Almanya Başbakanı Angela Merkel, dün saat 13.00’te Esenboğa Havalimanı’na indikten sonra ayağının tozuyla Cumhurbaşkanlığı Sarayı’na geçti. Erdoğan, Merkel ile 1saat 15 dakika baş başa görüştü. Heyetler arası görüşmeler ise 50 dakika sürdü. Görüşme sonrası Erdoğan ve Merkel basın açıklaması yaptı.
AB, NATO VE EGE
Erdoğan, basın toplantısında, şunları söyledi: “Bölgesel ve ulusal terör olaylarını ele alıp değerlendirme imkanı bulduk. Askeri, siyasi, ekonomik tüm ilişkilerle ulusal, bölgesel tüm terör olaylarını ele alma değerlendirme fırsatı bulduk. Türkiye-Almanya ilişkilerini değerlendirme imkanımız oldu. Siyasi ilişkilerde gerek AB süreci olsun gerekse NATO ile ilgili konular olsun görüşme imkanımız oldu. Ege’deki gelişmeleri değerlendirme fırsatımız oldu. Ama bölgesel olarak ağırlıklı Suriye Irak konularını değerlendirdik. Mülteci sorunun ele alma imkanımız oldu. Uluslararası terörizmde bir dayanışmanın olması gerekmektedir.”
ASLA KABUL EDEMEM
Merkel ise açıklamasında terörle mücadelede yakın işbirliği içinde olunması gerektiğini söyledi. Merkel’in kullandığı, “İslamist terör” ifadesine Erdoğan araya girerek tepki gösterdi. Erdoğan, şunları söyledi: “Bakın, ‘İslamist terör’ ifadesi, biz Müslümanları ciddi manada üzmektedir. Böyle bir ifade kullanılamaz, doğru değildir. Çünkü İslam ile terör bir araya gelemez. İslamın kelime anlamı barıştır. DEAŞ terör örgütünden dolayı kalkıp ‘İslamist terörü’ kullanırsak bu üzücü olur, bunu lütfen kullanmayalım. Çünkü kullanıldığı sürece biz bunun karşısında durmak durumundayız, sessiz kalırsak bunun kabulü olur. Şahsen bir Müslüman Cumhurbaşkanı olarak bunu asla kabul edemem. Şu anda DEAŞ’a karşı bizim verdiğimiz mücadeleyi veren ikinci bir ülke yok, herkes işin lafında.”
MUHALEFET ÖNEMLİ
Merkel, anayasa değişikliğine ilişkin soruyu yanıtlarken de “Şuna dikkat çektim. Özellikle bu kadar derin siyasi dönüşüm sürecinde, güçlerin dağılımını, toplumun çeşitliliğini teminat altına almak için çaba sarf edilmesi gerektiğini ifade ettim. Referandumda AGİT gözlemcilerinin bulunmasının iyi olacağını söyledim. Türk halkının temmuz ayında savunduğu demokratik ilkelerin sağlanması gerektiği, yeni siyasi sistemde de önemli olduğunu söyledim. Muhalefet her demokrasi için önemli, biz bunu her gün demokrasilerde yaşıyoruz” dedi.
HEDEF SAPTIRMA
Erdoğan da muhalefetin güçler ayrılığıyla ilgili ileri sürdüğü tezin en ufak hakikat payının olmadığını savunarak, şunları söyledi: “Yasama organı yine var. Yürütme aynı şekilde var. Yargı yine var. Yani burada güçler ayrılığı noktasında bunların yok edilmesi diye bir şey söz konusu değil. Yürütmenin çok daha seri çalışmasını sağlayacak imkanlar verilmiş, yasama organının çok daha seri karar alma imkanına kavuşmasının yolları aynı şekilde açılmış, yargı aynı şekilde burada varlığını koruyor ve o da işlevini aynı şekilde sürdürecektir. Yani muhalefetin şu anda bu konuyla ilgili hedef saptırmaya yönelik attığı adımlardan başka bir şey söz konusu değildir.” Erdoğan, bu değişikliğin nisan ayı içinde referanduma götürüleceğini ve nihai kararı da halkın vereceğini söyledi. Erdoğan, “Milet nasıl karar verirse buna herkes uymak durumundadır” dedi.
Merkel, Türkiye’nin Suriyeli mülteciler konusundaki “olağanüstü” diye nitelediği çabalarını överken, “AB’nin vaadettiği finans desteğinin en kısa zamanda akması gerektiğini ifade ettim. 2.2 milyar Euro verildi, tabii somut projelere bu finans katkısının akması gerektiğini ifade ettik” diye konuştu.
MERKEL: ‘İSLAMİ İLE İSLAMİST ARASINDA FARK VAR’
ALMANYA Başbakanı Merkel, Almanya’da Müslümanların özgürce inançlarını yaşayabilmeleri için ellerinden geleni yaptıklarını dile getirerek, “Bizdeki Müslüman dernekleri de her türlü teröre karşı seslerini yükselttiler. İslami ile İslamist terimi arasında bir fark var. İnsanların Müslümanlara çok büyük takdir duyduklarını ve işbirliği içinde bu teröre karşı mücadele etmemiz gerektiğine inanıyorum” değerlendirmesinde bulundu.
İFADE ÖZGÜRLÜĞÜ ÇOK ÖNEMLİ DEDİM
MERKEL konuşmasında terörle mücadelenin çok önemli olduğunu belirtirken, “Darbe girişimine neden olanların cezalandırılması gerektiğini fakat aynı zamanda suçun bireysel olarak tespit edilmesi gerektiğini; bu önemli süreçte ifade özgürlüğüne saygı duyulmasının çok önemli olduğunu ifade ettim. Basın ve medya özgürlüğüne de işaret ettim. Alman gazetecilerinin burada çalışmak için akreditasyonlarını almalarının çok önemli olduğunu, bu konularda endişelerimiz olduğunu belirttim” dedi.
ABD’YE 85 KOLİ BELGE
MERKEL, Almanya’daki FETÖ’cülerin iadesine ilişkin soruyu yanıtlarken, bu suçlarla mücadele konusunda kararlı olduklarını vurguladı. Merkel, şöyle devam etti: “Elimizde kanıtların olması gerekiyor. Mahkemeler bu kanıtları değerlendiriyor. Mahkemelerin ve bağımsız incelemelerin sonucuna tabii ki saygı duymalıyız.” Erdoğan ise “PKK, PYD neyse FETÖ odur. Benim ülkemde devlete darbe yapan Almanya’ya kaçıp barınıyorsa Adalet Bakanları ilişki kurmak suretiyle görüşeceklerdir. ABD’ye 85 koli belge gönderdik, hâlâ kararlar bekleniyor. İki dost müttefik ülkeyiz, bu konuda çok daha seri kararlar almak suretiyle geciken adalet adalet değildir anlayışını ters yüz edecek bir neticeye varırsak isabeti olur” dedi.