ile CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu ve çok sayıda HDP'li ve İşçi Partili milletvekili de izledi.
Bir kısım müştekinin de katıldığı duruşmayı, İsviçre, İsveç, Almanya, Kanada, Hollanda, ABD, Fransa, İngiltere, İtalya gibi ülkelerin başkonsolosları ve konsolos yardımcıları da takip etti.
İstanbul Barosu Başkanı Ömer Durakoğlu ile çok sayıda avukat ve bazı oyuncular da duruşmayı izleyenler arasında yer aldı.
Duruşmada, mahkeme tarafından sanıkların kimlik tespiti yapıldı. İş insanı olduğunu belirten sanık Osman Kavala, aylık gelirinin 20 bin lira olduğunu ifade etti. Sanık Yiğit Aksakoğlu ise sivil toplumcu olduğunu ve gelirinin aylık 10 bin lirayı bulduğunu kaydetti.
Mahkeme başkanının iddianamenin özetini okumasından sonra, sanıkların savunmalarının alınmasına geçildi.
KAVALA: SUÇLAMALAR SON DERECE HAYSİYET KIRICI
Savunma yapan Osman Kavala, 20 aydır tutuklu olmasına neden olan suçlamaların olgusal temele oturmadığını, delillerle desteklenmediğini kaydederek, iddiaların varsayımlara dayalı olduğunu savundu. İddianameyi eleştiren ve hakkındaki suçlamaların yer aldığı sayfaları okuyan sanık Kavala, suçlamalar için "Son derece haysiyet kırıcı" ifadesini kullandı.
"HERHANGİ BİR ÖRGÜT YA DA CEMAATLE GİZLİ BİR İLİŞKİM VE İŞİM OLMADI"
Özgür seçimler dışında hükümeti değiştirme düşüncesi içinde olmadığını söyleyen Kavala, barışa destek vermek için dernek kuruluşları arasında yer aldığını, projelere destek sağladığını belirtti. "Herhangi bir örgüt ya da cemaatle gizli bir ilişkim ve işim olmadı" diyen Kavala, "Tüm konuşmaları aynı cep telefonundan yaptığını, tüm yazışmalarını da aynı mailden yaptım. Bilgisayarımdan silinmiş hiçbir dosya da yoktur" dedi.
"SUÇLAMALARIN MADDİ KANITLARININ MEVCUT OLMASI GEREKİYOR"
657 sayfalık iddianameyi eleştiren Kavala, darbeye ortam hazırladığı, bir kalkışma hazırlığı içinde olduğuna dair tek bir kanıt olmadığını belirterek, "İddia edilen kalkışma hangi örgüt ile yürütülüyor belirsiz. Gezi eylemlerinde kim benden talimat almış tek bir delil ve işaret yok. Davanın sanıklarından Memet Ali Alabora ile temasım 2 telefon görüşmesidir. Yurtdışına çıkışım gizli değildir. Suçlamaların maddi kanıtların olması gerekiyor" ifadelerini kullandı.
"SOROS'UN BENİM ÜZERİMDEN GEZİ OLAYLARINA PARA AKTARDIĞI İDDİASI DOĞRU DEĞİLDİR"
Sahibi olduğu Anadolu Kültür A.Ş. ile Açık Toplum Vakfı'nın hesaplarında olağanüstü para hareketliliğinin olmadığını belirten Kavala, "(ABD'li finans spekülatörü) George Soros'un benim üzerimden Gezi olaylarına para aktardığı iddiası doğru değildir. Benimle birlikte hareket ettiği iddia edilen Soros, şüpheliler arasında yer almıyor, ifadesinin alınması için de herhangi bir çaba gösterilmemiş. İddialar kurgudur. Varsayımlar üzerine kurulmuştur" dedi.
"TAHLİYEMİ VE BERAATİMİ TALEP EDERİM"
Kavala, "Gezi olayları döneminde hükümet yetkilileri ile görüştüm, uzlaşma sağlamaya çalıştım. Nasıl darbeye hazırlık yapmış oluyorum anlamıyorum. Ben TEMA'nın kurucuları arasındayım. Gezi Parkı'nda gençliğimin geçtiği yer, dinlenme yeri olmasının yanı sıra Gezi Parkı yaşamı zenginleştiren bir yerdir" diyerek tahliyesini ve beraatini istedi. Kavala’nın ardından savunmasını yapan diğer tutuklu sanık Yiğit Aksakoğlu da suçlamaları kabul etmedi.
İDDİANAMEDEN
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan 657 sayfalık iddianamede, Osman Kavala, Memet Ali Alabora, Ayşe Mücella Yapıcı ve Can Dündar'ın da aralarında bulunduğu 16 sanık ve 746 müşteki bulunuyor.
İddianamede, sanıkların, "Gezi olayları" olarak anılan ancak bir kalkışma girişimi olan hususlarla ilgili 2011'den itibaren yönlendirme yaptıkları belirtilerek, 2013'te meydana gelen olayların ve eylemlerin finansmanı ile koordinasyonunun sağlanmasına yönelik eylemlerine yer veriliyor.
Tüm sanıklar hakkında "Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini ortadan kaldırmaya teşebbüs" suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası talep edilen iddianamede, bazı sanıkların "mala zarar verme", "tehlikeli maddelerin izinsiz olarak bulundurulması", "ibadethane ve mezarlıklara zarar verme", "Ateşli Silahlar ve Bıçaklar ile Diğer Aletler Hakkında Kanun'a muhalefet", "nitelikli yağma" ve "nitelikli yaralama" gibi suçlardan değişen oranlarda hapisle cezalandırılması isteniyor.
İddianamede, Anadolu Kültür A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Osman Kavala'nın, "mala zarar verme, nitelikli mala zarar verme, ibadethanelere ve mezarlıklara zarar verme, tehlikeli maddelerin izinsiz olarak bulundurulması veya el değiştirmesi, kasten yaralama, neticesi sebebiyle ağırlaşmış yaralama, Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanunu'na muhalefet, Ateşli Silahlar ve Bıçaklar ile Diğer Aletler Hakkında Kanun'a muhalefet ve nitelikli yağma'' suçlarından 612 yıldan 3 bin 158 yıla kadar hapis cezasına çarptırılması talep ediliyor.