Tarım uzmanları ve analistler, küresel gıda kaynaklarının hâlâ tehdit altında olduğu konusunda uyarılarına devam ediyor.
Financial Times’ın haberine göre, 2022’de sert yükselen gıda fiyatları uluslararası piyasalarda düşse de düşük stok seviyeleri ve yüksek döviz maliyetleri gelişmekte olan ülkelerdeki gıda maliyetlerini artırmaya devam ediyor. Ayrıca aşırı iklim olayları ve düşük stok seviyeleri gıda fiyatlarının alarm vermesine neden oluyor.
SAVAŞ ETKİSİ
Geçtiğimiz yıl gıda fiyatları, Rusya-Ukrayna savaşından önce, kuraklık ve pandemi nedeniyle zaten yüksek seyrediyordu.
Ardından, Moskova’nın dünyanın en büyük gübre ihracatçısı olarak Ukrayna’da savaşa girmesi gıdaların fiyatlarını sert yükselirken, azotlu gübreler için kritik bir bileşen olan doğalgaz fiyatlarındaki sıçrama da tarım piyasası üzerinde baskı oluşturdu.
Savaş sürerken Moskova ile Kiev arasında imzalanan tahıl anlaşması, Rusya’dan bol miktarda tedarik sağlanmasıyla birlikte fiyatların düşürülmesinde önemli bir rol oynarken, düşen doğalgaz fiyatları gübre piyasalarını sakinleştirdi.
BM Gıda ve Tarım Örgütü’nün (FAO) uluslararası ticareti yapılan tarımsal emtiaları referans alan Gıda Fiyat Endeksi 2022’de zirveyi gördükten sonra dokuz ay üst üste düşüş kaydetti. Kritik besinlerin fiyatları, geçen yılın en yüksek seviyelerinin yaklaşık yüzde 40 altında seyretti.
İKLİM KOŞULLARI TEHLİKE OLUŞTURUYOR
Ancak analistler, değişken enerji fiyatlarına ve iklim değişikliğinin mahsul üretimi üzerindeki etkisine dikkat çekerek tahıl anlaşmasının bozulabileceği konusunda uyarılarda bulundu.
Dünya Bankası tarım ekonomisti John Baffes, “Mevcut durum tek motorla uçmaya benziyor. Motor çalıştığı sürece sorun yok ama motor durursa sorun yaşarsın. Risklerden herhangi biri gerçekleşirse, fiyatlarda çok ama çok hızlı bir artış göreceğiz” dedi.
En acil tehlike ise mart ayında yenilenmesi beklenen BM destekli tahıl anlaşması. Anaşmanın uzatılması konusundaki herhangi bir başarısızlık, Ukrayna tahıl ihracatını engelleyerek fiyatların yeniden fırlamasına yol açabilir.
JEOPOLİTİK RİSKLER
Pek çok mahsul ve gübre Rusya’ya uygulanan yaptırımlardan muaf olsa da Rus ve Avrupalı yetkililere göre, birçok banka, sigortacı ve lojistik grubu, Rus ürünlerinin ticaretini yapmak konusunda isteksiz davranıyor. Jeopolitik gerilimlerin arzı kesintiye uğratabileceğine dönük beklentiler ise hâlâ güçlü.
Diğer bir tehdit ise iklim. Geçen yıl Avrupa’da ve dünyanın diğer bölgelerinde rekor kıran sıcaklıklar yaşanmıştı. Birleşik Krallık Meteoroloji Ofisi geçen yılın sonlarında, “Hava koşulları, 2023’te küresel sıcaklıkların 2022’den daha sıcak olmasına yol açacak” uyarısında bulundu.
STOK VE DÖVİZ ETKİSİ
Ayrıca düşük tahıl stok seviyeleri de analistlerin küresel gıda tedariki konusundaki endişelerini artırdı.
ABD Tarım Bakanlığı eski baş ekonomist Joseph Glauber, “Düşük küresel stok durumu nedeniyle fiyatlar dalgalı olmaya devam edecek. Bu baharda kuraklık veya önemli bir hava olayı ortaya çıkarsa fiyatlar daha keskin bir şekilde yükselebilir” dedi.
Öte yandan döviz hareketleri de birçok gelişmekte olan ülkede gıda arzı için tehlike oluşturdu. Uluslararası piyasalarda gıda fiyatlarında yaşanan düşüşe rağmen, doların gücü yerel para birimlerindeki maliyetleri yüksek tutmaya devam etti. Bu da tüketiciler için gıda enflasyonunu birkaç çeyrek daha süreceği anlamına geliyor. (Sözcü)