Ege Postası
Geri

Gülen'i Obama'dan isteyecek

NATO Zirvesi yolunda gazetecilerin sorularını yanıtlayan Erdoğan, ABD Başkanı Obama’ya Gülen konusunda vereceği mesajı açıkladı: Ya bunu deport edin ya da verecekseniz bize verin. Gelsin ülkesinde yaşasın. Madem suçu muçu olmadığını söylüyor. Siyasete soyunacaksa burada soyunsun
Gülen'i Obama'dan isteyecek
Haberler / Politika
5 Eylül 2014 Cuma 09:24
PAYLAŞ 
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
NATO Zirvesi için Galler’e giden Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, yeni uçağının toplantı salonu olarak düzenlenmiş bölümünde gazetecilerin sorularını yanıtladı. İlk kez Cumhurbaşkanı sıfatıyla zirveye katılan Erdoğan, yeni hükümetin çalışma düzeni ve Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun kongre performansını değerlendirirken, “Bu iş tutmuştur” dedi. Erdoğan’ın, ABD Başkanı Obama ile yapacağı görüşmede, Fethullah Gülen konusunu açıp açmayacağına yönelik soruya verdiği yanıt da çok netti:
“Ya bunu deport (sınırdışı) edin ya da verecekseniz bize verin. Gelsin ülkesinde yaşasın. Madem suçu muçu olmadığını söylüyor. İdare edecekse buradan idare etsin, siyasete soyunacaksa burada soyunsun.”
 
Cumhurbaşkanlığı görevini devraldıktan sonra ilk yurtdışı ziyaretini KKTC’ye yapan Erdoğan, hemen ardından gerçekleştirdiği Azerbaycan ziyaretinden sonra Türkiye’ye dönmeyerek, doğrudan NATO zirvesi için Galler’e uçtu. Cumhurbaşkanlığı’nın yeni uçağına gazetecileri ilk kez KKTC ziyaretinde davet eden Erdoğan’ın ikinci konukları da bizlerdik. Erdoğan, uçakta, soruları şöyle yanıtladı:
 
Obama ile yapacağınız görüşmenin gündeminde neler var'
- Öncelikle Irak, Suriye, İsrail-Filistin meseleleri. Diğer taraftan ulusal güvenliğimize yönelik, paralel yapı, ekonomi ağırlıklı gündem maddemiz olacak.
 
NATO zirvesinde dinleme konusunu gündeme getirecek misiniz'
- Evet ikili görüşmelerimizde bu konuyu da gündeme getireceğiz.
 
‘Biz teröristleri veriyoruz’
 
Obama’ya paralel yapıyla ilgili mesajınız ne olacak'
- Her şey ortada. Türkiye’de elde bilgi-belge olmadan ne yapacaksınız diyenler var. Oysa bütün her şey, dinlemeler, tapeler ortada. Bir ülkenin Başbakanı dinlendi, bakanları dinleniyor, daha büyük belge olur m? Başbakan yazışmalarda, ”Dönemin Başbakanı” ifadeleriyle yer alıyor. Bunlar yakalandı, ele geçti. Kabineler oluşturuldu. Tabi ki şimdi inkar edecekler. Şu anda bu adamlar bütün elektronik cihazları vesaireleri kaçırmak suretiyle delilleri yok etme noktasına geldiler. Adeta bir casusluk örgütü oluşturmuşlar. Bütün bu işlerin odaklandığı merkez şu anda Pensilvanya. Biz de tabi Amerika’dan madem biz stratejik ortağız, madem aramızda bir model ortaklık var, siz nasıl bizden zaman zaman bazı teröristleri istiyorsunuz biz de size veriyorsak, şu anda bizde size diyoruz ki böyle böyle. Ya bunu deport (sınırdışı) edin ya da verecekseniz bize verin. Gelsin ülkesinde yaşasın. Madem suçu muçu olmadığını söylüyor. İdare edecekse buradan idare etsin, siyasete soyunacaksa burada soyunsun.
 
Siz daha önce de Obama’ya bu konuyu telefonda söylemiştiniz.
- Şu anda belirli bir sürece doğru işler gidiyor. Bazı adımlar var, daha sonra bu sürecin içerisine de girebilir. Mesela kırmızı bültenle arananlar var. Peki bu arananları Türkiye’ye veriyorlar m? Bölücü terör örgütleri mensupları, bunun dışında Cem Uzan, kardeşi, Fehriye Erdal gibi arananlar var. Yerleri o ülkelere bildirilmiştir. Dönmemiştir. Bunlar bilinen şeyler. Çok farklı anlayışlarla ülkelerinde koruma altına alınanlar maalesef var.
 
Bu mücadele sürerken bir dirençle karşılaşıyor musunuz'
- Ben şu ana kadar kendi mensupları dışında herhangi bir direnç görmediğimizi belirteyim. Her geçen gün siyasi otorite de otoritesini tesis ediyor. Bizzat şahsım başta olmak üzere bu işin takipçisi olacağız. MGK’nın tavsiye kararına da girdi. Sayın Başbakan da hükümet programında konuyu dile getirdi. Ulusal güvenliğimizi ilgilendiren bir konudur. Taviz vermemiz asla mümkün değildir.
 
Nasıl bir takvim öngörüyorsunuz, sonuca ulaşacak mı'
- Bu tür olayların bir takvimi olmaz. Şu anda hukuk çerçevesinde bir temizlik harekatı başlamıştır. Emniyet teşkilatından başlamıştır. Diğer bakanlıklarda da çalışmalar aynı şekilde devam edecektir. Her şeyin şu anda açıklanması doğru olmaz. Yol haritasının bir özelliğidir. Yapacağınız şeyi önceden anlatacak olursanız karşı tarafın da tedbirler almasına fırsat verirsiniz.
 
Bir polis şefi, “Biz tedbir alıyoruz ama arkadan polis akademisinden Çin ordusu gibi geliyorlar” dedi.
- O artık tarih oldu. O geçti artık. Artık o iş bitti. Oralara yönelik de farklı projelerimiz var. Masaya yatırıyoruz, bir miktar yenilikler gelecek. Hükümetimizden duyarsınız.
 
Programa göre yaparız
 
Bakanlar Kurulu’na hangi periyotta başkanlık yapmayı düşünüyorsunuz'
- Onu başbakanımız ile görüşerek şartların elvermesine, programımıza göre bunları yaparız.
 
Bu iş tutmuştur
 
Siz çok deneyimli bir isim olarak, Davutoğlu’nun Ak Parti Kongresi’ndeki konuşmasını nasıl buldunu? “Tamam bu iş oldu” hissi sizde uyandı mı'
 
- Bu iş bana göre tutmuştur.
 
‘Yargıtay’ı idare etmiyor’
 
Adli yıl açılışında Yargıtay Başkanı, siyasi otoriteye bazı eleştiriler yöneltti ama diğer iddialara değinmedi.
 
- Yargıtay Başkanı, Yargıtay’ı kendisi idare etmiyor. Kendi ifadesi de budur. Benim konuşmamı Başkanlar Kurulu hazırlar ifadesini bizzat bana yanımda Adalet Bakanı da olduğu halde etmiştir. Devir teslim öncesindeki ziyaretinde. Başkanlar Kurulunuz konuşma metninizi hazırlayabilir. Benim konuşmalarımı ekibim hazırlar ama editörlüğünü ben yaparım. Tamamen benim kontrolümden geçer. Eğer Yargıtay Başkanı yarın ben sadece spikerliğini yaptım derse çok ayıp olur. Demek ki; sen o konuşmayı kabullendin, çıktın yaptın. Bu ne demekti? Sen bir defa yargı olarak yasama organına, yürütme organına karşı bir tavır takınıyorsun. Özellikle Barolar Birliği Başkanı’nın buralarda yasal olarak konuşma yetkisi yoktur. Ama Başkanlar Kurulu kararı diyor. Adama sormazlar mı sen neyin başkanısı? Barolar Birliği gider, yargı yılıyla ilgili açılışlarını yapar. Orada ne yaparsa yapsın. Bunları kendilerine anlattık. Buna rağmen bildiklerini yaptılar. Arkadaşlarım akşam resepsiyona da gitme niyetinde değillerdi. Sordular. Resepsiyon farklı bir olay. Orada konuşma söz konusu değil. Sizin tercihinizdir dedik, gittiler.
 
1990’da Önder Sav Barolar Birliği Başkanıyken, Özal konuşmasına yanıt verdi. Yargıtay yeni yargı yılı için kendisinden konuşma metni istedi. Vermediği için davet edilmedi.
 
- Zihniyet aynı zihniyet. Parlamentoda tavırlara bakın. Zihniyet aynı, aktörler değişebilir ama bu zihniyet CHP zihniyetidir, değişmez. İşte seçimler ortada. Hepsi toplandı bir araya geldiler ama Yüzde 52. Ama bunlar yine ders almaz. Aslolan şu; Adalet Bakanımız da açıkladı. Biz yasama yılı başlar başlamaz bu konuyla ilgili bir karar çıkaracağız. Gelişmiş ülkelerde böyle adli yıl açılışı vs. yok. Bu gelişmemiş ülkelerin yaptığıdır. Bu törenler sadece Yargıtay’da değil hiçbirinde... Ama yeni gelen üyeler olabilir onlarla ilgili bişeyler olabilir.
‘Bağımsız, tarafsız olmalı’
 
HSYK seçimleri için bir değerlendirmeniz olacak mı'
 
- Yargının kendi içinde böyle bir şey yapabilmesi birinci derecede HSYK ile ilgili bir konu. HSYK’nın mevcut yapısı içerisinde ancak büyük atamalarla ilgili düzenlemeler yapılabildi. Yeni seçimle inanıyorum ki; gerçekten bağımsız, tarafsız herhangi bir yerin kontrolü altında olmayan HSYK’nın oluşması zannediyorum birinci derece mahkemeleri çok daha farklı konuma taşıyabilir. Bunun dışında atanacaklar var. 22 üyeli bir yapı olacak. O yapının en ideal biçimde oluşması inanıyorum ki gelecek süreçteki kontrolü... İstinaf mahkemelerinin de alt yapısı oluşmuş vaziyette. Süratle devreye girince Yargıtay ve Danıştay’ın yükünü de ciddi manada almış olacak.
 
ORGENERAL ÖZEL’E CEVAP: ‘Keşke açıklama  yapmasaydı’
 
Anayasa Mahkemesi Başkanı Haşim Kılıç, “İmzasız ihbar mektuplarıyla işlem yapamayız. İnsanları fişliyorlar” dedi. 30 Ağustos resepsiyonunda Genelkurmay Başkanı da benzer bir ifadeyi kullandı. Nasıl değerlendiriyorsunuz'
 
- Ben şu anda ne Anayasa Mahkemesi Başkanı, ne de Genelkurmay Başkanı ile ilgili değerlendirmeye girerim. Genelkurmay Başkanı ile haftalık görüşmelerimde bu konuyu görüşürüm. Başbakanımızla da rutin görüşmesi var, O da konuşur. Ama şunun bilinmesini isterim ki; her şey imzalı mektuplarla takibe alınmaz. En azından burada bu geçiyorsa, ‘acaba’ der onu bir incelemeye alırsınız. Öyle bir ihbar mektubunu gönderen kişinin imza koymamasının nedeni pekala kendisine ilişkin endişelerden de kaynaklanmış olabilir. Benzer pek çok şey olmuştur ki; bunlar o insanın başını yemiştir. Sizin kurumunuzla ilgili böyle bir şey gelmişse; sen onu bir incelemeye al. Yoksa bir şey atarsın. Fişleme diyorla? Fişlemeyi bundan önce yaptılar. Hep bizim elimize geçti. Emniyet istihbarat geçmişte bunları yaptı. Ben şimdi AYM Başkanı’na, Genelkurmay Başkanı’na da medya aracılığı ile cevap vermem. Ama keşke Genelkurmay Başkanımız böyle bir açıklamayı, bugüne kadar yapmadığı gibi, aynı şekilde yapmasaydı. Bizimle paylaşsaydı daha isabetli olurdu. Bugüne kadar cevap vermemiştir. Gerekirse Genelkurmay sitesinden gerekli açıklamayı yapmıştır. Ama burada nasıl olduysa böyle bir açıklamayı yapmak durumunda kalmıştır.
 
 

YORUM EKLE

Yorumunuz gönderildi
Yorumunuz editör incelemesinden sonra yayınlanacaktır

YORUMLAR


   Bu haber henüz yorumlanmamış...

DİĞER HABERLER

Sayfa başına gitSayfa başına git
Facebook Twitter Instagram Youtube
POLİTİKA YEREL POLİTİKA GÜNCEL İZMİR EGE 3. SAYFA YAZARLAR FOTO GALERİ VİDEO GALERİ SPOR YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ DÜNYA KÜLTÜR - SANAT GENEL MAGAZİN SEÇİM
Masaüstü Görünümü
İletişim
Künye
Copyright © 2024 Ege Postası